Kadın

Ersoy Yıldırım kullanıcısının resmi
Yoksa yanında seven bir kadın
Yarım adamsın kardeşim yarım
Yaşam nasıl devam eder sevilmezse kadın
Bir bildiği vardır elbet, eşiyle uçan turnaların
 

    Bana şarap sunma meyhaneci esrarengiz olmama gerek yok. Sarhoşluğuma sayıp heba edecek zamanım da yok. An bir daha yakalanmayacak kadar uzak ve an yaşanmazsa, zehir olan bir tuzak ve her tuzak, kendi ellerimizle hapsettiğimiz mutluluklardan oluşur.

    Bırak gideyim meyhaneci. Kendi gardiyanım olmayacak kadar değerli aşk taşırım yüreğimde ve o aşkın karşılığı bekler beni tufanda kıyamette. Hem bilir misin, sarhoş olup unutacak dertlerim yok benim, tam tersine hatırlayıp sarılacaklarım var. Masalları kekelemeden anlatacağım çocuklar, onları doğuran dişi bir dünyam var. Dua ederek değil, ağaç dikerek yağdıracağım yağmurlarım var. En önemlisi de; bir yàr bekler beni, ‘‘ Sabahlar olmasın‘‘ gecesine mavi.

    Bana şarap sunma meyhaneci, benim şarabım dört mevsim taşır içinde. Salkım söğüt gibi düşer saçları yuvamın her köşesine. Bir de gözleri var ya gözleri… Kalbi var ya kalbi… Günü severek selamlamanın garantisidir. Sabah olduğunda varsa gülen bir yüzün, yâr dediğin sinenin kıyısında, kaygısızca uyuduğundandır. İşte o zaman söylersin anlamadığın bir dilde türkülerini.  İşte o sabah, tanıdık tanımadık herkese günaydın demeyi engelleyemezsin. Seninle birlikte herkese sabahsın artık. İşte o zaman yanında olanlar için dua edersin.

    Bana şarap sunma meyhaneci. Bekleyenim var benim yıldızları eve taşıyacak. Beni bekleyen can bire on veren buğday gibidir, neye dokunsa nakış, nereye baksa hayat, bir cennete çevirir dokunduğu yeri. Bir sevda ustasıdır anlattığım. Metanetli bir duruş, Dervişlerin dayanamadığı sabrın sahibidir.  Her topun yıkamayacağı bir kaledir. Yar’dır.  O, para verilmeden kazanılan kardır, sevdadır, nardır, yanan çıram, kanayan yarama merhemdir.

     Bana şarap sunma meyhaneci. Köfteler kaynıyordur şimdi kazanda, cacığı da unutmaz yanında. Yâr göğsünde ısınayım türküsü hazırdır kalbinde. Bir kapı açılır, bir kol boylu boyunca. Bir dişi yürek çarpar sevdasına kadasına. Şimdiden görünür bana cennetin kapıları. Bilirim deniz derya ve ırmakların yerini. Bilirim bahar denilen sırda gizli dünyayı. Geç kalmak kısa bir tufan, masalları yarım kalan çocuklar ve başımıza yıkılacak tavan. Şaraba gerek yok meyhaneci. İçmeden sarhoş edecek bir yâr bekler, yalancı sarhoşluklarla oyalama beni.

    Bana şarap sunma meyhaneci. Erdemli olan gidecek yolu bilmeli.

    Bana şarap sunma meyhaneci. Yâr sevdası var ya, yâr sevdası, yaşanacak sarhoşlukların en güzeli. Ve unutma meyhaneci; Erkekliğin şiirleşmediği yerde, aşk kadını yalnızdır. Aşkın yalnız yaşadığı yerde ise, tüm şiirlerin kanadı kırıktır.

Kategori: 

Hapishane Edebiyatı

Ümüş Eylül Dergisinin 54. Sayısı Çıktı
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Ocak-Şubat-Mart 2025 tarihli 54. sayısı...
Ümüş Eylül Dergisinin 53. Sayısı Yayınla...
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan  Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Ekim-Kasım-Aralık 2024 tarihli 53. sayısı...
Düşünsel özgürlüğün Sınırsız Kütüphanesi...
Görülmüştür Kolektifi, Redfotoğraf grubu ve Karşı Sanat, “içerdekilerle dışardakileri buluşturan” ortak bir sergiye daha imza atıyor. Fotoğrafçılar,...

Konuk Yazarlar

Feyza Eren’den Akdeniz’e Lirik Bir Güzel...
  Uzun yıllardır sanat yaşamını ABD’de sürdüren Feyza Eren, “Vedadır Belki” adlı, tekli çalışmasıyla yeniden...
80’LİK DULLAR-1/ Sedat ÖNCER
Çünkü nüfusu orta yaşın da çok ötesinde insanlardan kuruluydu. Beldenin tek camisinden gün yoktu ki bir sela sesi duyulmasın… Emeklilerin tercih...
ZİNE/ Nazir Atila
Zine birden telaşlandı. İçini derin bir üzüntü kapladı. Yüreği korkuyla karışık bir heyecanla atmaya başladı. “Korkma Zine, okulun reviri var,...