kültür

Feodalizm ve Türkiye

Cemal Zöngür kullanıcısının resmi

 
Feodalizm; din ve ırk üstünlüğüne dayanan aşiretsel yerel derebeylik yönetimler demektir. Orta Çağ yaşam düşüncesi olan bu mantık, Türkiye Anayasasında resmi olarak hâlâ geçerliliğini sürdürüyor. Tüm uygulama ve politikalar belirtilen çerçevede yürütüldüğü için, Türkiye'nin feodalizmden henüz çıkmadığını rahatlıkla ifade edebiliriz. Devletin temeli Orta Çağ düşüncesine bağlıyken, Türkiye'nin modern çağdaş olduğunu savunmak, felsefe ve tarihten bir şey anlamamaktır. Mevcut yapıyı oluşturan siyasi düşüncenin altında şu mantık bulunmaktadır.
 

Türk İslam Milliyetçilerinin Etnik ve Etimolojik Kökenleri

Cemal Zöngür kullanıcısının resmi

 
Bilindiği gibi anadili Türkçe olana Türk, Kürtçe olana Kürt ve diğer halklara da aynı şekilde kendi ulus dilleriyle hitap edilir. İnsan, ulus ve toplum olmanın temel gerçekliği dile dayandığına göre, Türkiye'de kökeni Türk olmayanlar neden hem Türk hem de İslam Milliyetçisidirler? Bu anormalliği daha net anlayabilmek için etnik, etimoloji ve millet kelimelerinin analiz edilmesi önemli bir kolaylık sağlıyor.

Temizliğin Toplumsal Karakterle Bağı

Cemal Zöngür kullanıcısının resmi

 
Psikoloji, Sosyoloji ve Tıp Bilimleri, insanın tüm yaşamsal faaliyetleri karakterini yansıttığı gibi, temizlik kültüründe bunun daha açık şekilde görüldüğünü ifade eder. Temizliğin, karakterle doğrudan bağlantısını ilk önce şu noktadan kurabiliriz.
İnsanın temiz bir ortamdan yoksunluğu durumunda, birçok hastalığa yakalanarak ölme ihtimalinin yüksek olmasıdır. Veya ölmese bile insani vasıfları zayıflayarak bundan en az 35 bin yıl önceki gibi, ağaç ve mağara kovuklarında hayvanlar şeklinde yaşaması demektir.

Kimlik ve Kişilik Üzerine

Cemal Zöngür kullanıcısının resmi

 
Kimlik; kişiyi insan yapan, aynı zamanda ulusal değerler bütününü kapsayan öz dilidir insanın.
Kişilik; anadiliyle düşünülerek geliştirilen genel kültürel karaktere denir. Bir toplum kendi öz değerleri olan dil ve düşüncesinden uzak, başkalarının dil ve diniyle düşünüp yaşıyorsa, o toplum hep geri kalmaya mahkûmdur.

Siyaset ve Kültürel Gerçeklerden Toplumsal Kaçış

Cemal Zöngür kullanıcısının resmi

 

Ancak zamanı çoktan geçmiş din temelli kültür ve siyaseti bir türlü bırakmak istemeyen Türkiye ve Bölge siyasetçileri yüzünden, toplumun sürekli uçurumun kenarında yaşaması tam bir kültürsüzlük ve öngörüsüzlük örneğidir.

Kendisini geliştirmeyip 1500 yıllık kültürle hâlâ yaşayan devlet ve siyaset adamları, bu geriliği eğitim vb. araçlarla topluma empoze etmeleriyle, bölgesel sorunlarının büyümesinin en büyük sorumlularıdırlar.

“Küresel Kültür” mü?[*]

Sibel Özbudun kullanıcısının resmi

başlayan bir medeniyetin
bütün umutları tükenmiştir.”[1]
 
Söze başlamadan şunu belirtmem gerekiyor; ben “kültür” kavramını burada insan ruhunun “rafine” ürünleri, yani bilgi, görgü, sanat, edebiyat, müzik vb. anlamında değil, antropolojik anlamda, yani eğitimli-eğitimsiz tüm insanlarda, geniş ya da küçük ölçekli, sınaî, post-endüstriyel ya da avcı-toplayıcı bütün toplumlarda var olan bir “şey” olarak kullanıyorum. Tabii yine de bir takım ihtiyat paylarıyla...

Kapitalizm, Kültür, Direniş[*]

Sibel Özbudun kullanıcısının resmi

sed saepe cadendo.”[1]
 
Bu yazıda uzun uzadıya “Kültür nedir?” sorusunu tartışmak istemiyorum: Hem onun,  Raymond Williams’ın deyişiyle “İngiliz dilinin en karmaşık üç kavramından biri”[2] olması nedeniyle (kavram tarihsel olarak fazla miktarda anlam katmanın üst üste yığılmasından oluşmuştur ); hem de bu işe başka yerlerde girişmiş olduğum için.[3] Fazlasıyla zamanımızı alır; korkarım işin içinden de çıkamayız.

KÜLTÜR EMPERYALİZMİ

Abuzer Yalçın kullanıcısının resmi

 Eşimi -kendisinin her zaman alış veriş yaptığı- kozmetik mağazalarına sokmadan direk dördüncü kata çıkarmama çok içerledi. Ama anlaşmamız öyle idi yoksa benim ne işim var o AVM’de! Neyse hızlı bir şekilde yemek yiyebileceğimiz kata çıktık, ancak bir sorun çıktı. İsmi Türkçe olan hiç lokanta yoktu -elbette amacım milliyetçilik değil. Hem o ne demek öyle? Ben yurtseverim ve her şeyi ile sevdiğim gibi yurdumu da kendi öz dili ile (ister resmi dili olsun, ister Anadolu’nun diğer dilleri olsun) de sevdim.

Sayfalar

Hapishane Edebiyatı

Ümüş Eylül Dergisinin 54. Sayısı Çıktı
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Ocak-Şubat-Mart 2025 tarihli 54. sayısı...
Ümüş Eylül Dergisinin 53. Sayısı Yayınla...
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan  Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Ekim-Kasım-Aralık 2024 tarihli 53. sayısı...
Düşünsel özgürlüğün Sınırsız Kütüphanesi...
Görülmüştür Kolektifi, Redfotoğraf grubu ve Karşı Sanat, “içerdekilerle dışardakileri buluşturan” ortak bir sergiye daha imza atıyor. Fotoğrafçılar,...

Konuk Yazarlar

80’LİK DULLAR-1/ Sedat ÖNCER
Çünkü nüfusu orta yaşın da çok ötesinde insanlardan kuruluydu. Beldenin tek camisinden gün yoktu ki bir sela sesi duyulmasın… Emeklilerin tercih...
ZİNE/ Nazir Atila
Zine birden telaşlandı. İçini derin bir üzüntü kapladı. Yüreği korkuyla karışık bir heyecanla atmaya başladı. “Korkma Zine, okulun reviri var,...
"BİZ BAŞKA TÜRLÜ SEVERDİK BİRBİRİMİ...
Derken, Galata Yokuşu'nun oralarda, yeni kurulmuş bir ajansta iş buldum. Burada getir götür işlerine bakacak ve Tünel'den başlayıp, Levent'e...
kültür beslemesine abone olun.