“ECDAT” HİKÂYELERİ[*]
Eyleme geçerken içinden bir şeyler çekip çıkarttığımız bir sonuçlar kuyusudur.”[1]
Televizyon dizilerinden “tarih” öğrenilmez; ama coğrafyamızda bunun aksi varittir… Böylesi bir ortamda, “Tarih, üzerinde uzlaşılmış bir yalanlar silsilesidir,” diyen Napolyon Bonapart’ı ya da “Tarih eski hataları tekrarlayan yeni insanlardan ibarettir,” notuyla Sigmund Freud’ü veya “Tarih ders kitaplarında her ulus yalnızca kendini yüceltmeyi amaçlar,” vurgusuyla Bertrand Russell’ı anımsamamak mümkün mü?