Sibel Karakız ağ günlüğü

Gülü seven yapraklarını, sevmeyen ise dikenlerini görürmüş!

Sibel Karakız kullanıcısının resmi

Genellikle öğlen yemeğinden sonra arkadaşlarımızla orada toplanır, bazen iş bazen siyaset bazen de güncel hayatımızla ilgili sohbetler ederiz.

Birkaç gün önceydi. Yine espriler, kahkahalar havada uçuşuyordu. Bu arada Ayşe de geldi. Kuaföre gitmiş. Halinden belli. Saçları şekilli, kat kat kesilmiş. Yakışmış. Boyanmış ve fön çekilmiş. Hafif makyajlı. Çok hoş ve enerjik görünüyor. Gülümseyerek gelip yanımıza oturdu. "Güle güle kullan… Çok güzel olmuşsun" diye iltifatlar yağdırıyoruz.

1 Ocak 2015 ve Anılar

Sibel Karakız kullanıcısının resmi

Güzel bir sofra hazırladık birlikte. Yemekler yendi ve de çok beğendiler. Mutlanmadım değil. Ancak eskisi gibi yenmiyor. Biraz da fazla yapmışım. "Can boğazdan geçer" sözü geçerliliğini yitirmiş gibi. Kalori hesaplıyor, sağlıklı beslenme ve çok yemeğin zararları düşünülüyor. Tabii ki doğrusu da bu. Güzel ve sade bir Yılbaşı Gecesi geçirdik. Küçük oğlum Mert, Emre ve Önder’le  güzel zaman geçirdi. Biz büyükler ise diğer odada, kendi aramızda türküler söyleyip eğlendik.

YİTİRENLER, BULANLAR ve TOTEM

Sibel Karakız kullanıcısının resmi

Arkadaşımla beraber yemek sonrası sokakları turlayalım, dedik. Maksadımız biraz stres atmak ve de hava almak.

Yolumuzun hemen üstünde ilköğretim okulu var. Her yer çiçek bahçesi… Kelebekler gibi koşuşan çocuklarla dolu. Sesler o kadar güzel ki! Dünyadan hiçbir müzik çocukların sesleri kadar hoş gelmez kulağıma. Hele bir de mutlularsa, gülüp oynuyorlarsa, tadına doyulmaz.

AKRABA MI, ARKADAŞ MI?

Sibel Karakız kullanıcısının resmi

Artık bu tasarrufu değerlendirmenin zamanı geldi’ diye düşündü. Aklında küçük bir arsa veya bir daire almak vardı. Bu düşüncesini eşi Ali Rıza'ya anlattı. Eee erkek bu! Paranın kokusunu alırsa, aklına gelen ilk şey ne olur? Tabii ki arabasını değiştirmek! Necla ne kadar dil döktüyse, "bu araba bize yeter, yapma etme" dediyse de nafile söz geçiremedi kocasına.

Ali Rıza günlerce arabaları araştırdı. O bayii senin bu bayii benim. Sonunda kararını verdi. O çok beğendiği kırmızı arabayı aldı. Necla çaresiz elinde avucunda ne varsa verdi kocasına.

Sen Benim Annem misin?

Sibel Karakız kullanıcısının resmi

Annesiyle uyumak isterdi. Özellikle kışın annesi küçük kızın yatağını ısıtana kadar birlikte yatarlardı.
Annesi hamileydi. Doğum yaklaşmıştı. Artık onunla yeterince ilgilenemiyordu. Erkenden sızıp kaldığı oluyordu. Biraz bu duruma üzülse de ne olup bittiğinin pek de farkında değildi küçük kız.
Sekiz kardeşlerdi. Talih'in kendisinden büyük ve en büyüğü on beş yaşında olan üç abisi, bir ablası ve kendisinden küçük üç erkek kardeşi daha vardı. Dokuzuncusu yoldaydı.

GÜNAYDIN HAYAT!

Sibel Karakız kullanıcısının resmi

Gözlerimde yaşlar sızıyor istemesem de. Yavaşça kalktım yataktan, kapıyı açtım. Sabah olmak üzere... Çıktım dışarıya.

Koştuum… koştuum… Durmadan koştuum! Önüme bakmadan, karşıma bakmadan, nereye gittiğimi bilmeden koştum. Çıplak ayakla koştum. Ayak tabanlarımı acıtan çakıl taşlarına ve nefesimin tükendiğine aldırış etmeden koştum. Acılarım arkamdan koşuyor, sanki beni kovalıyordu. Birazcık yavaşlasam yine omuzlarıma çullanacak beni yavaşlatacaklardı sanıyordum. Kaçıyordum her şeyden. Tek başıma savaşmaktan bıkmış usanmıştım.

Elin Gökyüzüne Değer Dayıcım! Karakız

Sibel Karakız kullanıcısının resmi

Cemal dayım; ölesiye sevdiğim… Karşısından konuşurken, elimin ayağımın birbirine karıştığı,  hata yapmamak için ezilip büzüldüğüm tek insan... Küçükken hayranı olduğum, gözümdeki dev adam...
Çok küçüktük, en fazla beş altı yaşlarında! Akranım olan, rahmetli Hüseyin’le (Cemal dayımın oğlu) oynayarak geziniyor, bir yandan da konuşuyoruz. Hüseyin'e dönüp:
“Şu dağlara çıksak elimiz gökyüzüne değer mi acaba?” diyorum. Hüseyin:
“Yok,” diyor. “Daha çok küçüğüz!”
 “Ama” diyorum, “Cemal dayım çıksa dağlara, eli gökyüzüne değer.”

Sayfalar

Hapishane Edebiyatı

Ümüş Eylül Hapishane Dergisinin 51. Sayı...
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Nisan-Mayıs-Haziran 2024 tarihli 51. sayısı...
TEK KİŞİLİK HÜCREDE YAZILAN BİR ÖYKÜ: DE...
               Mahallenin kimi çocukları ondan hem korkar hem de onunla uğraşmaktan vazgeçmezdi kargalar...
Duvarları delen çizgiler
Balıkesir Burhaniye yakınlarında yaşayan arkadaşlara davet. 10 Aralık'ta Insan hakları haftasında, Burhaniye Yerel Demokrasi ve Insan Hakları Gündemi...

Konuk Yazarlar

Mivan’ın bakışı Bahri’nin ağıdı/ Uğur YI...
  Neyse bir ihtimal dedik, başladık isteklerimizi sıralamaya: “Bahri arkadaş sen kuzeninin çok güzel saat yaptığını…” daha sözümü bitirmeden, “...
Utanmak/ Sıdo için/ Sevda KURAN
  Fakiri, zengini, orta hallisi, Alevi’si, Sünni’si, Ermeni'si, hacısı, hocası, orospusu, delisi ve de pavyon kabadayıları, sarhoşlarıyla...
Girit Leblebisi
  Ben vakitlice davranmış, gün batımını da izlemek için kahvelerin gürültüsünden uzakça bir bankı gözüme kestirip oturmuştum. Bir süre sonra,...
RSS - Sibel Karakız ağ günlüğü beslemesine abone olun.