Her Ömür Bir Vedadır

veysel otunç kullanıcısının resmi
Her Ömür Bir Vedadır

 
Öyledir.
Her canlının yaşamı bir gün ölümle sonuçlanır.
İnsan; ölümü, ölüm korkusunu, bilerek, görerek yaşar. 
Ölüme, ölümlere alışır mı insan? 
Gidenin ölümüne alışmaz…
Alışmak değil çaresizliktir yaşanan. 
İnsan çaresizliğinden ağlar ölenin ardından. 
Her ölüm sarsar geride kalanı. Geride kalan unutur mu gideni?
Yıllar geçse de unutmaz, unutamaz; bir sızı kemirir insanı.
 
Her Ömür Bir Vedadır
Öyledir.
Her canlının yaşamı bir gün ölümle sonuçlanır.
 İnsan; ölümü, ölüm korkusunu, bilerek, görerek yaşar.
Ölüme, ölümlere alışır mı insan?
Gidenin ölümüne alışmaz…
Alışmak değil çaresizliktir yaşanan.
İnsan çaresizliğinden ağlar ölenin ardından.
Her ölüm sarsar geride kalanı. Geride kalan unutur mu gideni?
Yıllar geçse de unutmaz, unutamaz; bir sızı kemirir insanı.
Bazı ölümlerse tarihe kayıtlıdır. Künyeleri kazınmıştır mezar taşlarına, ölümsüz yatıyordur orada, o mezarlıkta.
***
Her ömür bir vedadır.
Veda etmeden gidenler de vardır.
Gidenin nerde, nasıl gittiğini bilmez geride kalan. Ardına düşer gidenin. Bitmez kuşkudur akılda kalan.
Her ömür bir vedadır.
Ömür tüketmeden veda etmek büyük acıdır.
Her ömür bir vedadır.
Fırtınada, boranda, dağda, ovada, köyde, şehirde, sokağın tam ortasında, güpegündüz vedasız gidenler de vardır.
Nehirlerde, sınırda, sınır boylarında, zemheri soğukta, karda, tipide vedasız gidenlerin yine de izi kaldı o iklimde.
Hangi iklim gençliğini alır?
Hangi iklim mutlak vedadır gencecik ömrüne?
Bilsen…
Gider miydin?
Bilsen…
Akar mıydın nehirle?
Oysa…
Sevdalıydın toprağın doğurganlığına,
Bereketli ve merhametliydi toprak,
Güneş doğmadan başlardı hayat,
O coğrafyada…
Kadınlar selamlardı güneşin doğuşunu,
Güneşe, güneşin ufkuna koşuyordun gencecik ömründe.
Ömrün neydi ki senin,
Kırılgan bir bahar resmiydi.
***
Her ömür bir vedadır.
Biliyordun elbet,
Yine de…
Mavi gökyüzünün altında gelecek güzel günlerin düşünü kuruyordun.
Kırda, en keskin uçurumlarda…
***
Her ömür bir vedadır.
Kırk yıl oldu veda ettiğin…
Kırk yıldır anılar demleniyor yokluğunda.
Kırk yıldır keder örüyor sevdiklerin ömürsüz ömrüne.
 

Kategori: 

Bunları Okudunuz mu?

04/22/2024 - 21:29
01/27/2024 - 22:27
01/02/2024 - 00:43
08/05/2023 - 16:21
07/31/2023 - 22:44
07/29/2023 - 19:58

Hapishane Edebiyatı

Ümüş Eylül Hapishane Dergisinin 51. Sayı...
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Nisan-Mayıs-Haziran 2024 tarihli 51. sayısı...
TEK KİŞİLİK HÜCREDE YAZILAN BİR ÖYKÜ: DE...
               Mahallenin kimi çocukları ondan hem korkar hem de onunla uğraşmaktan vazgeçmezdi kargalar...
Duvarları delen çizgiler
Balıkesir Burhaniye yakınlarında yaşayan arkadaşlara davet. 10 Aralık'ta Insan hakları haftasında, Burhaniye Yerel Demokrasi ve Insan Hakları Gündemi...

Konuk Yazarlar

Mivan’ın bakışı Bahri’nin ağıdı/ Uğur YI...
  Neyse bir ihtimal dedik, başladık isteklerimizi sıralamaya: “Bahri arkadaş sen kuzeninin çok güzel saat yaptığını…” daha sözümü bitirmeden, “...
Utanmak/ Sıdo için/ Sevda KURAN
  Fakiri, zengini, orta hallisi, Alevi’si, Sünni’si, Ermeni'si, hacısı, hocası, orospusu, delisi ve de pavyon kabadayıları, sarhoşlarıyla...
Girit Leblebisi
  Ben vakitlice davranmış, gün batımını da izlemek için kahvelerin gürültüsünden uzakça bir bankı gözüme kestirip oturmuştum. Bir süre sonra,...