Abdullah Oral ağ günlüğü

Dilde destan olur, Halkın gerçeği.

Abdullah Oral kullanıcısının resmi

Hiç adil değil şu mülkün gerçeği,
Ürkekliğinde can, ıssız gecenin,
Dilde destan olur halkın gerçeği…
 
Oynaşırken camda titrek damlalar
Sızılıyor dilimde aşka cümleler
Yasaklara düşmüş aşk a gelmeler
Dilde destan olur halkın gerçeği..
 
Can sevdaya düşer yol tutuklanır
Aşka düşer yanar gül tutuklanır
Doğruyu söyleyen dil tutuklanır
Dilde destan olur halkın gerçegi.
 
Umutlar yüklemiş, dert heybesine.
Ölüm titrer halkın her nefesinde
Ezgisi yanık bir şiir sesimde!

Dur Eylen Biraz

Abdullah Oral kullanıcısının resmi

Birazcık yanımda dur eylen biraz
Gözlerin aşk meyi dokunur cana
Gönlümü gönlüne vur eylen biraz
 
Güneşli gökyüzü karanlığında
Kapımıza zulüm dayandığında
Özgürlük düşüyle uyandığında
Gelen günü hayra yor eylen biraz!
 
Alanda özgürlük sesine geldin
İşçi tulumuyla aklımı çeldin

Boran Fırtınası

Abdullah Oral kullanıcısının resmi

Aç bir çocuk bakışı dağlıyor içimi...
 
İçten içe suskun bir bakış dökülür
Buruk bir yürek sızısı gözlerimden
Parmaklarımın ucu kavgama bağlıyor beni
Sömürülen insanların arasında!
Çoktan kırağı tutmuş yüreğimin alazı…
Anılar çağlayanı çağlıyor içimde
Ayaklarım yorgunu bedenimi!
Taşımaz oldu özgürlüğe

NAZIM’I ANLATMAK

Abdullah Oral kullanıcısının resmi

NAZIM’I ANLATMAK 

Denizin dibindeki alabalığın 
Yüzgeçlerine takılmak gibi, 
Bir şey Nazım’ı anlatmak. 
Özgürlüğe kulaç atmak, 

Kara parçalarının gözükmediği 
Denizin ortasından, 
Umutlarını avuçlarına alıp, 
Şafak sökmeden önce karaya ulaşmak ve 
1961 yazı ortalarındaki 
Küba’nın resmini Çizmek gibi, 
Bir şey Nazım’ı anlatmak. 

Hiroşima’da önce saçları yanan 
Kız çocuğunun sonra bedeni yanarken, 
Şeker yemeyi düşlediği gibi, 
Bir şey Nazım’ı anlatmak. 

Seni Anlatmak

Abdullah Oral kullanıcısının resmi

Gece vakti, Beykoz sahili,
Kara denizin sesi geçer derinden!
Yüreğimde  Albatros sevdası
Boğazdan marmara ya doğru
Akarak geçer beşiktaş iskelesinden!.
Gel de seyret’ 
Martı kanadında çırpınan yüreğimi!
Sular sana böyle anlatacak aşk ı!
Adın nasıl titriyorsa dudaklarım da,
Bedenim öyle titremekte 
Rüzgar değmiş mum alevi gibi 
                     Tarabya sırtlarında….
                                            Abdullah Oral

Ruhi Su ya

Abdullah Oral kullanıcısının resmi

Ruhi Su ya

Aşkın pazarına düşürdüm gönlü
Sevda alıp satan dükkân kalmadı!
Aşk için tükettim bu koca ömrü
Gayrı bu sevdayı çeken kalmadı

Gönül mağlup oldu aşk a yenildi
Söz söze eklendi şiir denildi
Aşık ile Ozan nerde yanıldı
Geleceğe türkü, yakan kalmadı…

Mızrapla savaştı sazının perdesi 
Kötülük bitirdi dostu kardeşi
Hainler satarken dostu sırdaşı
Sevgi tohumunu eken kalmadı

İçimdeki Deli

Abdullah Oral kullanıcısının resmi

    İçimdeki Deli

Belki sen bensizliğe alıştın ya 
Ben hala sensizliğin ayazındayım
Varlığımı, sundum doğaya 
Tenimde buz tuttu aşk acıları!

Söyle ey sevgili’
 Kaç sefer daha ölecek bu sevda 
Sensizliğime alkış tutan ellerinde...

Senin gülüşüne kendini tutsak kılan’
Deli dolu düşünceler içindeyim!
Sensiz söndüremedi hiç bir şey bu yangını!
Kabuk tuttukça unutmayayım diye adını!
Kaldırdım kabuklarını, 
                    İçimdeki yaralı delinin

Kurşun Çiçek Açar mı Baba?

Abdullah Oral kullanıcısının resmi

Tanıdık bir yüzdür çocukluk
Hep o kapının ardında saklıdır
Sevecen masum gülüşler.

Derler ki ilmeğin düştüğü yerde 
düğümlenir umut.
Kurşun çiçek açar mı Baba?

Çiğ tanesi gibi yanağıma düşen
Serin bir buğusuydu sabahın.

Yüreğim bazen hırçın bir nehir
Bazen deli dolu akış sonrası süt liman
Dudaklarımdan 
kanayan şarapnel dökülür 
kuşluk vakti.
Kurşun çiçek açar mı Baba?

Bedenimi yitirdiğim sokaklara- 

Sormalı İnsan Kendine

Abdullah Oral kullanıcısının resmi

Sormalı İnsan Kendine

Sınırsızlığım sınıfsızlığım da saklı benim
Emekten ve insandan yana’
Kurulacak özgür bir dünyada’
Birlikte bölmek ekmeği, paylaşmak birlikte!

Söyle bana ey hayata sevdalı güzel 
Alabildik mi hakkımızı 
hayatın bize biçtiğinden! 
Daha güzelini yaşamak yaşatmak adına’
Yarınlarımız için hangi savaşı verdik..

Sayfalar

Hapishane Edebiyatı

Ümüş Eylül Hapishane Dergisinin 51. Sayı...
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Nisan-Mayıs-Haziran 2024 tarihli 51. sayısı...
TEK KİŞİLİK HÜCREDE YAZILAN BİR ÖYKÜ: DE...
               Mahallenin kimi çocukları ondan hem korkar hem de onunla uğraşmaktan vazgeçmezdi kargalar...
Duvarları delen çizgiler
Balıkesir Burhaniye yakınlarında yaşayan arkadaşlara davet. 10 Aralık'ta Insan hakları haftasında, Burhaniye Yerel Demokrasi ve Insan Hakları Gündemi...

Konuk Yazarlar

"BİZ BAŞKA TÜRLÜ SEVERDİK BİRBİRİMİ...
Derken, Galata Yokuşu'nun oralarda, yeni kurulmuş bir ajansta iş buldum. Burada getir götür işlerine bakacak ve Tünel'den başlayıp, Levent'e...
Mivan’ın bakışı Bahri’nin ağıdı/ Uğur YI...
  Neyse bir ihtimal dedik, başladık isteklerimizi sıralamaya: “Bahri arkadaş sen kuzeninin çok güzel saat yaptığını…” daha sözümü bitirmeden, “...
Utanmak/ Sıdo için/ Sevda KURAN
  Fakiri, zengini, orta hallisi, Alevi’si, Sünni’si, Ermeni'si, hacısı, hocası, orospusu, delisi ve de pavyon kabadayıları, sarhoşlarıyla...
RSS - Abdullah Oral ağ günlüğü beslemesine abone olun.