#ersin kurt kitapları

Yakarış

Ersin Kurt kullanıcısının resmi
Çıldırmak üzereyken kaçtım evden
Caddeler alabildiğine insan
Hızla, koşarak uzaklaştım sahte tebessümlerden
 
 
Gem vurmadan aylaklık arzularıma
Gün boyu dolaştım durdum parklarda
Sorgularken bir şeyleri gözüm gökyüzüne takıldı
Bir uçağın mavilikte bıraktığı ize daldım
Çok şey varken düşünülecek
Hiçbir şey düşünmeksizin kitap okudum, çay içtim
Kendimden bile kaçarken sohbet ettim kuşlarla
Dert aldım, dert sattım
 

Gidelim Aysun Hanım

Ersin Kurt kullanıcısının resmi
Sahipsiz kapıların
Özgürlüğe açılması gibi aralandı gözlerimiz
Apaydın her yer
Gökyüzü bizi uyutunca 
Geceliğini çıkarmış üzerinden
Ve böylece tekrardan gücün büyüsüne kapılıyoruz
Günahsız, yaş bir ağaçmışçasına alev alıyoruz
İnsan içine girince.
Pusatsız tütünsüz ve mutsuz
Göz göre göre yanıyoruz Aysun Hanım.
 
 
Buralarda kahrolmaktansa
Gidelim Aysun Hanım
Ayaklarımızın,
Aklımızın,

Klişe Ve Ötesi

Ersin Kurt kullanıcısının resmi
Kısa zamanda nesli tükenecek olan bakkallar
Çoktan açtılar kepenklerini
Sokağın köşesindeki  anne kedinin ağzında 
Dünyalar dolusu telaş
Yolculuk çileli
Metreler ötesine yavru nakli yapıyor
Yuvadaki yavruları aç kalacak diye 
Durayazacak ebabilin kalbi
Her şehrin en tembeli yine köpekler.
 
 
 
Tünaydın!
Bilmem nerede sabah hâlâ
Fakat iyi bilirim nerelerde gece

Maaile

Ersin Kurt kullanıcısının resmi
Gün geçtikçe daha iyi öğreniyoruz
Sorunlarımızda boy vermeyi
Sınanmaktan usanmışken
Kendi yaralarımızı sarmayı da ihmal etmiyoruz 
Gül gibi, ölü gibi, deli gibi geçinip gidiyoruz toplumca
Muhtelif yerlerinden eşitlik şiirleri uydursun dursun şairler,
Artık ne gereği varsa!
 
 
 
Oysa, hiç fena olmazdı her pencereye güneş değse
Aramızdaki soğuk mesafeleri  
Uzlaşarak kaldırsak kalplerimiz kırılmazdı  

Sen Olmazsan Olmaz

Ersin Kurt kullanıcısının resmi
Kusursuzluk bu olsa gerek
Masamda otun envaiçeşidi
Zeytinyağlılar...
Masamda karides, midye dolma, taze levrek
Masamda çıtır çıtır kalamar
Masamda boş rakı kadehleri
Rakı, olmasa da olur
 
 
Efil efil esiyor rüzgâr
Yapraklar ağaçlarda hışır hışır
Huzur dedikleri bu olsa gerek
Masamda derin bir sessizlik
Masamda koyu bir sohbet
Tüm yalan sözcüklere inat
Aslında hiç konuşmasak da olur

Yaşadığınızda

Ersin Kurt kullanıcısının resmi
Yol yorgunu otobüsten
Ray düşkünü trenden
Ve ilk limanda atladım
Deniz bezgini gemiden
Fazla karamsarım diye
Uçaklar almadı beni
Mavilikte umutsuzluğa yer yokmuş.
 
 
 
Yüksek dağların zirvesine çıkıp
Bol miktarda alkol aldım
Kırık kanatlarımla uçmak için
Beceriksizliğim,
Elime yüzüme bulaştı
Ağlamayı istemedim,
Ağlayamadım
Kalbim dolup dolup taştı
 

Lepiska

Ersin Kurt kullanıcısının resmi
Katilim olmanın bin farklı yolu var.
Bir de lepiska saçlarını önüme sürme habersiz
Hazırlanmama müsaade et,
Göreceksin, bak bu yol daha sağlıklı.
 
 
Diyelim ki uzlaştık,
''Şimdi gidelim,'' desen 
En az on yıl sürer yola koyulmamız
Beni buralara bağlayan bazı şeyler var,
Başka da hiçbir şeyim yok.
 
 
Sözüme itimat edersen şayet,
Sana bir tek eski öykülerimin
Siyah tortularını verebilirim

Bozuk Düzen

Ersin Kurt kullanıcısının resmi
Karanlığından faydalanarak gecenin
Kökü tarih öncesine uzanan ağaçları kestiler
Etnik kökenlerine inerek böldüler insanları
Barikatlar ördüler önüne sevmenin
Boğdu mazlumları debisi yüksek nehirler
 
 
On yerinden bıçaklandı mücadele
Bıçak tuttu,
Yıllarca kalem tutan kahpe eller
 
 
Bozuldu düzen
Bitti adalet
Analar ağlar, oğullar ağlar,
Soysuzlarsa durmadan güler.
 

Gurbet

Ersin Kurt kullanıcısının resmi
Akıl ermez ölümcül yalnızlığıma.
Kurtulmak için yüksünen karanlığımdan
Mazbut adımlarımı kararlılıkla atıyorum kalabalıklara
Dışarısı hazin bir gurbet,
İki sokak ötesi yabancı
Hiç kimseyi sevmez mi insan,
Sevmez mi cumartesi günlerini,
Yaz yağmurunu,
Baharda yeşeren bir ağacı?
 
 
 
Nerden bileceksiniz
Belirsiz bir hüznün kiracısıyken
Acı acı gülümsüyorum 
Ağlarken içim

Mutluluk

Ersin Kurt kullanıcısının resmi
Sende çoğunluk
Ama hiç eşit değil ki şartlarımız
Birbirinden çok uzak
Etrafı süzen bakışlarımız
Sen bakışlarınla ışık saçıyorsun ışık
Benim bakışlarımaysa herkes alışık
 
 
Mutluluk neden hep bende azınlık
Sende çoğunluk
Ama hiç eşit değil ki şartlarımız
Senin gülüşlerin bile bir başka
Benimkiler ise sıradan kahkaha
Sen neşe saçıyorsun etrafa neşe
Benim, gülüşlerim bile düzmece
 

Sayfalar

Hapishane Edebiyatı

Ümüş Eylül Hapishane Dergisinin 51. Sayı...
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Nisan-Mayıs-Haziran 2024 tarihli 51. sayısı...
TEK KİŞİLİK HÜCREDE YAZILAN BİR ÖYKÜ: DE...
               Mahallenin kimi çocukları ondan hem korkar hem de onunla uğraşmaktan vazgeçmezdi kargalar...
Duvarları delen çizgiler
Balıkesir Burhaniye yakınlarında yaşayan arkadaşlara davet. 10 Aralık'ta Insan hakları haftasında, Burhaniye Yerel Demokrasi ve Insan Hakları Gündemi...

Konuk Yazarlar

"BİZ BAŞKA TÜRLÜ SEVERDİK BİRBİRİMİ...
Derken, Galata Yokuşu'nun oralarda, yeni kurulmuş bir ajansta iş buldum. Burada getir götür işlerine bakacak ve Tünel'den başlayıp, Levent'e...
Mivan’ın bakışı Bahri’nin ağıdı/ Uğur YI...
  Neyse bir ihtimal dedik, başladık isteklerimizi sıralamaya: “Bahri arkadaş sen kuzeninin çok güzel saat yaptığını…” daha sözümü bitirmeden, “...
Utanmak/ Sıdo için/ Sevda KURAN
  Fakiri, zengini, orta hallisi, Alevi’si, Sünni’si, Ermeni'si, hacısı, hocası, orospusu, delisi ve de pavyon kabadayıları, sarhoşlarıyla...
#ersin kurt kitapları beslemesine abone olun.