Savaş Erdoğan ağ günlüğü

Mektubun gelir bir bahar akşamı

Savaş Erdoğan kullanıcısının resmi

          Sana gitme kal demez kimse, benden başka. Kimse ağlamaz soğuk bir kış akşamında senin ardından. Sen gidersen yoldaşım, içimde bir fidan solar, yapraklarını döker sarı sarı. Suyu çekilir damarlarından, kurur denize karşı. Hüzünle kıyıya vurur dalgalar, çıkıp Kababurun’dan, Çeşme’den dolanıp Ürkmez’e doğru. Sen gittiğinde mesela, ben ölürüm. Gözlerim gülmez artık, kalbim sancır ağrıdan. Hayat anlamsızlaşır, kadehler dert olur akşam vakitleri. Sen gittiğinde mesela başıma derin derin ağrılar girer, beynimin sağ arka yerindeki sancılar dayanılmaz olur.

ÖLÜLER DİRİLERDEN ÇALACAK [1]

Savaş Erdoğan kullanıcısının resmi

 

 Çöpler darmadağınık, hapçılar gece kulübünün önünde. Sarhoş kadın ve erkekler, pazarlık ediyor. Esrar kokusu beynime vuruyor hafiften. Arabada “ölüler dirilerden çalacak” şarkısı çalıyor, tekrar tekrar. Polisler köşede, polisler mutlu. Biri bana ters ters bakıyor, üstümde kafamı örten kapüşona takılıp. Tinerciye 40 yaşlarında bir kadın çantayı yapıştırıyor. O umursamıyor. “Abla şarap parası,” diyor cebindeki şişeyi saklamadan.

İnsana dair ne varsa

Savaş Erdoğan kullanıcısının resmi

 

Resimdeki robotun ismi Sophia, 2018 yılı başlarında tanıtıldı. Gülebiliyor, ağlayabiliyor. İnsan gibi tepki verebiliyor. Yemek yemiyor, ama elektrikle çalışıyor. Psikolojik sorunları yok, giyim kuşam derdi yok, ya da mala mülke ihtiyaca yok.  Şarj et çalışsın, söyle yapsın... İhtiyacınız olan her şey onda var. Üstelik bu daha ilk sürümü, robotlar ailesinin. Kimi bilim adamları 2040 ile 2060 yılları arasında insanlığın sonunun yaklaşacağını iddia ediyorlar. Elon Musk “Korkuyorum,” diyor insanlık için. Üstelik kendisi dünyanın en önde gelen şirketlerinden birine sahip.

Bu oyunu zor bozar

Savaş Erdoğan kullanıcısının resmi

Tarihte, zorun rolü üzerine çok şeyler söylenmiştir. Özellikle sınıfsal zorun ortaya çıkışı, varlığı ve uygulanması konusunda, burjuvazinin ideologlarıyla Marksistler arasında ciddi bir ayrım konusu yaşanmış ve yaşanmaktadır. Burjuvazi, kendi sınıfsal zorunu meşru görürken, ezilenlerin, özellikle de işçi sınıfının burjuvaziye karşı uyguladığı devrimci zorun adını bile duymak istemediği gibi, bunu “toplumsal etik dışı” olarak, son yılların burjuva moda deyimiyle,  “terörist” eylemler olarak kriminalize etmeye çalışır.
 

Hapishane Edebiyatı

Ümüş Eylül Dergisinin 53. Sayısı Yayınla...
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan  Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Ekim-Kasım-Aralık 2024 tarihli 53. sayısı...
Düşünsel özgürlüğün Sınırsız Kütüphanesi...
Görülmüştür Kolektifi, Redfotoğraf grubu ve Karşı Sanat, “içerdekilerle dışardakileri buluşturan” ortak bir sergiye daha imza atıyor. Fotoğrafçılar,...
SINIRSIZ KÜTÜPHANE
SINIRSIZ KÜTÜPHANE Tutsakların içeride yazdığı yüzden fazla kitap, resim ve karikatür ile fotoğrafçıların bu temada çektiği / yaptığı fotoğrafları...

Konuk Yazarlar

ZİNE/ Nazir Atila
Zine birden telaşlandı. İçini derin bir üzüntü kapladı. Yüreği korkuyla karışık bir heyecanla atmaya başladı. “Korkma Zine, okulun reviri var,...
"BİZ BAŞKA TÜRLÜ SEVERDİK BİRBİRİMİ...
Derken, Galata Yokuşu'nun oralarda, yeni kurulmuş bir ajansta iş buldum. Burada getir götür işlerine bakacak ve Tünel'den başlayıp, Levent'e...
Mivan’ın bakışı Bahri’nin ağıdı/ Uğur YI...
  Neyse bir ihtimal dedik, başladık isteklerimizi sıralamaya: “Bahri arkadaş sen kuzeninin çok güzel saat yaptığını…” daha sözümü bitirmeden, “...
RSS - Savaş Erdoğan ağ günlüğü beslemesine abone olun.