roman

SÖZYÜZÜ 7.SAYISI ÇIKTI

Alihan Demir kullanıcısının resmi

 
Derginin baş yazısından;
Sevgili Okuyucu,
Büyük Bunalım (1930-1940) diye adlandırılan dönemde yaşayan Amerikalı yazar John Steinbeck’in İnci adlı romanının son cümleleri şöyledir:
“Ve inci, güzelim yeşil sulara battı, derinlere gömüldü. Salınan yosunlar seslendiler, el ettiler ona. Yüzeyindeki ışıklar yeşil ve güzeldi. Dipteki kumlara, eğreltimsi otlar arasına çöktü inci. Yukarıda, suyun yüzeyi yeşil bir aynaydı. Ve inci, denizin dibinde yatıyordu. Dibi tarayan bir yengeç ufak bir kum bulutu kaldırdı, kumlar çöktüğünde inci gitmişti bile.

TİLLE'NİN GELİNİ/ Bilsen Başaran

Rıfat Mertoğlu kullanıcısının resmi

Doğu ve güneydoğu’nun acı, kan ve kimsesizlikle şekillenmiş coğrafyasını, umarsız toprakların adları ve yazgısı meçhul kadınlarını, o kadınların teninden taşan ah’larını anlatan/ okuduğum kitaplar önce avuçlarımı, dilimi, gözlerimi sonra da yüreğimi kavurur hep. Bilirim ki hiçbiri düşsel, fantastik, kurgulanmış hayal ürünü  konularla  örülmüş değillerdir. Can yakıcı bir gerçeklik bağırır her sayfadan ve siz o coğrafyayı ve insanını bilen biriyseniz o kitabın avuçlarınızda nasıl alev alıp yandığını acıyla duyumsarsınız.

Bu Romanı Neden Yazdım?

Alihan Demir kullanıcısının resmi

          Tüm baskılara karşı kendini var etmesini bilerek bildiği yoldan ilerlemeye devam etti. Çağların düşürülme operasyonlarına bazen yenilse de hatta bazı çağlar derin bir uykuya yatsa da asla topyekûn teslim olmadığı gibi bazı dönemlerde de çağların asli kahramanları olmayı başardı ve bugüne geldi. Çağlar süren bu yolculukta binlerce kez bıçaklanan bir beden de oldu, dağ dağ avlanılan bir cadı da oldu. Yakalandığı yerde kurban edildi, sürüldüğü yerde tecavüze uğradı. 21.yüzyılda bile medeni insanların metropollerinde ve sözüm ona uygar denilen topluluklarda yakıldı bedeni.

AĞIT Yaşatamadıklarıma

Edebiyat Bahcesi kullanıcısının resmi

Bütün şehrin ruhu çekilmiş sanki. Sokak lambaları bile aydınlatamıyor bence bu şehri. Ay bile cılız kalıyor. Güneş çıksa ne olacak karanlıklardayım. Allah'ım ruhuma karanlık çöktü.

Hastaneden geleli üç gün oldu. Ruhumu o muayene odasına asıp da geldim. Bedenimi koyacak yer bulamıyorum. Nasıl bir talihsizlik bu böyle! Son şansımı da aldı benden. Etrafımda döne döne aldı yavrularımı benden.

Belki de üç bebeğim olacaktı! Belki iki! Bilmiyorum ama olacaktı. Bu defa yavrumu ya da yavrularımı kucağıma almak için çok umutluydum. Yine umudumu öldürdü o pis mahlûk.

Yazmayı Yazmak Yapan[*]

Temel Demirer kullanıcısının resmi

Edebiyatın hâline ilişkin tartışmaların ilk adımında anımsaması gereken Nurdan Gürbilek’in, “Güçlü edebiyatın ardında hemen her zaman bir kriz vardır,” saptamasıdır.
Yazmak da, eleştirmek de bu gerçeği bir an dahi “es” geçmeden yol alırken; Bedrettin Cömert’in, “Ne yeteneksiz toplumculuk, ne de dünya görüşsüz sanat olabilir,” notunu da kulağına küpe etmelidir…

Telefon söhbəti

Elnur Resuloglu kullanıcısının resmi

Roman oxuyurdum Əbülhəsəndən.
“Sədaqət”. Beləydi romanın adı.
Açıq-mavi rəngli telefon birdən,
Fasilə vermədən hey dınqıldadı.
Dəstəyi qaldırıb dönük həvəslə
“Nə olub görəsən?” özümdən sordum.
Sonra fikirləşib sönük həvəslə
Deyindim:
“Boş yerə özümü yordum”.
Səsini eşitdim iki nəfərin.
Qət etdim, bildim ki, yola girmişəm.
Birisi çəkərək köksünü dərin
Sözə başlamışdı:
- Mən bilmirmişəm.
Hə, Salman, nə oldu? Söylə ki, nədən
Dəstəyi qoydun sən telefon üstə?
- Vaqif, yol qarışdı. İncimə məndən.

Ciguli, Romanlar, TKP, Kobane, Kürtler ve Marksizm'in Krizi/

Edebiyat Bahcesi kullanıcısının resmi

Ciguli bir Romandı. Kobane birden dünyanın gündemine gelmiş bir şehirdir, bu şehir artık Kürtlerin ve de Demokratik özlemlerin sembolü olmuştur. Ciguli’nin ölüm haberi “Kobani İçin Küresel Destek Günü” ve Peşmergelerin Kobani’ye girişiyle aynı gün gazetelerde yer aldı. Bu bir ilişki olarak görülebilir. Ama bu zorunlu ve derinden bir ilişki değildir, tümüyle bir rastlantısaldır. Bunların arasında zorunlu ve derinden bir ilişki var mıdır? Varsa nasıl bir ilişkidir?

Roman nasıl yazılır?

Necmettin Yalçınkaya kullanıcısının resmi

*Romanda olaylar geniş ve ayrıntılı olarak anlatılır.

*Ana olay etrafında olaycıklar vardır.

*Şahıs kadrosu geniştir. Karakter çözümlemeleri yapılır.

*Zaman olarak geri dönüşler olur.

*Serim, düğüm, çözüm bölümleri vardır.

Romanlar çeşitli türlere ayrılır;

aa) Akımlarına Göre Romanlar

Romantik, realist, natüralist

bb) Konularına Göre Romanlar

- Tarihî Roman: Konusunu tarihten alır.

Sayfalar

Hapishane Edebiyatı

Ümüş Eylül Dergisinin 54. Sayısı Çıktı
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Ocak-Şubat-Mart 2025 tarihli 54. sayısı...
Ümüş Eylül Dergisinin 53. Sayısı Yayınla...
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan  Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Ekim-Kasım-Aralık 2024 tarihli 53. sayısı...
Düşünsel özgürlüğün Sınırsız Kütüphanesi...
Görülmüştür Kolektifi, Redfotoğraf grubu ve Karşı Sanat, “içerdekilerle dışardakileri buluşturan” ortak bir sergiye daha imza atıyor. Fotoğrafçılar,...

Konuk Yazarlar

Feyza Eren’den Akdeniz’e Lirik Bir Güzel...
  Uzun yıllardır sanat yaşamını ABD’de sürdüren Feyza Eren, “Vedadır Belki” adlı, tekli çalışmasıyla yeniden...
80’LİK DULLAR-1/ Sedat ÖNCER
Çünkü nüfusu orta yaşın da çok ötesinde insanlardan kuruluydu. Beldenin tek camisinden gün yoktu ki bir sela sesi duyulmasın… Emeklilerin tercih...
ZİNE/ Nazir Atila
Zine birden telaşlandı. İçini derin bir üzüntü kapladı. Yüreği korkuyla karışık bir heyecanla atmaya başladı. “Korkma Zine, okulun reviri var,...
roman beslemesine abone olun.