DUVAR YAZISI EDEBİYAT KAYINTISI XXXVII
DUVAR YAZISI EDEBİYAT KAYINTISI
XXXVII
DUVAR YAZISI EDEBİYAT KAYINTISI
XXXVII
DUVAR YAZISI EDEBİYAT KAYINTISI
XXXVI
Madde 351: Kimi yazarlar etkilendikleri şarkı, şiir, öykü veya romanlardan yola çıkarak farklı edebi verimlere imza atmışlardır. Bunlardan biri de Tolstoy’dur. Victor Hugo’nun “İç Savaş” adındaki şiirini çok beğenir ve o şiirin etkisiyle “Çocukluğun Gücü” isimli hikayeyi yazmıştır.
Madde 352: Tolstoy “Çocukluğun Gücü” hikayesini dönemin teknolojik aletlerinden olan Fonografa 1908 tarihinde okumuş ve onun üzerine düzeltiler yapmıştır. Tolstoy’un bu hikayesi ölümünden sonra 1912’de yayınlanmıştır.
DUVAR YAZISI EDEBİYAT KAYINTISI
XXXIII
Madde 321: Sema Kaygusuz’un “Yüzünde Bir Yer” romanında şöyle bir pasaj yer alır:
“Bir dağ yamacındaki gümüş kırı kayaçların gözüyle bakıyordun olan bitene. Bir mekândın orada. Mekâna yayılan tinsellik sen içre kalıcı bir ruh haliydi. O gün hem kendini yanan alev, hem de ateşte ısınan insandın.” Farklı bir mekân ve bununla ilintili olarak zamandan bahseder Kaygusuz.
DUVAR YAZISI EDEBİYAT KAYINTISI
XXX
Madde 291: 20. yüzyılın en büyük müzisyenlerinden biridir Dmitri Shostakovich. İlk senfonisini daha 18 yaşındayken besteler. 1975’teki ölümünün ardından sayısız eseri miras bırakır. Opera, konçerto, Oda müziği, koro eserleri, bale, tiyatro ve film müziklerini üretmiştir. Mtsenskli Lady Macbeth operası en bilinenlerindendir, ama en anlamlı ve önemli olanı 7. Senfoni’dir. 7. Senfoni tüm dünyada “En Büyük Rus Senfonisi” olarak selamlanmıştır.
DUVAR YAZISI EDEBİYAT KAYINTISI
XXIX
Madde 281: Masal, hikaye, şiir ve destan formalarının çıkışı binlerce yıl önceye dayanır. Roman sanatı ise daha gençtir. Cervantes’in Don Kişot’u ile başlatılırsa 400 yıl önce Avrupa’da doğup yaygınlaşacak ve başka coğrafyalarda da romanlar yayınlanacaktır. Türkçe’de yaklaşık 150 yıldan beri romanlar yazılmaktayken Kürtçe’de ise 1950’lerden bu yana romanlar üretilmeye devam etmekte.
DUVAR YAZISI EDEBİYAT KAYINTISI
XVIII
Madde 271: Le Guin Zihinde Bir Dalga’da şöyle der: “Okumak etkin bir iştir. Öykü okumak öyküye etkin biçimde katılmak demektir. Okumak öyküyü anlatmaktır, kendine anlatmak, yeniden yaşayarak, yazarla birlikte sözcük sözcük, cümle cümle, bölüm bölüm yeniden yazarak anlatmak… Kanıt istiyorsanız, sevdiği öyküyü okuyan sekiz yaşındaki bir kızı izleyin. Tamamen yoğunlaşmış, gergin, şiddetli biçimde canlıdır. Avlanan bir kedi kadar dikkatlidir. Yemek yiyen bir kaplandır.
DUVAR YAZISI EDEBİYAT KAYINTISI
XXVII
DUVAR YAZISI EDEBİYAT KAYINTISI
XXVI
Madde 251: Arthur Miller’in (1915-2005) “Cadı Kazanı” adlı tiyatro oyunu 1692 yılında ABD’nin Salem Kenti’nde, cadılıkla suçlanan bir dolu insanın, oluşturulan mahkemelerde idama çarptırılmaları üzerine kurgulanmış olsa da, gerçekte 1950’lerin ABD’sinde tarihe kara leke ile geçmiş McCarhty döneminde aydın ve sanatçıların hayatlarının karartılmasına gönderme yapar. (Cadı Kazanı, Mitos Boyut, A. Miller)
DUVAR YAZISI EDEBİYAT KAYINTISI
XXV
Madde 241: Ludwig van Beethoven (1770-1827) 3. senfonisini yani “Kahramanlık Senfonisi”ni önce Napolyon Bonaparte’ye adar. Bonaparte’nin diktatörlüğe doğru gidişini gördüğünde ithafından vazgeçer ve 3. senfoninin adını “Eroica” olarak değiştirir.
Düzenlerinin ikamesinde sınır tanımayanların yöneldiği hedef kitle için kaftan biçilmesi aleladeleşirken, beşeri akışkanlığı durağanlaştırmaya yönelik türlü araçsallıklara başvurmaktan çekinmezler. Bu uğurda adeta bileşik kaplar deneyini yaparlar. Bileşik kaplara doldurulan sıvının, oylumu belirlenmiş ve birbiriyle bağıntılı kaplarda eşit yüksekliğe gelmesi sağlanır. İnsanlığa da böyle bir uygulamayla yaklaşılmaktadır. Biyolojik ve kültürel evrim sarmalında varoluşun gereği olarak hep bir arayış olagelmiştir.