Kadınlar M.Ö. 2500 de Zaten Öldürülmüştü..!
gündeme getirmek yeterli olmamakta.
gündeme getirmek yeterli olmamakta.
Nereye gidiyoruz... Tehlikenin Farkında mısınız..
Hakimler savcılar avukatlarımızı tutukluyor…
Doktorlar işkence görenlere sağlam raporu veriyor…
Sanatçılar sarayda el pençe divan duruyor…
Üniversitelerde yobaz rektörler, dekanlar bilim yerine hürafe öğretiyor…
Muhalif akademisyenler işten atılıyor, düzmece suçlarla yargılanıyor…
Memleket çöle dönüşüyor, nefes almak zorlaşıyor, sebebi olan sermaye sınıfı alkışlanıyor.
İş cinayetlerinde çocuklar, işçiler, KHK ile ihraç edilen öğretmenler, memurlar hayatını kaybediyor…
aydınlık bir yarın için,
karanlık bir gecenin
içinden geçmen gerekir.”[2]
Önce kimse inanmadı... İnanmak istemedi ya da... Sinema ve tiyatronun benzersiz yeteneklerinden, usta aktör Münir Özkul’un daha önce de hayatını kaybettiğine ilişkin haberler yayılmıştı. Ama koca yürekli ‘Yaşar Usta’ ya da ‘Mahmut Hoca’ her defasında “Ben buradayım,” diyerek söylentileri boşa çıkarmıştı.
Bildiğiniz her şeyi unutun!
İnternetle dünya bir takla attı ya, nanoteknolojiyle, galaksinin tamamı önce amuda kalkacak; sonra sırıkla yüksek atlamada bütün zamanların rekorunu kıracak.
Bu arada nanoteknolojiyi icat eden insan neslinin nereye savurulacağı hiç belli değil.
Bir anda toz bulutuna dönüşüp, “Abi, kıyamet yangınla başlamayacak mıydı?” diyemeden yok olabiliriz.
Şaşırdınız mı?
Psikopat ruhlu sistem, illa ki akrep gibi kendi kendini sokacak.
Yozlaşma; (Dejenerasyon) ahlak başta olmak üzere dil, din, kültür, ticaret, siyaset, tarih, aile ve namus kavramını, evrensel insani ilkelerden uzak, maddi güç ve egoist şekilde hiçbir kural tanımadan yaşamaktır. Bu anlayış aynı zamanda sürekli ben ukalalığını yücelten bir yapıdır. Özetlenen yozlaşma, her toplumda önce din ve ırk kültürünün içerisini sulandırılarak başlarken, diğer alanlara yayılması şu şekilde gelişmektedir.
Öldüğünden haberi yok fotoğraflarının.”[2]
Bana hep Edip Cansever’in, “Gökyüzü gibi bir şey bu çocukluk/ Hiçbir yere gitmiyor,” dizelerini anımsatan Ahbarig Hrant’ı bizden almaları ardından, acının 12. yıldayız…