Xaq-Mixomet-Êli… (Tanrı-Doğa-İnsan)

Remzi Aydın kullanıcısının resmi
“Işık insanı, önce kendini cehaletten kurtarır, sonra doğayı ve Xaq’ı (Allahı) Kendini tanıyamayan insan, ne doğayı ne de Tanrıyı tanıyabilir. İşte bu nedenle devrim, kişinin kendi içinde yapacağı değişimle mümkündür…”

 

Mağaranın içindeki kırk basamağa gelmiştik. Duvarda o ana kadar fark edemediğim bir figür vardı. Bir çevrim şeklindeki dairesel yapının altında ve üstünde pencereler, pencerelerde gözüken yıldızlar.

On beş pencerenin tam ortasındaki pencere çok farklıydı. Yedi pencere iç bükeyin altında, yedisi üstünde, alttaki pencerelere sarılmış yılan, üstteki pencerelere sarılmış ışık vardı. Işığa dikkatlice baktığımda, sanki taş işlemenin altına yılanın pulları ustaca gizlenmişti, sadece açımı değiştirmem bunu görmeme yetmişti.

Karşı duvarı incelemeye başladım. Katmanlardan üçünün halkalar halinde içiçe geçtiğini hayretle fark ettim. Tam merkezde on iki yapraklı bir çiçek vardı. Piro’nun yüzü dışarıdan sızan ışığın etkisiyle yarıya kadar aydınlıktı, diğer yarısı ise sanki boşlukta kaybolmuştu. Nasırlı, uzun ve kemikli parmaklarının sıkıca tuttuğu asanın gölgesi karanlığa kadar uzanıyor, gerisi boşluk tarafından emilip yok edilmiş adeta. İlk sorumu bekliyor olmalıydı:

-Halkaların anlamı ne, Piro?

-En dıştaki halka Xeq, ortadaki Mixomet, merkezdeki Êli.

-Bu üçleme… Dewres Cemalli Pir, bunun hakkında birşeyler anlatmıştı. Üçlükten tekliğe inildiğini, ayrılığın sadece görünüşte olduğunu söylemişti.

Allah, soyut bir yapıdayken, Haq beden halindedir. Şunu iyi belle fotoğrafçı: Işık Felsefesi´ndeki her hareketin, her niyazın somut bir nedeni vardır. Bakma sen imam cübbesi giyen imamların bu felsefenin içini, boşalttığına. Dağların, çeşmenin, ağacın, insanın, hayvanların kutsallığı aslında Xaq’ın kutsallığına denk gelir. Tüm evrenin toplamı Xaq yapar ve burada doğanın yasaları, bilimin yasaları çalışır. Mixometh, herhangi bir insan ismi değildir, kâmil insanın son durağı olan halktır.

Allah, soyut bir yapıdayken, Xaq beden halindedir. Şunu iyi belle fotoğrafçı: Işık Felsefesi´ndeki her hareketin, her niyazın somut bir nedeni vardır. Bakma sen imam cübbesi giyen imamların bu felsefenin içini, boşalttığına. Dağların, çeşmenin, ağacın, insanın, hayvanların kutsallığı aslında Xaq’ın kutsallığına denk gelir. Tüm evrenin toplamı Xaq yapar ve burada doğanın yasaları, bilimin yasaları çalışır. Mixometh, herhangi bir insan ismi değildir, kâmil insanın son durağı olan halktır.

-Kaç halka var iç içe geçmiş?

Tekrar dairelere baktım, üç tane olduğuna emin olunca;

-Üç tane, Piro!

-Elinle hisset, göz en çabuk yanılan organdır. Işığa aldanır her zaman. Gözlerimi kapayıp, halkaları dıştan içe doğru yoklamaya başladım; tek halka vardı ve içte çiçek. Elimi tekrar gezdirdim ve tekrar tekrar…

Her seferinde tek halka vardı.

-Aç gözlerini fotoğrafçı!

Ama bu göz, kafatasının içindeki olmasın, gönül gözünü aç! Işık felsefesi, bilimi önceleyen sezgi felsefesidir. Nesneleri düşünerek gör, sezerek incele. Kainatta gördüğün, görünen ya da görünmeyen, her şey insanla başlar ve insanla biter.

-O zaman dıştaki halka diğer iki halkayı sardığına göre, insan sembolü o olmalı. Ortadaki doğa, merkezdeki ise insan.

-Üç halka, üç terki gösterir. Kendini terk et, evreni terk et, terk ettiğin yeri de terk et.

Piro, asasını yerdeki karınca yuvasına benzer kum yığınının üzerine şiddetle vurdu ve asayı geri çekti. Eliyle bana oturmamı işaret etti. Benle birlikte asanın bıraktığı çukuru izlerken;

-Ne gördüğünü anlat bana?

-Asanın darbesi sonucu burada bir çukur açıldı. Tıpkı duvardaki gibi, içerden dışarıya doğru halkalar meydana geldi.

-Hepsini kaplayan halka hangisi, dışardaki mi?

-Hayır tam aksine, merkezdeki; halkalar dışarıya açıldıkça merkezden uzaklaşıyor. Öyleyse, merkezdeki halka Xaq oluyor, sonraki insan ve onun ötesindeki diğer canlı ve cansız varlıklar, öyle mi?

-Ortodoks inançlarda öyle, fakat Işık Felsefesi´nde tam tersi. Merkezde her zaman insan vardır. İhtiyaçlı olan Tanrı´dır. Tanrı kendini tanımak için insana ihtiyaç duyar. Halkaların merkezi, bu dünyanın terkidir. Ortadaki, ahiretin terkidir, sondaki ise Tanrı içindeki yerden terktir ve tüm terklerden “Halk”aulaşılır. Halk, Mixomet kalıbıdır.

-Peki “Êli” kalıbında ne var?

Kırmanciki (Zone Xızıri) denilen dil yani ana dil, tam anlamıyla kuşatılmış, sözcükler değişiyor, farklı anlamlara bürünüyor, konuşan kişi sayısı gün be gün eriyor! Kızılbaşlık (Rae Xeq-Rae Xızıri) içi boşalmış bir halde, kendi ile tamamlanmaya çalışıyor. Xızır, Houwtemal, Qereçarseme, Muzıri, Duzgi, Xaskare, Dar-ber sizde yeno, Xere Merdu, Musaip, Kewra gibi kavramlar neredeyse tanınmıyor. Kaç çocuk, Xızır Cemini, Xeq cemini tanıyor?

li, gerçeğin gerçeği, hakikat makamıdır. O makamda insan oturur.

-Peki tüm evreni ve insanı yaratan Tanrı, nasıl oldu da geri plana atıldı.

-Sana daha önce evrenin ve insanın oluşumunu anlatmıştım. Evren ve insan, enerjinin içe fışkıran ışığından oluştu, biz buna aşk diyelim. Fakat doğanın da Tanrı´nın da kanıtı insandır. İşte o nedenle ışık insanı ancak bir insana secde eder. Cemlerde yakılan çerağ, insan aşkını, oluşumunu, gerçeği anlatan bir semboldür. İşte o nedenle, Xaq ile sohbet edilecek; Xaq’ı misafir edebileceğimiz tek konak ya da yapı gönüldür. Gönlünde Xaq olan insanın dışında neye secde edilir söylesene?

-İnsandan Xaq’a uzanan bir yolculuk bu.

-Piro! Xaq ile Allah arasındaki fark ne? Neden ışık insanları sadece “Xaq”sözcüğünü kullanır?

-Allah, soyut bir yapıdayken, Xaq beden halindedir. Şunu iyi belle fotoğrafçı:

Işık Felsefesi´ndeki her hareketin, her niyazın somut bir nedeni vardır. Bakma sen imam cübbesi giyen dedelerin (Raewer) bu felsefenin içini boşalttığına. Dağların, çeşmenin, ağacın, insanın, hayvanların kutsallığı aslında Xaq’ın kutsallığına denk gelir. Tüm evrenin toplamı Xaq yapar ve burada doğanın yasaları, bilimin yasaları çalışır. Mixometh, herhangi bir insan ismi değildir, kâmil insanın son durağı olan halktır. Halkını kötülüklerden korumak için öbür dünya´yı ya da Tanrı´da Tanrı olmayı red ettiği alandır. Çünkü kâmil insan artık “insan Tanrı´dır” Fakat şunu unutma, sen başkası için o “Xaq” dır diyemezsin. Her Kâmil, ancak kendi için “Enel Xaq” diyebilir.

Işık insanı, önce kendini cehaletten kurtarır, sonra doğayı ve Allahı. Kendini tanıyamayan insan, ne doğayı ne de Tanrıyı tanıyabilir. İşte bu nedenle devrim, kişinin kendi içinde yapacağı değişimle mümkündür, anladın mı fotoğrafçı!

Remzi Aydın -Piro/Roman

Hapishane Edebiyatı

Ümüş Eylül Hapishane Dergisinin 51. Sayı...
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Nisan-Mayıs-Haziran 2024 tarihli 51. sayısı...
TEK KİŞİLİK HÜCREDE YAZILAN BİR ÖYKÜ: DE...
               Mahallenin kimi çocukları ondan hem korkar hem de onunla uğraşmaktan vazgeçmezdi kargalar...
Duvarları delen çizgiler
Balıkesir Burhaniye yakınlarında yaşayan arkadaşlara davet. 10 Aralık'ta Insan hakları haftasında, Burhaniye Yerel Demokrasi ve Insan Hakları Gündemi...

Konuk Yazarlar

"BİZ BAŞKA TÜRLÜ SEVERDİK BİRBİRİMİ...
Derken, Galata Yokuşu'nun oralarda, yeni kurulmuş bir ajansta iş buldum. Burada getir götür işlerine bakacak ve Tünel'den başlayıp, Levent'e...
Mivan’ın bakışı Bahri’nin ağıdı/ Uğur YI...
  Neyse bir ihtimal dedik, başladık isteklerimizi sıralamaya: “Bahri arkadaş sen kuzeninin çok güzel saat yaptığını…” daha sözümü bitirmeden, “...
Utanmak/ Sıdo için/ Sevda KURAN
  Fakiri, zengini, orta hallisi, Alevi’si, Sünni’si, Ermeni'si, hacısı, hocası, orospusu, delisi ve de pavyon kabadayıları, sarhoşlarıyla...