DUVAR YAZISI EDEBİYAT KAYINTISI XXXVIII

Görülmüştür kullanıcısının resmi
"Yakalanan Zaman’da şöyle bir pasaj yer alır: “Gerçek hayat, nihayet keşfedilip açıklığa kavuşturulan hayat, dolayısıyla dolu dolu yaşanan tek hayat, edebiyattır. Bu hayat, bir anlamda, sanatçıda olduğu kadar her insanın içinde de her an mevcuttur. Ama çoğu insan, onu açıklığa kavuşturmaya uğraşmadığı için görmez. Bu yüzden de geçmişleri, zihinleri tarafından “banyo edilmediği” için işe yaramayan sayısız klişeyle dolup taşar. Sanatın açıklığa kavuşturduğu şey, yalnız kendi hayatımız değil, başkalarının da hayatıdır, çünkü tıpkı ressam için renk gibi, yazar için de üslup, teknik değil, görüş meselesidir…” Edebiyat ve sanata bakış açısını sunmuş Proust. Hayatının merkezi edebiyattı." Ayhan KAVAK Ereğli Yüksek Güvenlikli Hapishanesi B-1-18 Ereğli/KONYA

 
DUVAR YAZISI EDEBİYAT KAYINTISI
XXXVIII
 
Madde 371: Molière (1622-1673) asıl ününü 1659 tarihinde yazdığı Kibarlık Budalası ile kazanmıştır. Peş peşe tiyatro eserleri yazan Molière, Boynuz Korkusu, Kocalar Mektebi, Başbelaları, Kadınlar Mektebi, Zoraki Evlilik, Tartuffe, Dom Juan, Cimri gibi bir dolu drama yazmıştır. En sonuncu oyunu da Hastalık Hastalığı olmuştur.
 
Madde 372: Molière, Hastalık Hastası’nda, yaşadığı dönemdeki doktorları ve Tebabetle ilgili konuları eleştirmiştir. Bu oyunu sergileyip de Argan rolünü dördüncü kez oynadığı esnada ağzından kan gelmesine rağmen bozuntuya vermeden oyuna devam etmiştir. Oyundan bir saat sonra ölmüştür. Hastalık hastası oynanmadan önce hastalığından haberdar olan karısı ve yakın arkadaşı bu oyunda oynamaması için adeta Molière’e yalvarmışlardır. Fakat Molière kabul etmez ve onlara çıkışarak, “Elli tane işçi çalışıyor burada. Biz oynamasak onlar ne yapar! Oynayacak durumdayken bir gün bile olsa onlara ekmek vermezsem kendimi hiç affetmem.” der. Neticede 51 yaşında hayata gözlerini kapatmıştır.
 
Madde 373: Marcel Proust, 1886 tarihinde, 15 yaşındayken okuduğu okuldaki bir kız arkadaşının yaptığı “Kişilik Testi”ni cevaplandırmıştır. 1889-1890 tarihleri arasında da gönüllü askerlik yaptığı esnada ikinci bir testi yanıtlamıştır. O soruların muhtevası sonradan Proust Anketi diye adlandırılıp sanatçılara da yöneltilecektir. Bu anket halen kullanılmaktadır.
 
Madde 374: İlk testte en sevdiği şairi Alfred de Musset; en sevdiği yazarları ise Goerge Sand ve Augustin Thierry diye belirtmiştir. İkinci ankette de şairleri Baudelaire’le Alfred de Vigny, yazarları da Anatole France ve Pierre Loti olur. Acaba ölmeden önce üçüncü bir anket yapılsaydı şairler ve yazarlar kimler olurdu?
 
Madde 375: Proust, Kayıp Zamanın İzinde’nin yazımından önce dönemindeki gazete ve dergilerde deneme, eleştirel deneme, tanıtım yazıları, portre türünde sayısız metne imza atmıştır. İlk kitabı, şiir ile anlatının, pastiş ve parodi’nin iç içe geçtiği “Hazlar ve Günler”i 1896 tarihinde çıkarmıştır. (Marcel Proust ya da bir Roman Yaratmak, Mehmet Rifat, YKY)
 
Madde 376: (M. Rifat’tan) Kayıp Zamanın İzinde’de anlatı sürekli olarak şimdiki zaman içinde geçmişi ortaya çıkardığından, kronoloji de alt üst edilmiştir… Bu romanda “Ben” göstermeden birbirini izleyen “Benlik”lerin doğuşunun, birlikte varoluşunun ve birbiriyle bağlantılarının hikayesini sunar. Kayıp Zamanın İzinde’nin Anlatıcısı, kitabın hem “konusu”dur hem de “yazarı”dır; önceki “Benlik”lerinin izlediği yol bu “Benlik”lerin başarısızlıklarını alt eden sanatçının izlediği yoldan da ayrı tutulamaz… Ancak bu kadar çarpıcı izah edilebilirdi, Kayıp Zamanın İzinde!
 
Madde 377: M. Rifat, Proust’u Balzac’la da ilintiler: Balzac İnsanlık Komedyası’yla Dante’ye (İlahi Komedya) erişmek; Proust ise Kayıp Zamanın İzinde ile Balzac’ı aşmak istiyordu. Proust, Balzac’ın roman estetiğini benimsememekle birlikte, yazdıklarından birçok açıdan esinlenmişti (özellikle İnsanlık Komedyası’nda zamanın kişilerin üstündeki etkisinden). Proust, Balzac’ın bütün romanlarında aynı kişileri tutmasını, korumasını, onları değişik romanlarında dolaşıma sokmasını da hayran olunacak bir buluş olarak görmüş ve yapıtının son cildinde (Yakalanan Zaman, 7. cilt) kişilerini yeniden bir araya getirmiştir.
 
Madde 378: Yakalanan Zaman’da şöyle bir pasaj yer alır: “Gerçek hayat, nihayet keşfedilip açıklığa kavuşturulan hayat, dolayısıyla dolu dolu yaşanan tek hayat, edebiyattır. Bu hayat, bir anlamda, sanatçıda olduğu kadar her insanın içinde de her an mevcuttur. Ama çoğu insan, onu açıklığa kavuşturmaya uğraşmadığı için görmez. Bu yüzden de geçmişleri, zihinleri tarafından “banyo edilmediği” için işe yaramayan sayısız klişeyle dolup taşar. Sanatın açıklığa kavuşturduğu şey, yalnız kendi hayatımız değil, başkalarının da hayatıdır, çünkü tıpkı ressam için renk gibi, yazar için de üslup, teknik değil, görüş meselesidir…” Edebiyat ve sanata bakış açısını sunmuş Proust. Hayatının merkezi edebiyattı.
 
Madde 379: Yakalanan Zaman’ın son paragrafı şöyledir: “… [E]serimi tamamlayacak vakti bulabilirsem, her şeyden önce insanları, birer hilkat garibesine benzetme pahasına da olsa, mekânda kapladıkları kısıtlı yere karşılık, zaman içinde çok büyük, ölçüsüzce uzatılmış bir yer kaplayan varlıklar olarak tasvir edecektim kesinlikle, çünkü insanlar, yıllara dalmış devler misali yaşamış oldukları, sayısız günden oluşan, birbirine uzak dönemlerin hepsine aynı anda değerler.”
 
Madde 380: Susan Sontag, “Sanatçı Örnek Bir Çilekeş’te (Metis Yay.) şöyle bir saptama yapar:
“Modern bilinç açısından sanatçı örnek bir çilekeş olmuştur. Sanatçılar arasında da yazar [Şair], sözcüklerin ustası, çektiği acıyı en iyi ifade edebilecek kişi gözüyle baktığımız insandır. [Dolayısıyla] yazar bir insan olarak acı çeker; yazar olarak da acısını sanata dönüştürür.”
Devam edecek!
Ayhan KAVAK
Ereğli Yüksek Güvenlikli Hapishanesi
B-1-18
Ereğli/KONYA
 
 

Kategori: 

Bunları Okudunuz mu?

Hapishane Edebiyatı

Ümüş Eylül Hapishane Dergisinin 51. Sayı...
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Nisan-Mayıs-Haziran 2024 tarihli 51. sayısı...
TEK KİŞİLİK HÜCREDE YAZILAN BİR ÖYKÜ: DE...
               Mahallenin kimi çocukları ondan hem korkar hem de onunla uğraşmaktan vazgeçmezdi kargalar...
Duvarları delen çizgiler
Balıkesir Burhaniye yakınlarında yaşayan arkadaşlara davet. 10 Aralık'ta Insan hakları haftasında, Burhaniye Yerel Demokrasi ve Insan Hakları Gündemi...

Konuk Yazarlar

"BİZ BAŞKA TÜRLÜ SEVERDİK BİRBİRİMİ...
Derken, Galata Yokuşu'nun oralarda, yeni kurulmuş bir ajansta iş buldum. Burada getir götür işlerine bakacak ve Tünel'den başlayıp, Levent'e...
Mivan’ın bakışı Bahri’nin ağıdı/ Uğur YI...
  Neyse bir ihtimal dedik, başladık isteklerimizi sıralamaya: “Bahri arkadaş sen kuzeninin çok güzel saat yaptığını…” daha sözümü bitirmeden, “...
Utanmak/ Sıdo için/ Sevda KURAN
  Fakiri, zengini, orta hallisi, Alevi’si, Sünni’si, Ermeni'si, hacısı, hocası, orospusu, delisi ve de pavyon kabadayıları, sarhoşlarıyla...