ADİL OKAY AFORİZMALARI
Yeni dünyada aşk; birinci mevkide beş paralık, ikinci mevkide yandım aman,
üçüncü mevkinin de aşka mecali yok.
***
Hürriyet peşinde koşarken düşünen insan, aşkı elinden kaçırır.
***
Düşünmeyen insanın geleceği, ne cezaevi ne sürgün
ne de şizofreni ile kararır.
***
Nerede o bir zamanlar – okey taşı veya iskambil kağıdı yerine- bir elinde kitap,
diğerinde parke taşı tutan ve dünyayı sırtında taşıyan delikanlılar.
***
Yık duvarları çocuk, yazılı yazısız kuralları, yasalar bozulmak için yapılır.
Yap boz. Yık, parçala, dağıt. Kendi doğrunu bulana değin...
***
Postmodern yağmayı bitirince silah tüccarları, akbabalar indi affaraya.
Barış çubuğunda marihuana…
***
Yuhalıyorum kafa kâğıdı erken eskimiş kulları,
bir ömür sonra hâlâ kırmızı ışıklarda hazır ol…
***
Söylemimizle yaşam biçimimiz arasındaki arayı çok açmamalıyız.
Kişiliksiz olup, olmamanın ölçülerinden biri de budur.
***
Modern dünyanın yani kapitalizmin ahlakı, müeyyidesi olmayan BM kararlarından,
emniyetteki “ahlak masaları”ndan ibarettir.
***
Herkes tarafından sevilen insan olmak istemem.
Zira bu ‘herkes’ içinde haini, tecavüzcüsü, dolandırıcısı, ırkçısı, milliyetçisi, homofobik’i de var.
***
Bir insan zenginliği birden fazla insanın yoksulluğu,
bir ülkenin zenginliği ise birden fazla ülkenin yoksulluğu üzerine inşa edilmiştir.
***
En iyi patron, iflas etmiş patrondur.
***
“Sanat sanat için mi, sanat toplum için mi?” sorusunun modası geçse de,
sanatın insan için, insan edimi olduğu gerçeği değişmemiştir
***
Sanatçı güzelliğin peşinden koşarken ayağına acı taşları takılır.
Eğilip alırsa eli, almazsa vicdanı kanar.
***
Devletten ya da tekellerden nemalanmak için ruhlarını şeytana satan “sanatçılar”ın çok okunduğu bir ülkede,
az okunmak evlâdır.
***
Kapitalist barbarlığa dur denmezse yakında ses, söz, mısra, ıslık çalmak
ve âşık olmak da vergiye tabi olacaktır.
***
İnananlar kutsal kitaplardan, Kemalistler Nutuk’tan, komünistler Marks’tan alıntı yaparlar.
Aynı anda hepsini kılavuz sayanlar, ‘arabesk solcu’ sayılırlar.
***
“Solcular namusludur tamam ama siz de aşırı solcusunuz…” dedi bir okuyucum.
“Umarım öyleyimdir” dedim, zira aşırı solcu, yani aşırı namuslu olmak kolay değil.
***
Hayat her zaman siyah - beyaz değildir. Ama hep gri de değildir.
Renkleri görmezsek, renklere dokunmazsak yaşamın ne tadı kalır.
***
Çirkin kadın - erkek yoktur. Çirkin akıl vardır.
Çirkin ten yoktur. Çirkin tin vardır.
***
Bütünüyle kötü millet yoktur. Üstün millet olmadığı gibi.
Ama kötü erk vardır.
***
Ne çok ‘keşke’miz birikti, ne çok ‘heyhat’ dedik. Adanmış hayatlardı bizimki.
Daha güzel bir dünya uğruna sunulan adaklar.
***
Her aşk bir hayattır. Her aşk yeni bir dünya.
Güneşin doğuşu ve batışı kadar kısa veya bir Venüs yılı kadar uzun.
***
Yeni dünyada aşk: Futbol sahalarında meşin yuvarlak.
Artistlerin yatak odalarında aksesuar, dedikodu sayfalarında çıplak.
***
Önce dünyanın tüm pasaportlarını yakmalı sonra da bayrakları.
Ve dikenli tel üreten fabrikaları şarap atölyelerine dönüştürmeli…
***
Kimini toprak çeker, kimini deniz…
Beni de gökyüzü çekiyor. Gitmek zamanı.
***
Son köprüdeyim şimdi… Dönüşü olmayan bir su başı.
Dolu dolu yaşadım tüm köprülerin altını…
okayadil@hotmail.com