Varoluş

Nural Yılmaz kullanıcısının resmi
Evrende insanın varoluş sürecini dokuz ay on gün olarak biliriz. Hatta deyimlerimize bile konu olmuştur.

"Nasıl durdun ananın karnında dokuz ay on gün?" der, hele bir de iyiden iyiye, aceleci, sabırsız biri söz konusuysa, "Yedi aylıksın sen, bekleyememişsin anlaşıldı" da deriz. Bu söyleyiş de yedi ayda dünyaya gelenler gerçeğini göz ardı etmemek için olsa gerek!
Ancak,  "Sekiz ay sekiz gün" şeklinde bir varoluş var mı derseniz,  "Evet varmış"  Ben de ilk kez duydum!
 
Soğuk, fırtınalı ve yağmurla geçen bir kıştı.  Kış bahçemde çıtır çıtır yanan sobanın üstünde kestane pişirmek, çay demlemek, eh yanında bir de sigara tüttürmesi pek güzeldi. Ya da kanepeye uzanıp, şömine karşısında kırmızı şarap içip film izlemek, müzik dinlemek, ateşin coşkusuna dalmak da muhteşemdi. 
Benim kışlarım hep böyle geçmeye başlamıştı zaten. Özenilesi bir durum değil mi? 
 
Öte yandan; odunu kömürü taşı, külünü temizle hengâmesine ne demeli peki? Hiç de sandığınız gibi kolay bir iş değil bu aslında. Bir başına hem de ama ne yapacaksınız, hiçbir zevk emeksiz olmuyor.
 
Sonunda bahar geldi. Kış bahçemdeki rengârenk güller açmaya başladı.  Günlük ağaçlarım -Marmaris, Milas, Köyceğiz ve Fethiye ilçelerinde yabani olarak yetişen bir bitki türüdür- yeşerdi. Meyve fidanlarım tomurcuklandı. Nisan bu, "Buradayım ben, geldim." diyor var gücüyle.
 
Sadece bir ilkbahar ayı değil, canlılığın ve güzelliklerin de başlangıç ifadesidir Nisan...  Bahse konu olan varoluşun döllenmesi ise;  tomurcukların pıtır pıtır patlayarak baharın tüm güzelliğini göstermeye başladığı, insanın içini kıpır kıpır ettirdiği bu günlerden birinde gerçekleşiyor.
 
Bir kızım olsaydı adını Nisan koyabilirdim meselâ. O derece güzeldir bu kelime.
Bak yine çelişiyorum kendimle! Neden, kızım olsaydı adı Nisan olurdu da,  erkek olursa olmaz mıydı? Sanırım erkek isimleri gücü, kuvveti çağrıştırmalı insana, "Yiğit, Mert, Kuvvet” gibi olmalı. Çiçeği böceği hatırlatanlar ise kız ismi olur, "Çiğdem, Yasemin, Nisan, Buket, Eylül” gibi.
Hep önyargılarımızın, alışkanlıklarımızın kurbanıyız ve "Güç" sadece erkeklerde olur, değil mi?  Öyle sanın siz! Güç, kuvvet erkeklere ancak isim olabilir. Asıl güç, kuvvet kadınların yüreğindedir, yüreğinde! Kimseler bilmez bunu.
 
Seviyorum Fethiye'yi. İyi ki buradayım. İyi ki burada yaşamayı seçtim. Her sabah bahçede çayımı, kahvemi içerken buraya göçmekle ne kadar iyi bir karar verdiğimi düşünüyorum hep. İstanbul'dan Fethiye’ye taşınma kararı aldığımda burada tek bir tanıdığım ya da yakınım yoktu. Radikal bir karardı aslında benimkisi ama hiç pişman olmadım. Fırtınalarla dolu son yıllarımdan sonra her şey yavaş da olsa yoluna giriyordu.  "Hayat çok güzel, hayat çok güzel!" sloganını düşürmüyordum dilimden.
 
Yaz gelmeden genel bir sağlık kontrolünden geçeyim istiyorum. Malum, yazları gelenim gidenim çok olur. Olmasa bile denize girmek, güneşlenmek varken birkaç günümü hastanede harcamak istemem.  Hem annem gelecek, bu ayın 26'sında. O gelmeden Fethiye Devlet Hastanesi'nden randevu alıp bir jinekoloğa gidiyorum. Smear testi istiyorum. Yapılıyor. Sonuç tertemiz çıkıyor.
Menopoza girmiş olduğum için bir de kemik yoğunluğu ölçümü istiyorum. E malum yaş elli iki. Kemiklerde de sorun çıkmıyor, gayet iyiler.
Mamografi ve meme ultrasonografisi için ise birkaç hafta sonraya, 22 Nisan 2015 Çarşamba sabahı saat 9' a randevu veriliyor.
 
Sekiz ay sekiz günlük varoluş hikâyesi işte tam da bugün başlıyor. 
 
29 Ocak 2016, Fethiye
 
 

Kategori: 

Hapishane Edebiyatı

Ümüş Eylül Hapishane Dergisinin 51. Sayı...
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Nisan-Mayıs-Haziran 2024 tarihli 51. sayısı...
TEK KİŞİLİK HÜCREDE YAZILAN BİR ÖYKÜ: DE...
               Mahallenin kimi çocukları ondan hem korkar hem de onunla uğraşmaktan vazgeçmezdi kargalar...
Duvarları delen çizgiler
Balıkesir Burhaniye yakınlarında yaşayan arkadaşlara davet. 10 Aralık'ta Insan hakları haftasında, Burhaniye Yerel Demokrasi ve Insan Hakları Gündemi...

Konuk Yazarlar

"BİZ BAŞKA TÜRLÜ SEVERDİK BİRBİRİMİ...
Derken, Galata Yokuşu'nun oralarda, yeni kurulmuş bir ajansta iş buldum. Burada getir götür işlerine bakacak ve Tünel'den başlayıp, Levent'e...
Mivan’ın bakışı Bahri’nin ağıdı/ Uğur YI...
  Neyse bir ihtimal dedik, başladık isteklerimizi sıralamaya: “Bahri arkadaş sen kuzeninin çok güzel saat yaptığını…” daha sözümü bitirmeden, “...
Utanmak/ Sıdo için/ Sevda KURAN
  Fakiri, zengini, orta hallisi, Alevi’si, Sünni’si, Ermeni'si, hacısı, hocası, orospusu, delisi ve de pavyon kabadayıları, sarhoşlarıyla...