Orman

İshak Budak kullanıcısının resmi
Sen benim en değerli hazinemsin... Saklı Cennetim...

Bir İshak Budak Hikâyesi Karan Asi 3.Bölüm
Karan’la ilk öpüşmem... İlk sarılmamız... Akılları bastan alan doktor... Benim de aklimi başımdan aldın... Bana sarıldığın o an aklıma geldi evine gelmeye hazırlanırken... Ben Sana Asığım Karan...
Ben BUKET...
Hemşire Buket ben... İnsanın aklını başından alan yemyeşil bir cennetteyim. Bu cennet nüfusu seksen bin civarında olan Siran Kasabası’nda… Ve ben kasabayla aynı adı taşıyan özel bir hastanede Doktor Karan ile 2 yıldır çalışmaktayım. Siran Kasabası âdeta bir doğa harikası; cıvıldayan kuş sesleriyle, yemyeşil örtüye bürünmüş oksijen deposudur. Dağlar yeşilin en güzel tonuna bürünmüş burada. Lakin yolları aşırı virajlı...
Hazırlıklar için eve kuaför Dilan’ı çağırdım. Dilom arkadaşım gibidir. Bütün kirli çamaşırlarımı bilir. Geldi işte! “Kız, geç otur ben iki kahve yapıp geliyorum.” Kahveleri içerken roman havası çalmaz mı açık unuttuğum televizyonda. “Kız, kalk! Kalk iki göbekçik atalım. Oh bir yandan bir soldan anammm anammm...” Kurtlarımızı baya döktük... Kısa bir dinlenmenin ardından işe koyuldu Dilom. Saçlar bukleli olacak kırmızı ruj beyaz tenli olduğum için harika duruyor... Son rötuşlar saçıma son bir sprey hazırız. Dilom’u uğurlayıp beyaz gömlek ve altına dar kesim balık eteğimi giyip üstüne hava yağmurlu olduğu için kapüşonlu montumu giyip yola konuluverdim... Arabanın uzaktan kumandası ha şurda…
 
Yağmur nasıl da hiddetli hiddetli yağıyor... Saat 19.40. Az kaldı... Ha gayret Buket... Aniden araba durdu... Son iki viraj kalmıştı... Ne yapacağım ne yapacağım? Karan 'ı ara... Allah kahretmesin telefonu kapalı... Birdenbire bir araba durdu... Karanlıktan hiçbir şey gözükmüyordu... Araba farından ve karanlıktan adamın yüzü seçilmiyordu.
“Hanımefendi bir şey mi oldu?” dedi.
 Ben olan biteni anlattım...
-Bir bakalım, dedi...
“Ohhh yapıyor yapıyor adam...”  
 “Araba hazır” dedi.
 “Çook çookk teşekkür ederim”
“Bir şey değil.”
 “Ne demek… Bu zamanda sizin gibiler zor bulunur.” Ben arabama bindim. Orda son ses başlı müzik son surat sürüş yüzüme değen şimşeğin beyazımsı tesiri kalbimi yerinden çıkaracak gibiydi... Kontrol edemiyorum arabayı edemiyorum derken bir ağaca çarptım en son... Beynim uyuşuk bir halde... Gözlerim kararıyor...
Yıl 2013... Koştura koştura sınava yetişiyordum ki birden üzerime bir şeyler döküldü ve bir çarpışma... Yere kapaklandım... “Hanımefendi kusura bakmayın aniden oldu görmedim sizi.”
 “Geri zekâlı senin yüzünden sınava geç kaldım... Hatta kaçırdım belki de sınavı... Zar zor ayağa kalktım. Adam halen “Yardım edeyim demez mi?” Tam dengesiz... Kalktım doğru lavaboya yürümeye başladım, aniden arkamı döndüm, o da döndü. Uzun uzun bakıştık... İçimden bir şeyler kayıp gitti... Adamın bir bakışı benim yüreğimin tellerini yerinden sökmeye yetti galiba...
 
Her yer karanlık gözlerim kararıyor... Karan’ımın üniversite yıllarında bana bakması aklıma geldi kesit kesit... Karan’ım, cennet kokan bahçem Asi' yi seçmiş olmanı halen hazmedemedim... Sen benimdin sevgilim... Nefesim Karan’ım. Gökyüzünde bir ışık belirdi... Gözlerimdeki ıslaklığı hissediyordum... Annem ve babamı da bir trafik kazasında kaybetmiştim. Annemi ve babamı görür gibi oldum... Şu an Araf’tayım.
Devam edecek…

Kategori: 

Bunları Okudunuz mu?

03/31/2024 - 21:39
03/21/2024 - 04:53
01/14/2024 - 19:15
12/06/2023 - 15:04

Hapishane Edebiyatı

Ümüş Eylül Hapishane Dergisinin 51. Sayı...
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Nisan-Mayıs-Haziran 2024 tarihli 51. sayısı...
TEK KİŞİLİK HÜCREDE YAZILAN BİR ÖYKÜ: DE...
               Mahallenin kimi çocukları ondan hem korkar hem de onunla uğraşmaktan vazgeçmezdi kargalar...
Duvarları delen çizgiler
Balıkesir Burhaniye yakınlarında yaşayan arkadaşlara davet. 10 Aralık'ta Insan hakları haftasında, Burhaniye Yerel Demokrasi ve Insan Hakları Gündemi...

Konuk Yazarlar

Mivan’ın bakışı Bahri’nin ağıdı/ Uğur YI...
  Neyse bir ihtimal dedik, başladık isteklerimizi sıralamaya: “Bahri arkadaş sen kuzeninin çok güzel saat yaptığını…” daha sözümü bitirmeden, “...
Utanmak/ Sıdo için/ Sevda KURAN
  Fakiri, zengini, orta hallisi, Alevi’si, Sünni’si, Ermeni'si, hacısı, hocası, orospusu, delisi ve de pavyon kabadayıları, sarhoşlarıyla...
Girit Leblebisi
  Ben vakitlice davranmış, gün batımını da izlemek için kahvelerin gürültüsünden uzakça bir bankı gözüme kestirip oturmuştum. Bir süre sonra,...