Emek ve yaşam

İsmail Güner kullanıcısının resmi
Emek ve yaşam

Bize tarihte gerek sözel, gerekse yazınsal anlatımda, genellikle toplumun temelini oluşturan aile yapısını şöyle anlatırlar:
“Başlangıçta herkes bir aile ya da kabilenin kolektif yaşamı içinde sürüp gidiyordu…”
İnsanlar o zamanlar yalnızlığın ne olduğundan habersizdiler.
Kendilerini ayrı birer bireycik olarak düşünmek akıllarına dahi gelmiyordu.
Derken tarihte birliktelik, refaha el ele ilerleyince yalnızlık salgını dünyayı kasıp kavurmaya başladı.
Günümüzde ise, tüm dünyada, iş ve aile hayatı arasındaki uyuşmazlık önemli bir sorundur.
Yaygınlaşan küresel düzendeki teknoloji, insanların üzerinde büyük baskı oluşturarak ev ile işgücü arasındaki sınırı belirsizleştirdi.
Dünya çapında milyonlarca insan aşırı çalışmaktan dolayı bunalmış durumda.
Avrupa’da ortalama olarak her on çalışandan yedisinin stres altında yaşadığını söyleyebiliriz.
Genel araştırmalar gösteriyor ki, uzun ve düzensiz çalışma saatleri, ilişkilerin bozulması ve sağlık koşulları nedeniyle çocuklarına karşı anne ve babalık görevini yeterince yerine getirememektedir.
Sekiz saatlik işgücü alanında çalışan bir kadın, eve döndüğünde, yemek hazırlamak, ev temizliği, çamaşır yıkama ve çocuğunun ev ödevine yardım ederek tüm enerjisini tüketiyor.
Bu arada kendisi de tükeniyor. Tabii birçok erkek de bu durumdadır. 20’ci asırda yaşamış bazı bilginler, gelişen teknolojinin insanları angarya işlerden kurtaracağını ve hiç kimsenin haftada iki günden fazla çalışmak zorunda kalmayacağı tahmininde bulunmuştu.
Ancak görülen o ki, iş ve aile sorumluluklarında dengeyi tutturmak şurada dursun, çiftlerin birbirlerinden çok şey istedikleri, taviz vermeyi, sabırla daha iyi günleri beklemeyi bilmedikleri için boşanmalar hızla artmaktadır.
Günümüzde birçok insan yaşam hakkında kısa vadeli ve maddiyatçı görüşe sahiptir.
Birey sosyal yaşamı için maalesef özel bir zaman ayıramamaktadır.
Bırakın özel zaman ayırmayı, aileyi güçlendiren, birlikte yemek yemek için dahi artık sofrada bir kere de olsa bir araya gelememektedirler.
Eskiden tüm aileler günde en az bir iki kere sofraya oturup birlikte yemek yerdi.
Mesela ben çocukluğumda -diğer aileler de dâhil olmakla birlikte- birçok aile bir sinide aynı yemeği kaşıklayarak yerdik.
Bu da cömert olmayı kavratmaya çabalamak içindi.
O sırada kimse konuşmaz, radyo dinlemez, başka bir işle meşgul olunmazdı.
Aile büyükleri; aile bağlarını güçlendirmek için bilgilerini paylaşırlardı.
Birlikte yemek yemek çocuklara saygılı olmayı, konuşulanları dinlemeyi kelime dağarcığını geliştirerek kendini ifade etmeyi öğretmeye çaba gösterilirdi.
Günümüzde birlikte yemek yemek ailece neden zorlaştı? İlk olarak kapitalizmin aşırı kâr hırsından ve hayat pahalılığı her iki eşin düzensiz çalışmasına neden olmuşsa da, ikinci neden koşuşturmalı yaşam biçimi yüzünden aperatif yiyeceklerin tercih edilmesidir.
Özellikle Avrupa ülkelerindeki göçmen ve mülteci ailelerin yaşamı çok daha sorunludur.
Eğer çiftler çalışıyorsa, çocukların dil problemi ve okul ödevlerinin zorluklarından dolayı birçok sorun yaşadığı gibi, çevresindeki uyum nedeniyle çarpık bir yaşam içerisinde şekillenmektedir.
Çocukların anne ve babalarının şefkatinden ve sevgisinden mahrum olması yetmezmiş gibi, bir de çocukların bakıcılığı büyük meblağlar karşılığında emekleri sömürülmektedir.
İki aylık bebeğin bakım evine verilmesindendir ki, birçok anne-baba çocuğunu sokaklara terk ediyor.
Emek işgücü alanında çalışamayan vasıfsız olan bazı göçmen çiftler, genellikle yalnız kaldıklarından dolayı televizyon ekranına sabitleşip pembe dizi izlemekle zamanını tüketiyor.
Ülkelerin savaşlarla birbirlerini kırıp geçirmesini seyretmekten usanmış olanlar, bitkilerin ekolojik sessiz yaşamıyla ilgilenmeye ve yerkürenin hâlâ taze yaşamlarla dolu olduğunu göremeyecek kadar bönleşiyorlar.
 
İsmail Güner

Kategori: 

Hapishane Edebiyatı

Ümüş Eylül Hapishane Dergisinin 51. Sayı...
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Nisan-Mayıs-Haziran 2024 tarihli 51. sayısı...
TEK KİŞİLİK HÜCREDE YAZILAN BİR ÖYKÜ: DE...
               Mahallenin kimi çocukları ondan hem korkar hem de onunla uğraşmaktan vazgeçmezdi kargalar...
Duvarları delen çizgiler
Balıkesir Burhaniye yakınlarında yaşayan arkadaşlara davet. 10 Aralık'ta Insan hakları haftasında, Burhaniye Yerel Demokrasi ve Insan Hakları Gündemi...

Konuk Yazarlar

"BİZ BAŞKA TÜRLÜ SEVERDİK BİRBİRİMİ...
Derken, Galata Yokuşu'nun oralarda, yeni kurulmuş bir ajansta iş buldum. Burada getir götür işlerine bakacak ve Tünel'den başlayıp, Levent'e...
Mivan’ın bakışı Bahri’nin ağıdı/ Uğur YI...
  Neyse bir ihtimal dedik, başladık isteklerimizi sıralamaya: “Bahri arkadaş sen kuzeninin çok güzel saat yaptığını…” daha sözümü bitirmeden, “...
Utanmak/ Sıdo için/ Sevda KURAN
  Fakiri, zengini, orta hallisi, Alevi’si, Sünni’si, Ermeni'si, hacısı, hocası, orospusu, delisi ve de pavyon kabadayıları, sarhoşlarıyla...