dersim

Cumhuriyetin Alevileri Düşürdüğü Durum.!

Cemal Zöngür kullanıcısının resmi

 
Aleviler; Anadolu’da 1235’ten 1700 yıllarına kadar Selçuklu ve Osmanlı’ya karşı, büyük küçük çeşitli şekillerde savaşıp karşılık vermişlerdir. Bölge toplumları ve farklı devletlerden, Alevileri destekleyen samimi bir müttefik olmayışı, Osmanlı karşısında yenilmeleri kaçınılmaz olmuştur. Yenilgiler sonucunda Alevilerin bir kesimi 1919’a kadar Bektaşilik adıyla yarı legal şekilde yaşamaya çalışırlarken, büyük çoğunluk yeraltına çekilip inançsal, siyasal ve diğer faaliyetlerini illegal olarak yürütmüşlerdir.
 

Kürecik'den Dersim'e

Muzaffer Oruçoğlu kullanıcısının resmi

Kapıyı aralayıp, kar aydınlığına çıktık. Gün boyu yağan kar, geceleyin tipiye dönüşmüş, patikaları kapatmıştı.
"Keseden gidelim," dedi İbo.
"Batarız, kapanmış patikayı izleyelim," diyecektim vazgeçtim. Pantolonlarımızın paçalarını yün çoraplarımızın içine soktuk. İbo önde, ben arkada, toz kara vurduk kendimizi. Zamanı ve mekanı körleştiren bir kar aydınlığı içinde, bata çıka vardık ana yola. Aç tilki izlerini, baca dumanlarını ve köpek havhavlarını geride bırakarak Kürecik nahiyesinin kahvesine vardık

Dersim Soykırımı Asla Unutulamaz!

Erdal Yıldırım kullanıcısının resmi

tüfekli iki erin nezaretinde.
sonra o iki erle yük vagonuna doldurdular.
günlerce yolculuktan sonra bir köye attılar.
tarih öncesi köpekler havlıyordu.
aklımdan hiç çıkmaz o yolculuk,
o havlamalar, polisler.
Annem sürgünde öldü, babam sürgünde öldü.
Tarih öncesi köpekler havlıyordu”
Cemal Süreya
 

Mikail Aslan’a sitemkâr bir mektup!

Haydar Karataş kullanıcısının resmi

insan sadece feda olmak, yanmak, dava uğruna kurban olmak için vardır. Kırk yıldır, silahlı insan sevmeyi öğretiyoruz çocuklara. Hepimiz kırk yıldır, cellat ile kurbanın kulağımıza fısıldadığı, ruhumuzu kemirdiği bu acıyla büyüyoruz...
“Namlular çiçek açmıyor[1]”
Bundan bir süre önce Kamer Genç’in ölümü üzerine BirGün gazetesinde bir makalem yayınlandı. Bu makalede, Kamer Genç'e dair bir cezaevi anımı ve onun hemşerileri ile kurduğu ilişki biçimini yazdım.

Seyit Rıza’ya doğru yolculuğa çıktı Leyla Ana. -Ki Son Ağıdımızdı-

Ahmet Bakır kullanıcısının resmi

Mazlum bir halkın acılarının toplamını ömrüne yedirmiş Leyla Ana, bir tabutun içinde ağır ağır getiriliyor taşın üstüne. Anadilin bütün duygusallığını yüklenmiş dualarla sırlanıp Ağdat’a doğru yola koyulacak birazdan. Dersim Milletvekilleri Edibe Şahin ve Alican Önlü, Dersim Belediye Eşbaşkanları Nurhayat Altun ve Mehmet Ali Bul ile birlikte Dersimliler, Pir’in Kürtçe dualarına ellerini kalbinin üstüne koyarak dinliyorlar. Ve Leyla Ana ömrüne armağan edilmiş acı öykülerinin beşiği Ağdat’a yola çıkarılıyor.

Yasak Mıntıkanın Çocukları

Hasan Sağlam kullanıcısının resmi

"Dağların ardına yaslanmış, kırsal vakitlerde renk atmış kumaşlar gibi dizilmişlerdi hayatın gerdanına. Dağın hangi tarafı dünyaya yakındı? Yıldızlara el dokunduracak gelin hangi vakit su serpecekti tarlaya? Bereketi artsın diye baharın ve güneşin eteklerini öperlerdi. Eski masallardan bildikleri "kırk katır mı kırk satır mı?" cümlesinde kitabın orta yerinden yırtılmış zamana ağlarlardı. Bilmedikleri yerlerden gelen selamı başlarının üstüne koyar, dişlerinden artan ne varsa karıncalara aş ederlerdi.

YIKIK EVLER GİBİ

Ahmet Bakır kullanıcısının resmi

Ben hâlâ ayaktayım. Metin Ermenilerin yaşadıkları zulümleri de romanlarında yansıtmış olması nedeniyle yüzünde derin bir keder; “Dostum, bir zamanlar burası neşeli ve üretken Ermenilerin yurduydu. Paskalyada bu manastır dolar taşarmış. Bağlar, bahçeler, ceviz ağaçları ve su arkları onların eseri. Ne var ki, 1915-1923 tarihleri arasında 1,5 milyonu katledildi kalan 500 bini çeşitli yerlere sürüldü. Elazığ ve civarlarında büyük katliamlar yapıldı. “Harput’ta İyice kulağını verirsen geceleri o kadınların çığlıklarını duyabilirsin hala”. Bir kısmı ise kaçarak Dersim’e yerleşti.

Dersîm Katliamı’nda bir Ermeni aile

Mehmet Söğüt kullanıcısının resmi

Dersîmli Kızılbaş Kürtler ise kardeşlerine karışmamış ve onları himaye etmeye çalışmışlardır. İç içe geçmişler ve dilleri bile birbirine karışmıştır. Büyük kıyımdan sonra Dersîm’de birkaç aile kalır. Yarıdan yarıya olan nüfusları bir anda küçük bir azınlığa dönüşür. Azınlık olmaksa her yerde horlanmaktı. Bazı haksızlıklara maruz kalmaktı.

Hozat’ın Zımek köyünde, askerler köyde yaşayanları toplayarak dört-beş kilometre uzağa götürür ve makineli tüfeklerle tararlar. Sarkis’in babası önceden kaçmıştır. İlk öldürülen ise köydeki muhbir oluyor.

Dersim edebiyatımızın yeni Çukurovası mı?

Haydar Karataş kullanıcısının resmi

Gregor Samsa bir sabah uyandığında, bir böceğe dönüştüğünü gördü. Şaka maka değildi, bir böcekti. Gregor gezginci bir pazarlamacının en gözde işçisiydi. Baba borçluydu. Gregor’un hayatı işle ev arasındaydı, boğuluyordu.

Ve üstelik zaman Birinci Dünya Savaşı öncesinin Prag’ı, yani ideolojilerin çıldırdığı, aklın insana üstün geldiği, toplumun kamplara bölündüğü, ne bileyim mesela devasa binaların dikildiği, o binalar yükseldikçe insanın küçüldüğü bir zaman dilimiydi; Franz Kafka Gregor Samsa’yı bir böcek yapmayacaktı da ne yapacaktı?

Sayfalar

Hapishane Edebiyatı

Ümüş Eylül Hapishane Dergisinin 51. Sayı...
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Nisan-Mayıs-Haziran 2024 tarihli 51. sayısı...
TEK KİŞİLİK HÜCREDE YAZILAN BİR ÖYKÜ: DE...
               Mahallenin kimi çocukları ondan hem korkar hem de onunla uğraşmaktan vazgeçmezdi kargalar...
Duvarları delen çizgiler
Balıkesir Burhaniye yakınlarında yaşayan arkadaşlara davet. 10 Aralık'ta Insan hakları haftasında, Burhaniye Yerel Demokrasi ve Insan Hakları Gündemi...

Konuk Yazarlar

Mivan’ın bakışı Bahri’nin ağıdı/ Uğur YI...
  Neyse bir ihtimal dedik, başladık isteklerimizi sıralamaya: “Bahri arkadaş sen kuzeninin çok güzel saat yaptığını…” daha sözümü bitirmeden, “...
Utanmak/ Sıdo için/ Sevda KURAN
  Fakiri, zengini, orta hallisi, Alevi’si, Sünni’si, Ermeni'si, hacısı, hocası, orospusu, delisi ve de pavyon kabadayıları, sarhoşlarıyla...
Girit Leblebisi
  Ben vakitlice davranmış, gün batımını da izlemek için kahvelerin gürültüsünden uzakça bir bankı gözüme kestirip oturmuştum. Bir süre sonra,...
dersim beslemesine abone olun.