
Uzaklara gitsen de
kokun hala yanımda
Ciğerlerime dolan ilk nefeste
aldım o fesleğen kokusunu.
Fesleğen nasıl da sen di...
Kendi halinde sevecen
*
Hayat kırdığında saçlarımda dolaşırdı
fesleğen kokulu el
Ağlardım...
Kendime dikkat etmediğimde
yanan alnımda gezinirdi
fesleğen kokulu el
İyileşirdim...
*
Hata yaptığımda,
havada sallanırdı,
fesleğen kokulu parmak
Bulurdum doğruyu
Biliyor musun,sen gittiğinden beri
Hep fesleğen ekiyorum saksılara.
Çünkü yine kırıyor hayat beni.
Yine dikkat etmiyorum kendime.
Sık sık yanıyor alnım
Ama sakın üzülme...
Diktiğim fesleğenleri kokluyorum
uzun uzun
İyileşiyorum...
*
Ha! Unutmadan
bir de,
sana layık olmaya çalışıyorum
Elleri fesleğen kokan adam.... _____ ( 22.6.2012)
****
BABALARIN ELLERİ
Düşündüm de ,ne çok elleri vardı babaların.
Ekmek getiren elleri.Saçlarımızı okşayan elleri ,zorluklar karşısında elimizden tutan elleri. Suçumuz olduğunda bizi hizaya çeken elleri....
O eller yaşam içindeki ilk kılavuzumuzdu; yol gösteren ,yön veren...
O eller bazen sertti ,nasırlıydı...Yediğimiz ekmeği taştan çıkaran. O eller bazen çaresizdi ,terliydi... Bize yetememekten...
Ama o eller hep onurluydu güçlüydü....Bize helal lokma getirirken... O ellerin hakkı ödenmez.
Benim babamın elleri hep fesleğen kokardı. Ha ,babam süslü ,hazır yiyen biri değildi. Babam bir çiftçiydi.Hep toprakla uğraşırdı.
Fesleğen neyin nesi derseniz , bağ evimizin etrafına hep fesleğen ekerdi. Sabah kalkınca ilk işi bir dal fesleğeni kulağının arkasına sıkıştır, çalışmaya öyle başlardı. Ne zaman babama sarılsam,alın teri kokusuyla ,emek kokusuyla beraber fesleğen kokusu almam ondandı.
O yüzdendi babama fesleğen kokulu şiirler yazmam...
***
Eski bir yazımı paylaşmak istedim...
Yine yanı başımda bir saksı fesleğen var. Ara sıra saçlarını karıştırıyorum...Babamın kokusu sarıyor odaya...
Çocuklarına baba gibi baba olabilmiş tüm babaların günü kutlu olsun. Nicelerine diyerek...
____________Hümeyra GÜN