Müslüm Aslan ağ günlüğü
YALNIZLIK
Cumartesi Anneleri
Çizerken gözlerini dağ kahvesi
Ne çığlık
Ne mektuplar bulur seni
Ah canım benim özlemimin sesi
Anlıyorum bugün günlerden cumartesi
Şiir Yüzlüm
SANA AĞIDIM
Hep Beklenen
Yüzüne susardı aynalar
Susardı sevginin göğü sözüne
Acı kaldırımlarında yürüyen zamandı sadece
Gözleri uykusuzluk tırmalarken
Kapılar üşür
Mevsimler sararır
Ömür bükülür
Kalbim alev alev çarparken sana
Ben hala hep o günlerin durağında
Cumartesilerde beklerim seni
sessiz voltam
voltama yüklerim sessizliğimi
kaplumbağa hızıyla bir duvardan
bir duvara
kar yağıyor
gök kubbenin dipsizliğinden
yumruk yumruk
yağabildiğince yağsın tutsak bakışlarımın üstüne
yağsın da sussun özlemim
martısız denizdir
kilitlenmiş
kelimeleri unutmuş dudaklarım
vayyy....vay
bir kar yangını harlanıyor yollarında
tilkiler dolaşmaz bu havalarda
keklikler uçmaz
soluklar yapışmadan bıyığa donar
bu havalarda burnunu görmez insan
YAĞMUR YAĞAR
Kirpiklerimdeki Gece
Sesinin ılıklığı dalgınlığımı ıslatırken
Anahtarı kayıp kalbin
Uzarmış menzili umuda
Hani ellerin bir mendil gibi düşerse yanıbaşıma
Yalın ayak düşerim sokağa
Ne kör vakitlere aldırış ederim
Nede o üryan sabahlara
Koşarım çıldırasıya
Kanayan yaradan gelişin tomurcuklanır belki
Gülüşün ve sesin keşfederken beni
Şu kalabalık yalnızlık düşer kimliğimden
Sefaletin Borcu
düşlerim kimliğim kadar tehdit yayılımında
üşüyor adımlarım inlerken ardımdaki izler
yanlışların kararsızlığında cehennem tomurcuklanıyor
cebimde iki alev parçası katlanırken buruşan
ve ben sefaletin burslarıyla yaşıyorum
hiçbir tadın şifresi açmıyor kilidini sevincin
artık yıllar israf
silik ve solgun