On Çocuktuk
Nefes nefese kalmıştı. Elini tükürüğüyle ıslatıp saçına şekil verdi…
“Hacı” dedi, “Arkadaşlar okulun önünde bizi bekliyor. Kızılçullu’ya yüzmeye gidiyoruz… Ayrıca nerede bir bardacık ağacı, bağ bahçe görürsek dalarız artık.”
Üzerime kısa pantolonumu geçirip, içi peynir dolu, yarım ekmekle sokağa attım kendimi. Arkamızdan annemin sesi duyuldu:
“Karanlığa kalmayın e mi?”