hapishane edebiyatı

Selahattin Demirtaş ile sanata ve hayata dair söyleşi... Adil Okay - Ayhan Kavak

Görülmüştür kullanıcısının resmi

 
SELAHATTİN DEMİRTAŞ İLE SANATA VE HAYATA DAİR SÖYLEŞİ
1-Adil Okay, Ayhan Kavak: Yazmaya içeride mi başladınız?
 
Selahattin Demirtaş:
Dışardayken de yazma denemelerim vardı ancak kitap halinde yayınlanmış herhangi bir çalışmam yoktu.
 

Sergiye Davet: 100 Tutsak 100 Hapishane... Sonsuz Edebiyat

Görülmüştür kullanıcısının resmi

 
100 Tutsak 100 Hapishane....Sonsuz Edebiyat
Görülmüştür ve Görüşeceğiz Kolektifleri olarak politik tutsakların hapishanelerde yazdıkları kitapları “100 Tutsak 100 Hapishane Sonsuz Edebiyat” başlığıyla sizlerle buluşturuyoruz.
Dört duvar arasında, hapishanelerde, üretilen eserleri okurlarıyla buluşturmak aradaki tel örgüleri ve duvarları kaldırmaya biraz olsun katkı sağlamaktır. Yasama ve sanata dair üreten, sanatın her dalının sınırlamalara, zorluklara, kilitli kapılar arkasına sığmayan gücünü kitaplaştıran tutsak yazarlar ve şairler ile buluşmak ister misiniz?

Tutsak Yazarlar Anlatıyor: Hapishanede Nasıl Üretebiliyoruz?

Görülmüştür kullanıcısının resmi

 
Tutsak Yazarlar Anlatıyor: Hapishanede Nasıl Üretebiliyoruz
 
“Bir de bu son yıllarda “Hapishane Edebiyatı” ve onun niteliği ile ilgili acayip bir tartışmadır almış başını gidiyor. Sanki zindanda yazılan bütün kitaplar propaganda, slogan ve birbirinin tekrarı şeylerdir. Böyle kitapların olduğu doğru, yanlış olan bunu genelmiş gibi dillendirmek.“
ABDULLAH ÖNGÜLLÜ. 1 NO’LU T TİPİ HAPİSHANE. AFYONKARAHİSAR
 
***

DUVAR YAZISI, EDEBİYAT KAYINTISI II

Görülmüştür kullanıcısının resmi

 
DUVAR YAZISI, EDEBİYAT KAYINTISI II
Madde 11: Don Kişot’un yazılmasından çok sonra, M.S. 1650’lere doğru edebiyat, güzel yazı yazma anlamında kullanılageldi. Belagatı kuvvetli imgesel yazılar dominant hale geldi. Neticede edebiyat dilin biçimselliği ve verili sosyal aura içerisinde kalınmış yazımsal kompozisyonlar olarak algılandı. Bu durum 17. yüzyılın sonunda etkisini kaybetse de sanat ve edebiyatta damgasını vuran klasik değerler olacaktı.

Gece Yürek ve Dil Suskun .

Görülmüştür kullanıcısının resmi

           Neden diye sormayacağım, çünkü ruhum hapishanelere sığmıyor. Ruhumu hiçbir yere sığdıramıyorum. Bu hakikat ortadayken bile toprağın koynuna sığacağımı sanmıyorum. Toprak dar gelir, sığamam toprağın koynuna.
            Toprak ağır. Duvarlar soğuk.
            Sular kurşun kadar ağır. Özlemler ise büyük.
            Yani topraktan gelerek gecenin kalbine akarak, gecenin yatıştırıcı, uslu sessizliği ile birlikte bir sonsuzluk içinde kalmayı yeğlemek daha iyi.

Sayfalar

Hapishane Edebiyatı

Ümüş Eylül Dergisinin 53. Sayısı Yayınla...
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan  Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Ekim-Kasım-Aralık 2024 tarihli 53. sayısı...
Düşünsel özgürlüğün Sınırsız Kütüphanesi...
Görülmüştür Kolektifi, Redfotoğraf grubu ve Karşı Sanat, “içerdekilerle dışardakileri buluşturan” ortak bir sergiye daha imza atıyor. Fotoğrafçılar,...
SINIRSIZ KÜTÜPHANE
SINIRSIZ KÜTÜPHANE Tutsakların içeride yazdığı yüzden fazla kitap, resim ve karikatür ile fotoğrafçıların bu temada çektiği / yaptığı fotoğrafları...

Konuk Yazarlar

ZİNE/ Nazir Atila
Zine birden telaşlandı. İçini derin bir üzüntü kapladı. Yüreği korkuyla karışık bir heyecanla atmaya başladı. “Korkma Zine, okulun reviri var,...
"BİZ BAŞKA TÜRLÜ SEVERDİK BİRBİRİMİ...
Derken, Galata Yokuşu'nun oralarda, yeni kurulmuş bir ajansta iş buldum. Burada getir götür işlerine bakacak ve Tünel'den başlayıp, Levent'e...
Mivan’ın bakışı Bahri’nin ağıdı/ Uğur YI...
  Neyse bir ihtimal dedik, başladık isteklerimizi sıralamaya: “Bahri arkadaş sen kuzeninin çok güzel saat yaptığını…” daha sözümü bitirmeden, “...
hapishane edebiyatı beslemesine abone olun.