İlk kitabı “Bir Mültecinin Anıları”ndan sonra Dağın Öteki Yüzünde-IŞKIN adlı romanı yayımlandı yazarın. Arada sırada yazdığı, çeşitli sitelerde paylaştığı ANI/Öykü türü paylaşımları ilgi görünce, biraz da okuyucunun zorlamasıyla, yaşamın kendisini bir ateş parçası bir kıvılcım gibi yabancı diyarlara savurmasından esinlenerek yeni çalışmasını “Savrulan Çıngı” ismi ile taçlandırmış.
Öykülerinde verdiği mesajda “Köklerinden zorla kopartılan insanı tekrar kökleriyle buluşturmayı amaçladım,” diyor İsmail Güner.
İsmail Güner, yaşama karşı savaşan yürekli, yalnız bir adamdır. O yalnızlığını yazdığı roman ve öykülerinde çoğaltır aslında. Yaşadıklarını, obasını, arkadaşlarını unutmaz; vefalıdır. Kendince değerli bulduklarını öyküleştirir. Kendi yaşamından önemli bir kesittir, Savrulan Çıngı.
Yazar için yazmak; yaşamla baş etmenin, arınmanın ve temiz kalmanın da bir başka yoludur.
İsmail Güner uzun yıllardır ülkesine gidemiyor, belki de onu yazmaya iten yüreğindeki sıla hasreti memleketine olan özlemi. En çok da çocukluğunu özlüyor.
Savrulan Çıngı’yı kâh gülerek kâh üzülerek kâh içim ezilerek okudum.
İnsan olmak ne zormuş… Teşekkürler İsmail Güner
Necmettin Yalçınkaya Yazar-Editör
