Selo
Kampın dışına birlikte çıktık. Denizle ormanın iç içe geçtiği bu saklı koyda bir süre ağaçların arasından yürüdük. Sahile yaklaştığımızda Lili Marlen Türküsü karşıladı bizi. Ardından Ahmet Kaya’nın sesini duymak hüzünlendirdi beni. ”Hoşça kal iki gözüm” diyordu melodide. Ağaçların dallarını denize dokundurduğu o küçük koyda oldukça eskimiş olan beyaz bir karavan ilk dikkatimi çeken şey oldu. Biz yaklaştıkça o aracın uzun yıllardır yerinden kıpırdamadığını fark ettim. Lastikleri yarıya kadar toprağın içine gömülü ve etrafında ağaç dalları boy vermiş. Yüksek sesle türküye eşlik ediyordu.