Dağların Kartalı
Devrim yolcusu
Dağların kartalı
Gökyüzünden süzülen
Önder İbrahim’in gür sesi
Akşamın güneşi kızıllığını
Düzlüklere, tepelere çalarken
Yüreğinde iffet, namusu, onur; Munzur’un vadisi
Tüm Dersim koynunda, korku sardı şu bozuk düzeni
Demir kanatlı
Bronz gagalı
Kayaların, yamaçların
Kandil’in soylu kartal’ı
Gün batımına kalmadan
İndi kışlalara, tabyalara, mevzilere
Pençelerini geçirdi, leş yiyen akbabaların beynine
Bakmayın onun yaşına, başına; o çoktandır bu savaşta