
Yanı başınızda olduğunu bildiğinizde, o yaşından çok genç yüreğiyle düşmana çatan uzlaşmaz sesini duyduğunuzda, sınırsız bir gücün sizi sarmaladığını anlarsınız. Hüznün o garip ve sizi alt üst eden duygulanımıyla dolar taşarsınız.
Her cumartesi, bel ağrısını ve daha bir dizi hastalığına rağmen hiçbirini bahane etmeden İstanbul'un en uç semtinden şikâyetsiz biçimde gelip Cumartesi Anneleri Meydanında (Galatasaray Meydanı) bulunmayı bir yaşama nedeni sayan Güzel Ana'dır bahsettiğim.
O vakur ve biz çocuklarına, gözlerine yüreğini oturtarak bakandır Güzel anam.
Kucağına aldığı her kayıp evladının fotoğrafını usulca okşarken gözleri nemlenir. Nemlenir de, düşmanın o kara yüreği kahkaha atmasın diye belli etmemeye çalışır hep.
Bir dönem Annelerin oturma eylemine devlet bütün şiddetini kustuğunda, Güzel Ana panter kesilir, polisin iflahını keserdi.
Bazen polisler amirlerine anons geçerlerdi "Güzel Anaları ve Gülmez Anaları burada, nasıl saldıralım şimdi?" gibi çaresizliklerine de tanık olmuştuk.
Çok şık taşır hüznü de, isyanı da o filinta yüreği.
Kırsalın en ücra köşelerinde Gerilla cenazelerini almaya her gittiğinde, saldırıya uğrayacağını hiç umursamaz, tek tereddütü evlatlarının bedenlerindeki o kahrolası işkencelerin yüküne yüreğinin dayanamayacağı korkusu olurdu.
Yüreği, umudu hep gençti, hepimizden gençti, ancak bedeni artık yüz yıllık acıları taşıya taşıya yıpranmış olmasına karşın evlatlarının cenazelerini omuzuna almaktan kimse alıkoyamazdı.
Her katliamda onu isyanın ortasında görürsünüz, ölüm kaygısı onun için küçük bir moladan öte bir şey değildir.
Ciğerim dediği devrimciler ise hayatının pınarlarıdır, onları içer, onlarla uyur, onlarla soluk alır Güzel ana.
Ethem'in cenazesin de yine öfkesini kuşanmış, yanıp yıkılmanın bize yakışmadığını, bunun hesabının sorulmasının ise o büyük devrimle olacağını söylemişti, O'na TV10 mikrofonunu uzattığımda.
"Ethem'i mi aldılar benden, ama binlerce Ethem'im var, bunun hesabı kıyamete kalmayacak" derken çok doğal bir biçimde öz evladından bahsediyordu.
Çünkü her devrimci, öz çocuğudur O'nun.
Şimdi bir derin acının içinde Güzel Ana.
Kardeşi Alişan Hışım'ı, o yüreğinin yarısını trafik kazasında yitirdi.
Devrimcilerin her kanayışında, her vuruluşunda avucuna aldığı öfkesine karışmış yüreğiyle yanımızda olan Güzel Ana şimdi kardeş acısının onarılmaz kederi içinde.
O devrim için savaşan bir militandır.
Acısını yine yıldızlarına saracaktır.
Bize düşen de, her eylemde sınırsız öfkesiyle yanı başımızda olan Güzel Ananın bu gününde yanında olmaktır.
Cenaze yarın (Salı günü) öğle vakti Gülsuyu Cemevi'nden uğurlanacak.
Yüreğinin en kanayan yerini, öfkeni, acılarını ve avuçlarının içini öpüyorum Güzel Ana.
Acın acımızdır.