Gelin sevgi adına sohbet edelim!

Ali Cemal Türkmen kullanıcısının resmi
Sevgi adına sohbet…

Tek başına bile bu kelime, her insanda şüphesiz farklı ve derin duygular uyandırıyor.
 Kimilerinde hüzün, acı… Kimilerinde huzur, sevinç, mutluluk…
Hele bazıları da var ki, tebessüm edip geçebilecek kadar kendisinden emin ve bir o kadar da güçlü.
 Sadece görünüşte mi öyleler, yoksa gerçekten mi güçlü bir yapıya sahipler gelin hep birlikte masaya yatıralım, tartışalım... Ne dersiniz?
Belki de her ikisi de…
 Her neyse...
 Neredeyse Uzayda bile sevgi temeli üzerine kurulduysa ki -buna içinde yaşadığımız Dünyayı da dâhil edersek- o halde şunu iyi bilmeliyiz ki:
“Ne olursa olsun her şeyin temelinde ve özünde muhakkak sevgi yatıyor” diyorum.
Lafı dolandırmaya gerek var mı? Bence yok.
 
 Birçok yazar sevgi üzerine çok yazılar yazdılar, yazıyorlar hâlâ, çizerler ise sevgi ve aşk üzerine çizimlerine devam ediyorlar.
 Gerek Facebook gerek Twitter gerekse, e-maillerde ve diğer sosyal paylaşım sitelerinde onlarca, hatta yüzlerce sevgi ve aşk üzerine söylenmiş sözler görebiliriz. Hepiniz okuyorsunuzdur… Bazıları çok hoşumuza gider beğenir ve sayfalarımızda paylaşırız.
 Ama bazıları vardır ki, beni bağışlayın -buna çoğu diyebilirim- ciddiyetsiz, anlamsız, saçmalanmış, abartılmış, fazla büyütülmüş ve de yazık edilmiş… sözler, kelimeler ve yazılar.
Yüzlercesi sevgi ve aşk sözleri içerisinden ancak 5-10 tane belki kayda değer söz bulabiliriz…
Bana ”Sevdiğin kadar sevilirsin.” sözünden bahsedip durmayın.
Artık uyanın, gözlerinizi açın, farkına varın artık!
Sevgi karşılık beklemez, karşılıksız büyür ya da büyümez…
Yani sevgi, karşılıksızdır! Öyle olmalıdır!
Kaldı ki, sevginin miktarı yoktur ki, ”ne kadar” kelimesi ile sevgi miktarlaştırılsın…
Boş versenize!
Her şeyin temelinde ve özünde sevgi varsa, o zaman sevgi olmaksızın içimizde büyük bir boşluğun oluşmasına şaşmamak gerekir. Öyle değil mi?
Bir yanı hep boş ve eksiktir…
İçinde koskocaman ” Boşluk! ” yaşamayı kimse istemez…
Her insanın sevip – sevilmek istemesinin nedeni, belki de bu büyük boşluktan kaçıştır farkında olmadan.
 Özünü ve temelini sevgi ile doldurmak isteyişidir insanın.
Her defasında çaldığı kapı yüzüne kapatılan, bazen hiç açılmayan ve sevip – sevilmek adına elinden her geleni yapan birisine, belli bir zamandan sonra aşk ve sevgiye kim nasıl inandırabilir?
Sevip – Sevilmek kavramlarına nasıl inancı kalır bu insanın?
Her defasında seven ama karşılığını alamayan ve her ilişki türünde her zaman karşısındakinden biraz daha fazla seven insana gelin de sevmekten bahsedin?
Peki nerede hata yapıyoruz?
Bana öyle geliyor ki, sabretmeliyiz! Sabretmeliyiz! Sabretmeliyiz!
Ben her insanın sevgi karşısında karşılığını alacağı inancımı sürdürüyorum.
Ama bugün ama yarın eninde sonunda “Sevip – Sevilmek” kavramlarını sıkıca ve fazlasıyla yaşayacağına inanıyorum…
Bu sözümü neye mi güvenerek söylüyorum?
 O halde gelin şu söze iyi bir kulak kabartalım ve sarılalım inancımızı çoğaltarak.
 “ Eğer ” Vermek ” istemeseydi, ” İstemek ” vermezdi!
 Sevip – Sevilmeyi istemek varsa, elbet verecek olan bir Yaradan’ ım var benim!
 Seviyorum! Seviyorsunuz! Seviliyorsunuz! Ya siz?
 27 OCAK 2016

Kategori: 

Yorumlar

Hapishane Edebiyatı

Ümüş Eylül Hapishane Dergisinin 51. Sayı...
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Nisan-Mayıs-Haziran 2024 tarihli 51. sayısı...
TEK KİŞİLİK HÜCREDE YAZILAN BİR ÖYKÜ: DE...
               Mahallenin kimi çocukları ondan hem korkar hem de onunla uğraşmaktan vazgeçmezdi kargalar...
Duvarları delen çizgiler
Balıkesir Burhaniye yakınlarında yaşayan arkadaşlara davet. 10 Aralık'ta Insan hakları haftasında, Burhaniye Yerel Demokrasi ve Insan Hakları Gündemi...

Konuk Yazarlar

"BİZ BAŞKA TÜRLÜ SEVERDİK BİRBİRİMİ...
Derken, Galata Yokuşu'nun oralarda, yeni kurulmuş bir ajansta iş buldum. Burada getir götür işlerine bakacak ve Tünel'den başlayıp, Levent'e...
Mivan’ın bakışı Bahri’nin ağıdı/ Uğur YI...
  Neyse bir ihtimal dedik, başladık isteklerimizi sıralamaya: “Bahri arkadaş sen kuzeninin çok güzel saat yaptığını…” daha sözümü bitirmeden, “...
Utanmak/ Sıdo için/ Sevda KURAN
  Fakiri, zengini, orta hallisi, Alevi’si, Sünni’si, Ermeni'si, hacısı, hocası, orospusu, delisi ve de pavyon kabadayıları, sarhoşlarıyla...