BABALAR GÜNÜ: AZAD'IN BABASINA
Artık kâbusunu bile seviyordu gecenin, günün aydınlığına ve arkadaş seslerinin sokaklardaki kalabalığına yeğliyordu.
Bir de, her sabah yastığındaki ıslaklığı annesinden saklamayı, diğer yastıkların ıslaklığını görünce terk etmişti.
Köylülere dışkı yedirildiği, satırlarla gün ortasında insanların doğrandığı zamanlarda, babasını da almışlardı beyaz renkli "Reno"ya bir akşamüstü. Azad henüz yoktu.
Haftalarca haber alınmamıştı babadan, neden sonra görkemini yitirmiş içi boş bir kesekâğıdı gibi fırlatmış atmışlardı evlerinin sokağına, aynı arabadan.