Ekonomik Hâl(imiz) mi?!
Krizin Getirdikleri
Borç Batağı
İşsizlik Yangını
Eşitsizlik(ler)
Yoksulluk
Emekçilerin Durumu
Ve Zenginler!
İsraf, Kıyak, İstismar!
Delik Deşik Bütçe!
Krizin Sosyal Sonuçları
Krizin Getirdikleri
Borç Batağı
İşsizlik Yangını
Eşitsizlik(ler)
Yoksulluk
Emekçilerin Durumu
Ve Zenginler!
İsraf, Kıyak, İstismar!
Delik Deşik Bütçe!
Krizin Sosyal Sonuçları
daha insanî bir yapıya bürünmeyecek.”[2]
Devasa yıkım örnekleriyle dolu kapitalizmin tarihinde krizler belirleyici önemlerdeki kilometre taşlarıdır... Ve krizden söz etmek, kapitalizme mündemiç gerçeği konuşmakken; altı özenle çizilmesi gereken Carl Gustav Jung’un, “Kriz, hastalığın doruğunu belirleyen bir tıp terimidir,”[3] saptamasıdır.
Yarım saatlik bir yürüyüşten sonra alış veriş merkezindeyim. Her biri diğeri tarafından kurulan ve yadsınan insancıkların içinde; alış veriş arzusunun cezalandırdığı kadınların ve kadınsı davranışlara ve meziyetlere sahip erkeklerin içinde; sürekli suç işleyen ve sürekli vicdan azabı çeken işsizlerin içinde. Şişmanlar, sıskalar, çocuklar, yaşlılar, kıçı açıklar, tıpalılar. Kum gibi kaynıyorlar. Ciddi, gülünç, garip insanlar. Kendilerinden yana yürüyen bu insanların mutluluğu araması, bulması diye bir şey yok, mutluluk bunları buluyor, tabi bin kişiden birini.