"Solcular" ölüm ve yıldızlar; gülistan sanki!

veysel otunç kullanıcısının resmi
Sosyoloji; toplum bilimidir.

 
Tarihi, siyasi, ekonomik ilişkileri, ilişkilerin arkasındaki toplumsal olguları inceler. Toplumsal sınıfları, grupları, toplumdaki çelişkileri, çatışmaları, olayları, neden ve sonuçlarını analiz eder ve topluma dair olup bitenleri açıklayarak yol gösterir, ufkumuzu açar, anlamamızı kolaylaştırır.
İşte, bu bağlamda, filozof ve sosyologları bir kez daha anımsadım ve “Sosyoloji” okuduğum yıllara, günlere gittim.
Toplum, din ve Tanrı’ya bakışları nasıldı?
Bakalım…
“Tanrı bir ihtiyaç olarak insan tarafından yaratılmıştır.” Ludwig Feuerbach.
“Din, tamamen insanın kendi uydurmasıyla ortaya çıkmıştır.” Auguste Comte.
“Din, basitçe insan tarafından ve toplumsal bir işlevi yerine getirmek üzere uydurulmuştur.” Emile Durkheim.
“Din, bir üstyapı kurumu olarak insanlarca yaratılmış bir olgudur.” Karl Marx.
“Din, ezilen yaratığın iç çekişi, kalpsiz bir dünyanın kalbi, ruhsuz koşulların ruhudur. Kitlelerin afyonudur." Karl Marx, Hegel'in Hukuk Felsefesinin Eleştirisine Katkı.
Sizce…?
***
Sol, sosyalist düşünceyle tanışanlar; başlarken, felsefeyle ilgili kitaplar okurlar. Çünkü işin başında felsefe gelir.
 Hayatı, doğayı, canlıları, maddeyi, hareketi, değişimi, emek ve artı değeri öğrenmek şart!
Olay ve olguları sorgulamak mühim…
Neden ve niçin soruları; süreklidir.
Şüphe; kaçınılmaz!
Hak, hukuk, adalet…
Sömürüsüz bir dünya…
Eşitlikçi bir hayat...
Bozuk olanı değiştirmek için kolektif, örgütlü mücadele…
Özetle, hayat böyle başlar “Sol” cenahta…
***
Sosyal medyada, “Solcular…”
Anmalar…
Uğurlamalar…
“Yıldızlar yoldaşı olsun!”
“Işıklarda uyusun!”
“Toprak incitmesin!”
“Toprak övünsün!”
“Yattığı yer gül bahçesi olsun!”
“Yıldızlar yoldaşıdır!”
“Yıldızlara uğurladık!”
Ölenlerin ardından:
Bol ışıklı, bol yıldızlı, romantizmle süslenmiş ölüm, ölümler…
Ölüme övgüler…
Ölüme, kutsallık atfediliyor.
Paylaşımları okuyunca; neredeyse insanın ölme isteği, arzusu uyanıyor!
Sol akılda, felsefede, düşüncede böyle absürt söylemlere yer yoktur.
Çünkü her şey değişir, dönüşür.
Canlılar; doğar, büyür, ölür.
İnsan da ölür.
Ölüm; bilen insanın çaresizliğidir.
Ölüm; fiziki olarak yok oluştur.
Değil mi?
Soralım!
04.07.2021
 
 

Kategori: 

Hapishane Edebiyatı

Düşünsel özgürlüğün Sınırsız Kütüphanesi...
Görülmüştür Kolektifi, Redfotoğraf grubu ve Karşı Sanat, “içerdekilerle dışardakileri buluşturan” ortak bir sergiye daha imza atıyor. Fotoğrafçılar,...
SINIRSIZ KÜTÜPHANE
SINIRSIZ KÜTÜPHANE Tutsakların içeride yazdığı yüzden fazla kitap, resim ve karikatür ile fotoğrafçıların bu temada çektiği / yaptığı fotoğrafları...
Yeni sergi çalışmamız. "Sınırsız Kü...
  Görülmüştür Kolektifi, Redfotoğraf Grubu ve Karşı Sanat Çalışmaları olarak politik tutsaklar ve fotoğrafçılarla yeni bir sergi hazırlığına...

Konuk Yazarlar

"BİZ BAŞKA TÜRLÜ SEVERDİK BİRBİRİMİ...
Derken, Galata Yokuşu'nun oralarda, yeni kurulmuş bir ajansta iş buldum. Burada getir götür işlerine bakacak ve Tünel'den başlayıp, Levent'e...
Mivan’ın bakışı Bahri’nin ağıdı/ Uğur YI...
  Neyse bir ihtimal dedik, başladık isteklerimizi sıralamaya: “Bahri arkadaş sen kuzeninin çok güzel saat yaptığını…” daha sözümü bitirmeden, “...
Utanmak/ Sıdo için/ Sevda KURAN
  Fakiri, zengini, orta hallisi, Alevi’si, Sünni’si, Ermeni'si, hacısı, hocası, orospusu, delisi ve de pavyon kabadayıları, sarhoşlarıyla...