MAYMUN DÜĞÜNÜ
Üç kişi geldi acının kanadığı noktaya. Bahçeye çıkardı tabutları. Yanakları torbalanmış, tombul toraman olanı, tabutlara kapaklanıp ağlamaya başlayınca, serçeler sustu. Öğretmen olanı, gece boyu adamın gözyaşlarını dinlediği için hüngürtüden uzaklaştı, komşunun bahçe çitine doğru yaklaştı; yumurtalarını tirsi balığı gibi tatlı sulara bırakan, yakışıklı erkeklerin sevgilisi Teresa’nın kamelyalarını ve büyük bronz harflerle yaptığı, tek cümleden oluşan heykelini izlemeye koyuldu. Cümleyi çözdü: “Derin yapıtlar, insanların aklıyla değil, asırların aklıyla anlaşılır.” Gülümsedi.