DUVAR YAZISI EDEBİYAT KAYINTISI VII
100 Tutsak 100 Hapishane....Sonsuz Edebiyat
Görülmüştür ve Görüşeceğiz Kolektifleri olarak politik tutsakların hapishanelerde yazdıkları kitapları “100 Tutsak 100 Hapishane Sonsuz Edebiyat” başlığıyla sizlerle buluşturuyoruz.
Dört duvar arasında, hapishanelerde, üretilen eserleri okurlarıyla buluşturmak aradaki tel örgüleri ve duvarları kaldırmaya biraz olsun katkı sağlamaktır. Yasama ve sanata dair üreten, sanatın her dalının sınırlamalara, zorluklara, kilitli kapılar arkasına sığmayan gücünü kitaplaştıran tutsak yazarlar ve şairler ile buluşmak ister misiniz?
Tutsak Yazarlar Anlatıyor: Hapishanede Nasıl Üretebiliyoruz
“Bir de bu son yıllarda “Hapishane Edebiyatı” ve onun niteliği ile ilgili acayip bir tartışmadır almış başını gidiyor. Sanki zindanda yazılan bütün kitaplar propaganda, slogan ve birbirinin tekrarı şeylerdir. Böyle kitapların olduğu doğru, yanlış olan bunu genelmiş gibi dillendirmek.“
ABDULLAH ÖNGÜLLÜ. 1 NO’LU T TİPİ HAPİSHANE. AFYONKARAHİSAR
***
DUVAR YAZISI EDEBİYAT KAYINTISI
VI
Madde 51: Stefan Zweig yazdığı biyografik eserlerde Freud, Jung ve Adler’in psikolojik, psikoanalitik yöntemlerinden çokça yararlanmıştır. Montaigne, Fouché, Erasmus, Marie Antoinette gibi biyografik metinlerdeki psikolojik çözümlemeler derinlikli ve başarılıdır. Novellaları güncelliğini korumaktadır. Zweig savaşa karşıydı. 2. Dünya Savaşından ne kadar kaçsa da açığa çıkan kaotik ortam onu nefessiz bırakır. İçselleştirdiği kozmopolit kültürün yıkıldığını ve bir daha inşa edilemeyeceğinin veisindeydi.
DUVAR YAZISI EDEBİYAT KAYINTISI V
Madde 41: İskender ve bir korsan arasında geçen hikayede, Korsan İskender’e, “Küçük bir gemi kullandığım için bana haydut; kocaman bir filo kullandığın için de sana İmparator deniyor!” der.
Charlie Chaplin’in “Mösyö Verdoux” filmindeki mahkeme savunması da korsanın İskender’e söylediğini çağrıştırır:
“Bir cinayet seni katil yapar, milyonlarcası ise kahraman!”
İÇERDE SÖZLÜK ÇALIŞMASI
Sözlükler bizi kelimelerin sihirli dünyasına çeken kapsamlı çalışmalardır. Zor ve meşakkatli bir sürecin sonunda gün yüzüne çıkarlar. Hemen hemen tüm sözlük çalışması yapan kurum ve bağımsız şahısların hemfikir olduğu bir gerçektir bu sürecin zorluğu. Hele hele bunu Kürtçe gibi bir dil için söylemeye kalkarsak bu zorluk iki-üç kat daha fazla öne çıkıyor dersek yerinde olur.
DUVAR YAZISI EDEBİYAT KAYINTISI
IV
Madde 31: Birikim Dergisi’nin bir sayısında Adonis ile yapılan bir röportajı okumuştum. Adonis şöyle diyordu: “Sanat yaşamında ilk adımlarını atmak isteyen genç bir şair, ünlü bir şaire gidip şiirlerini eleştirmesini, kendisini yönlendirmesini istiyor. Büyük şair “Git 10.000.000 beyit ezberle öyle gel” diyor. Genç şair ezberini tamamlayıp tekrar geliyor. “Şimdi” diyor ünlü şair, “eğer şair olmak istiyorsan bütün ezberlediklerini unut!”
HAVA DÖNDÜ… 1 MAYIS GELDİ!