İsmail Cömertoğlu ağ günlüğü

İbrahim Yoldaşın Anısına

İsmail Cömertoğlu kullanıcısının resmi

Fabrikalar bizim
Tarlalar bizim olacaktı
Birlikte üretip birlikte tüketecektik
Bire kırk kazanıp hakça bölüşecektik
Var gücümüzle emperyalizme direnecektik

Hani güneş kararmayacak
Geceler olmayacaktı
İnsanların ruhuna hüzün dolmayacaktı
Herkes okuyacak
Karanlıkta kalan olmayacaktı
Hayatın her alanında
Yolumuz aydın olacaktı
Soyguncuların vurguncuların
Her talanında
Tokadımız suratlarında patlayacaktı

Kesildi mi Ellerin?

İsmail Cömertoğlu kullanıcısının resmi

Cemal ilkokulu bitirdikten sonra ailesiyle birlikte mevsimlik işlerde çalıştı. Fındık hasadı gelince ailesiyle Karadeniz’e gidiyor orada çalışıyordu. Pamuk zamanı gelince Çukurova’ya gidiyor yarı aç, yarı tok pamuk topluyordu. Çalıştığı yerlerde ne elektrik vardı ne sağlıklı içme suyu ne tuvalet ne de banyo etme imkânı. Arazide çadır kurup orada yiyip içerek yatıyorlardı. Yemeğe oturduklarında sineklerle yarışıyorlardı. Çalıştıkları yerlerde yerli halkın onları ötekileştirmesi, horlaması Cemal’e ölümden beter dokunuyordu.

Elma Çiçeği

İsmail Cömertoğlu kullanıcısının resmi

Kitabı okurken Fırat’la birlikte devrimci eylemlerle, cezaevi ve iltica kampı yaşamıyla birlikte hayatın geçekleriyle tanışacaksınız. Fırat’la birlikte mitinglere katılacak, gözaltına alınacak, cezaevine düşecek ve geçmişi sorgulayacaksınız. 12 Eylül darbesinin kimi devrimcileri yerlerinden, yurtlarından ettiğini, sevdiklerinden ayırdığını, kimilerinin Avrupa’da nasıl yozlaştıklarını, devrimcilikten, insanlıktan nasıl uzaklaştıklarını görerek kahrolacaksınız. Her şeye rağmen Mazlum gibi insanların devrimcilikten ve ilkelerinden taviz vermediklerini de okuyarak gurur duyacaksınız.

Mendil Sen Kokuyordu

İsmail Cömertoğlu kullanıcısının resmi

17 sene boyunca ayrı kaldığı, sarıp koklayamadığı evladının, mendildeki terini koklayarak hasret gidermesini anlatan öykü yazarın açık, yalın ve akıcı anlatımıyla okuyucuya büyük bir haz veriyor.
Kitapta birbirinden güzel 29 öykü yer almaktadır. Öykülerin tadı okuyanın damağında kalıyor ve tekrar okumaya itiyor. Yazarın kitapta yer alan dört öyküsü Almancaya çevrilmiş,  “Bir Gün Mutlaka”  adlı öyküsü ise Tavkirar.com sitesinin şiir ve hikâye yarışmasında birincilik almıştır.

Bir Tutam Ot

İsmail Cömertoğlu kullanıcısının resmi

İşçiler, emekçiler, memurlar için hayat gerçekten zordu. Çocuklarını iyi yetiştirmek isteyen anne babalara daha çok çalışmak, daha çok ezilmek düşüyordu. Bütün bunları düşünürken bir otomobil yakınımızda durdu.
Otomobilden inen iki kişi bize doğru geldi. Selam alıp selam verdik, birbirimize hâl hatır sorduk.
 “Biz öğretmen İsmail’i arıyoruz.” dediler.
“Aradığınız kişi benim, hayırdır, niçin beni arıyorsunuz?” dedim.

Bağımsızlık Mitingi

İsmail Cömertoğlu kullanıcısının resmi

. “Bu da neyin nesi? Bayrak niye yarıya indirilmiş?” Bu soruların cevabını düşünürken başıma dayanılmaz bir ağrı musallat oldu, ateş bastı, terden sırılsıklam oldum. Cebir öğretmenimiz Yusuf Kök tertemiz bir kalbe sahipti, ama sert mizaçlı, otoriterdi. Bundan dolayı durumu ilk anda ona açıklayamazdım. Başımın ağrısından yerimde duramıyordum. Bir çaresini bulup dışarı çıkmalı ve bayrağın neden yarıya indirildiğini anlamalıydım.
Kuşku ve korkularımı aşarak parmak kaldırıp söz aldım.
“Hocam, başım çok ağrıyor, müsaadenizle dışarı çıkabilir miyim?”

Tarık

İsmail Cömertoğlu kullanıcısının resmi

"Gel oğlum benim bahtı kara oğlum." dedi ve oğlunu bağrına basarak kendisi de katıla katıla ağlamaya başladı.

Tarık'ın şalvarı yırtılmış, gömleği kirden katmerleşmişti. Ana özlemi, baba özlemi içindeki Tarık on bir yaşındaydı henüz. Ağustosta annesi ağır bir şekilde hastalanmış çok geçmeden Gaziantep Amerikan Hastanesi’ne yatırılmıştı. Hastalıktan kıvranarak ölümle pençeleşen ana çocuklarını düşündükçe kendinden geçiyordu. Hele hele Tarık aklına gelince yüreği parçalanıyor, mahvoluyordu.

Sayfalar

Hapishane Edebiyatı

Ümüş Eylül Dergisinin 53. Sayısı Yayınla...
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan  Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Ekim-Kasım-Aralık 2024 tarihli 53. sayısı...
Düşünsel özgürlüğün Sınırsız Kütüphanesi...
Görülmüştür Kolektifi, Redfotoğraf grubu ve Karşı Sanat, “içerdekilerle dışardakileri buluşturan” ortak bir sergiye daha imza atıyor. Fotoğrafçılar,...
SINIRSIZ KÜTÜPHANE
SINIRSIZ KÜTÜPHANE Tutsakların içeride yazdığı yüzden fazla kitap, resim ve karikatür ile fotoğrafçıların bu temada çektiği / yaptığı fotoğrafları...

Konuk Yazarlar

ZİNE/ Nazir Atila
Zine birden telaşlandı. İçini derin bir üzüntü kapladı. Yüreği korkuyla karışık bir heyecanla atmaya başladı. “Korkma Zine, okulun reviri var,...
"BİZ BAŞKA TÜRLÜ SEVERDİK BİRBİRİMİ...
Derken, Galata Yokuşu'nun oralarda, yeni kurulmuş bir ajansta iş buldum. Burada getir götür işlerine bakacak ve Tünel'den başlayıp, Levent'e...
Mivan’ın bakışı Bahri’nin ağıdı/ Uğur YI...
  Neyse bir ihtimal dedik, başladık isteklerimizi sıralamaya: “Bahri arkadaş sen kuzeninin çok güzel saat yaptığını…” daha sözümü bitirmeden, “...
RSS - İsmail Cömertoğlu ağ günlüğü beslemesine abone olun.