Konuk Yazarlar

Bir delinin Düşleri

Edebiyat Bahcesi kullanıcısının resmi

her gece sırf senin için çıkıp gökyüzüne
içimdeki tüm yıldızları serpiştiririm
karanlık geceni biraz olsun aydınlatsın diye
arada bir kırparım makasımla ay dedeyi
hilal kaşların aklıma geldiğinde.
Her sabah hiç bıkmadan erkenden kalkıp
boyarım güneşi en parlak sarılarla
güne daha mutlu başlayasın diye.
En güzel yeşili seçerim baharda ağaçlara
en özgür maviyi çıkarıp boya sandığımdan
biraz gökyüzüne, biraz denize, ırmağa
şöyle yumuşak bir hamleyle boyayıveririm.
Capcanlı renkleri seçerim çiçekler için

Kurban ve Bayram’ın Doğuşu ve Sosyolojisi

Edebiyat Bahcesi kullanıcısının resmi

Böylesine birbirine zıt kavramlar nasıl olup da bir araya gelebilmektedir?
Kurban yeryüzündeki birbirinden en farklı toplumlarda bile görülen en evrensel olgulardan biridir. Bu bile Toplumsal varoluş ile Kurban arasında bir ilişki olduğunu sezdirir. Toplum’un olduğu her yerde Kurban, Kurban’ın olduğu her yerde Toplum vardır.
Bu kurban bayramı vesilesiyle Kurban ve Bayram’ın bu diyalektiğini ele alıp incelemeyi deneyelim.
*
Homo Sapiens , yani bizler, ateşin çocuğuyuzdur.

Kendi kitabının editörü olmak/ Mürsel Çavuş

Edebiyat Bahcesi kullanıcısının resmi

Bu süreci beşe ayırabiliriz; Planlama, yazım, düzelti, kitaplaştırma, son olarak tanıtım süreci.
Bu aşamalara geçmeden önce bir not düşeyim; burada verdiğim bilgiler kurgu dışı metinler için geçerli. Edebi metinler için bunların bir kısmı geçerli olmakla birlikte, bir kısmı tamamen farklı bir işleyişe sahip.
 
1 PLANLAYIN

Peri Gazozu/ Ercan Kesal

Edebiyat Bahcesi kullanıcısının resmi

Kahveci, kalabalığın arasından elleri kelepçeli polis otosuna doğru giderken, akrabamız rahmetli İsmail abi söktüğü kaldırım taşını bağırarak kahveciye fırlattı. Başına yana eğmezse kafasını parçalayacak iri taş gitti kahvenin su oluğuna çarptı ve ezdi. Her sabah gazoz dağıtmak için dolaştığım çarşı içinde, çocuk kafamda hiç unutamadığım görüntülerden biridir, ezilmiş su oluğu.

Nar Ağacı/ Eylem Yalçınkaya

Edebiyat Bahcesi kullanıcısının resmi

İçimde sönmek bilmeyen bir ateş…
Sesin kulaklarımda çınlıyor,
Yüreğim acıyor, sen gittin gideli.
Türkülerle avundum, en sevdiğim söz ''yollarına kar mı yağdı gelmedin?'' oldu.
Bu ne yaman bir yoldu giden gelmiyor.
Her giden ateşlere atıyor yüreğimi.
Zamanı boş vermiş ölümün kıyısındaymışım gibi…

Bekliyorsun gideni hep gurbet takviminde. Nasıl bir takvim 365 gün 6 saati tamamlıyorsa, sevdiklerini, gidenlerini vermeden, yapraklar bile homurdanıp duruyor, kaç yaprak doldurdum senin için hâlâ'' dönmediler mi?'' diye soruyor.

Sayfalar

Hapishane Edebiyatı

Ümüş Eylül Hapishane Dergisinin 51. Sayı...
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Nisan-Mayıs-Haziran 2024 tarihli 51. sayısı...
TEK KİŞİLİK HÜCREDE YAZILAN BİR ÖYKÜ: DE...
               Mahallenin kimi çocukları ondan hem korkar hem de onunla uğraşmaktan vazgeçmezdi kargalar...
Duvarları delen çizgiler
Balıkesir Burhaniye yakınlarında yaşayan arkadaşlara davet. 10 Aralık'ta Insan hakları haftasında, Burhaniye Yerel Demokrasi ve Insan Hakları Gündemi...

Konuk Yazarlar

"BİZ BAŞKA TÜRLÜ SEVERDİK BİRBİRİMİ...
Derken, Galata Yokuşu'nun oralarda, yeni kurulmuş bir ajansta iş buldum. Burada getir götür işlerine bakacak ve Tünel'den başlayıp, Levent'e...
Mivan’ın bakışı Bahri’nin ağıdı/ Uğur YI...
  Neyse bir ihtimal dedik, başladık isteklerimizi sıralamaya: “Bahri arkadaş sen kuzeninin çok güzel saat yaptığını…” daha sözümü bitirmeden, “...
Utanmak/ Sıdo için/ Sevda KURAN
  Fakiri, zengini, orta hallisi, Alevi’si, Sünni’si, Ermeni'si, hacısı, hocası, orospusu, delisi ve de pavyon kabadayıları, sarhoşlarıyla...
Konuk Yazarlar beslemesine abone olun.