Sergi hakkında bilgi:
KARMA FOTOĞRAF SERGİSİ 50 MAHPUS 50 FOTOĞRAFÇI
Uzun yıllardır tutuklu ve hükümlülerle dayanışan, onların içeride zor koşullarda ürettikleri eserleri görünür kılmaya çalışan Görülmüştür Kolektifi ve objektiflerini sosyal sorunlara çevirmeleriyle tanınan fotoğrafçılardan oluşan Redfotoğraf Grubu olarak “Özgürlüğün Sesi” adlı yeni bir proje hazırladık. Bu proje kapsamında bin bir güçlüğü aşarak içlerinde yazar ve şairlerin de yer aldığı 50 Mahpus ile farklı coğrafyalarda yaşayan 50 fotoğrafçının özgürlük imgelerinin buluşmasını sağladık.
Daha önce de görülmüştür kolektifi ve redfotoğraf grubu olarak birlikte hazırladığımız “İçeriden Dışarı – Dışarıdan İçeri Fotoğraf Köprüsü” ile “Düşler Tutsak Edilemez” adlı sergilerle kamuoyunun dikkatlerini hapishanelerde “Tecride Rağmen Üreten” tutuklu ve hükümlülerin yaşadıkları hak ihlallerine çekmiştik. Sergilerimiz Türkiye’nin ve Avrupa’nın birçok kentinde ziyarete açılmıştı. Bu kez “Özgürlüğün Sesi” adını verdiğimiz bu sergi projesi için yola çıktık. Farklı hapishanelerde kalan yüze yakın politik mahpusa ulaşmaya çalıştık. Onlardan Özgürlük Betimlemeleri istedik. Mahpuslarla yazışmayı üstlenen Görülmüştür Kolektivitesi’nden arkadaşlarımız aylarca postane kapılarında nöbet bekledi.
Bu süreçte yolladığımız birçok mektup ve faks OHAL’in ilanından bu yana hapishanelerde hız kesmeyen sürgün ve sevklerden dolayı sahibine ulaşmadı. Mektuplarımız “Şahıs kurumumuzda yoktur” notuyla geri döndü. Birçok mahpusa da “disiplin – iletişim” cezası gerekçesiyle mektuplarımızın zamanında verilmediğini anladık. Ama 4 aylık bir uğraştan sonra, projemize katılmaktan mutluluk duyacaklarını bildiren 40 kadar mahpustan çarpıcı ve derinlikli “Özgürlük” betimlemesi geldi.
Özgürlük kavramını yeni boyutlara taşıyan, bu güne kadar duymadığımız, okumadığımız imgelerle taçlandıran şiir ve metinler bizde hayranlık uyandırdı. Sergiye katkı sunan mahpuslar; kadınlar ve erkekler 10, 20, 30 yıldır zindanda olmalarına rağmen yaşama ve özgürlüğe dair umutlu olduklarını şiir, aforizma, deneme ya da minimal öykü ile haykırdılar.
Görülmüştür Kolektivite’sinin arşivinde bulunan mahpus mektuplarından da özgürlük temalı 10 metin – şiir seçerek 50 sayısına ulaştık. Redfotoğraf grubuna yolladığımız 50 mektup, belgesel, haber, sokak fotoğrafçılığı gibi farklı alanlarda üreten / çalışan 50 ayrı fotoğrafçıya dağıtıldı. Fotoğrafçı arkadaşlarımız da uzun mesailer sonucu mahpusların özgürlük imgesini, kendi düşlerini - yorumlarını da katarak anda durdurmayı, görünür kılmayı başardılar.
Sonuç itibariyle kolektif bir çaba sonucu “Özgürlüğün Sesi” adlı bu sergi hazırlandı. Ancak 2020 yılı itibariyle, siysiler kapsam dışı bırakılarak yapılan “infaz affı”na rağmen Türkiye hapishanelerinde sayıları her geçen gün artan 300 bine yakın tutuklu ve hükümlü arasında bu projeye katılmak isteyecek, özgürlük imgesini çoğaltacak binlerce mahpus olduğunu unutmuyoruz.
Kamuoyuna çağrı yapıyoruz: Bu görsel – imgesel şölene katılın. Hapishanelerin kırk kilidini kıran bu sesleri dinleyin, sesinizi bu seslere katın, özgürlük taleplerinin duyulmasını sağlayın.
Görülmüştür Kolektifi – Redfotoğraf Grubu
