Unutmamak, Devrimci Bir Eylemdir…[*]

Sibel Özbudun kullanıcısının resmi
“Daha güzel değil hiçbir şey

Birbirimize bir orman gibi bağlanmaktan.”[1]
 
Ağustos sonlarında düştü posta kutumuza Hasan. Kapağında gencecik, temiz yüzlü, tipinden Balkan kökenli olduğu az-çok kestirilebilen, yakışıklı bir delikanlı fotoğrafı. Bir Kitabın alışılmadık biçimde adı tek bir isimden oluşuyor: Hasan.[2] Yazarı Ankara’dan, öğrencilik yıllarından, Özgür Üniversite sıralarından tanıdığımız bir genç kadın, Aslı Esma Karaca.
“Peki Hasan kim” mi? 60 yaş üstü devrimcilerin aklına kazınmış bir olayın, aktörlerinden biri: Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın idamını engellemek için dönemin Jandarma Genel Komutanı Kemalettin Eken’i kaçırıp rehin almaya kalkışan dört kişilik gruptan THKO’lu Hasan Ataol.  (Diğerleri Ergun Adaklı, Sefa Asım Yıldız ve Niyazi Yıldızhan.) “Göğe hücuma kalkan” dört devrimci genç, ellerindeki parayı ancak yetirebildikleri kiralık tek kapılı arabayla kuvvet komutanının aracının önünü kesmiş, ama kapı kilidi tutukluk yaptığından, içlerinden ancak önde oturan bir tanesi araçtan inerek Kemalettin Eken’e silahını doğrultmuştu: Hasan Ataol. Vuruldu, yaralandı. Üç yoldaşı araçtan indiklerinde polislerle çatışmaya girdiler. Niyazi Yıldızhan, nam-ı diğer “Keko Niyazi” orada yitirdi yaşamını. Asım Yıldız yaralı “ele geçirildi”. Hasan Ataol ile Ergun Adaklı, kaçabildiler.
Hasan, geri dönüşlerle güvenlik güçlerinin elinden yaralı olarak kurtulan Hasan Ataol’un öyküsünün izini sürüyor. Ayakkabı tamircisi bir baba, terzi bir ananın tek oğlu, dört ablanın göz bebeği, zeki mi zeki bir “kızancık.” Kırklareli’nde geçen ve henüz lise çağındayken kanserden yitirilen baba ile birlikte apansız terk edilen şen bir çocukluk… ODTÜ yılları; mühendislik fakültesinde kafayı makine mühendisliğine takmış gencecik bir delikanlının, bir yandan annesine yük olmamak için deniz harp okuluna kaydoluşu (yüzme bilmeyen bir bahriyeli!),  bir yandan da devrimci fikirlerle tanışması, Deniz Gezmiş’le, Yusuf Aslan’la, Sinan Cemgil’le, Hüseyin İnan’la ve 68’in diğer cevahir yüreklileriyle kurulan sıcacık, hesapsız-kitapsız, gözü kara dostluk… Uğruna bir saniye duraksamaksızın ölümü göze aldıran cinsinden…
Deniz’lerin banka soygununda Ankara’da saklanmalarına “yardım yataklık”tan başlayıp, idamlarını engellemek için Jandarma Genel Komutanı’nı rehin almaya kalkışacak kadar gözü kara…
Ve kaçak günleri: Ankara, Malatya sonra Filistin… Ömer Bin Velid adıyla El Fetih saflarında geçirilen altı ay. Ama aklı fikri, ülkede yarım bıraktığı işlerdedir; Avrupa’ya geçmeyi reddederek kaçak yollardan Türkiye’ye döner, Malatya, Adana, Maraş kırsalında geçirdiği birkaç ayın ardından yakalanır. Sonrası 25’inden 35’ine dek 10 yılını geçireceği cezaevi…
Hasan Ataol bugün 70’li yaşlarında, torun sahibi bir filinta… Bu coğrafyanın genç devrimcilerine 68’in, Deniz’lerin emaneti. Bu emanete sahip çıkmak gerek…
Aslı Esma Karaca’nın kaleme aldığı, Nurhan Yapıcı’nın çizgileriyle zenginleştirdiği Hasan, böyle bir ahde vefa örneği. “Demirin tuncuna, insanın piçine kaldı”ğımız bu lanetli çağda, “o güzel atlara binip çekip giden o iyi insanlar”a dair… Yeryüzünde her şeyin alınır-satılır olmadığına, insanların özgür, eşitlikçi bir dünyanın kuruluşuna omuz vermek için kendi yaşamlarını tereddütsüz hiçe sayabileceklerine, dostlukların çetin, yürekten ve hesapsız-kitapsız olabileceğine dair… Hiç akıldan çıkarmamalı; unutmamak, devrimci bir eylemdir…
Teşekkürler Hasan. Yapmayı düşlediğin, yaşadığın her şey için. Teşekkürler Aslı Esma ve Nurhan. Bize Hasan’ı ve o duru, gözü pek yoldaşlık yıllarını unutturmadığınız için…
 
18 Ekim 2020 12:14:37, İstanbul’dan.
 
N O T L A R
[*] Newroz, Kasım 2020…
[1] Paul Eluard, “Yaşamak”.
[2] Aslı Esma Karaca, Hasan, Sosyal Araştırmalar Vakfı (SAV) Yayınları, İstanbul, 2020, 159 sayfa.
 

Hapishane Edebiyatı

Ümüş Eylül Hapishane Dergisinin 51. Sayı...
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Nisan-Mayıs-Haziran 2024 tarihli 51. sayısı...
TEK KİŞİLİK HÜCREDE YAZILAN BİR ÖYKÜ: DE...
               Mahallenin kimi çocukları ondan hem korkar hem de onunla uğraşmaktan vazgeçmezdi kargalar...
Duvarları delen çizgiler
Balıkesir Burhaniye yakınlarında yaşayan arkadaşlara davet. 10 Aralık'ta Insan hakları haftasında, Burhaniye Yerel Demokrasi ve Insan Hakları Gündemi...

Konuk Yazarlar

Mivan’ın bakışı Bahri’nin ağıdı/ Uğur YI...
  Neyse bir ihtimal dedik, başladık isteklerimizi sıralamaya: “Bahri arkadaş sen kuzeninin çok güzel saat yaptığını…” daha sözümü bitirmeden, “...
Utanmak/ Sıdo için/ Sevda KURAN
  Fakiri, zengini, orta hallisi, Alevi’si, Sünni’si, Ermeni'si, hacısı, hocası, orospusu, delisi ve de pavyon kabadayıları, sarhoşlarıyla...
Girit Leblebisi
  Ben vakitlice davranmış, gün batımını da izlemek için kahvelerin gürültüsünden uzakça bir bankı gözüme kestirip oturmuştum. Bir süre sonra,...