İzahat
Hâlden anlamaz bir gergeftir yatak
Yalnızlık denilen kavram bir ayağı kırık masa
Yahut ağır bir hasta, yatalak
Aşk ışıltılar saçan bir opal taşı
Veda, sözsüz bir gerilim
Çaresizliğin sembolüdür iki damla gözyaşı
Terk eden her gidiş, acımasız bir devinim
Kavuşmak coşkusu eşsiz sevinçler doğurur
Hasretlik üzüntüye yol açar her defasında
Sevgi, biraz da önseziyle yoğrulur