
Çok güzel amcalar, teyzeler var, ama sakallı amcalar daha çok güzel masallar anlatıyor biliyor musun? Bir de teyzeler anlatıyor, üstelik börek de yapıyorlar” dedi. Ben de ona dedim ki; “benim dedem de çok güzel masal anlatıyor. Onun da sakalları var, üstelik bembeyaz pamuk gibi. Sonra bir teyzem var benim masaldan sonra bana kek de yapıyor, pişşşt ne haber” dedim.
O da bana “Zıııt Erenköy” dedi. Bende ona “Oo moo karamela sepeti.” dedim. Sonra çok sevdiğim siyah tüylü yaşlı tavşanın masalını yazdım. Sonra bir sakallı amca masalın altına bir yazı yazdı. Önce sevindim sonra da "aaaa" diye çok şaşırdım.
“Bacım nereden yazıyorsun? Eline kalemine sağlık, masalına da, sana da hastayım.” diye yazmıştı sakallı amca... Çok korktum hemen babama koştum. ”Babacım babacım bir amca bana çok kötü bir şey söyledi galiba, ben çok korktum” diye onu şikâyet ettim. Babacım hemen gelip baktı, sonra bana da çok kızdı. ”Ulan piç kurusu sana şu internete bir daha girme demedim mi he? Amcanın da senin de anasını –ikim” diye çok kızdı. Sonra bende o amcaya hemen yazdım. Dedim ki; “Amcacım babam sana çok kızdı biliyor musun? Anana şey dedi ya, oh alacağın olsun.” dedim. Amca da hemencecik yeniden yazdı. ”Sorun değil yavrum bu dünyada anamı düzmeyen mi kaldı, babana kurban olsun anam, sen ne yapıyorsun ondan haber ver. Korkma sana bir şey yapmayacağım.” dedi.
Tabii o öyle deyince daha da çok korktum. Bu defa doğru öğretmenime koştum. ”Öğretmenim öğretmenim bir amca bana ne dedi biliyor musun?” dedim. O da bana ”Kim ne dedi yavrum?” diye sorunca, “bende sakallı bir amca var çok kötü şeyler söylüyor galiba öğretmenim" diye şikâyet ettim… Öğretmenim de dersi bıraktı hemen koşup baktı. Birden çığlık attı. ”Neee bu pezevenk seni de mi buldu yavrucum!”dedi. Yaaaa...