istanbul

Arzu Çerkezoğlu’na Açık Mektup[*]

Sibel Özbudun kullanıcısının resmi

Sizinle pek karşılaşmadık. Yüz yüze görüşmüşlüğümüz olmadı, belleğim beni yanıltmıyorsa…

Belleğimde size ilişkin en net anı, bundan birkaç yıl öncesine ait. Bir 1 Mayıs arifesi. Taksim yine yasaklı. Meydana ulaşabilmek, ya da en azından zorlayabilmek için bir önceki gece Beşiktaş’ta bir otelde kalmıştık. Siz de aynı oteldeymişsiniz; sabah Barbaros Bulvarı’nda etrafımızı saran polislerle itişip kakışırken göz göze gelmiş, selamlaşmıştık.

Umudun Kıyısında/ Saadet Erdoğan

Edebiyat Bahcesi kullanıcısının resmi

Damat ailenin yabancısı değildir. Gelinlerinin kardeşi... Mutludurlar, bir oğulları da olur ki mutlulukları daha da pekişir.
 
Pazarcık’ın bir köyünde oturan çiftin, ekilir biçilir arazisi olmadığından gelecekleri hakkında endişe duyarlar. Çaresiz, Türkiye’nin Avrupası, İstanbul’a giderler. Aslına bakarsanız, İstanbul onların hayatına çok önceden girmişti. Çünkü kızın abileri orada ticaretle uğraşırlar... Damat  kayınlarının yanında iş bulup çalışmaya başlar.
 

Kaçak Gecekondu 2

Şenol Durmuş kullanıcısının resmi

Sonrası malumunuz çöküş ve geriye dönüş seferleri başlıyordu. İstanbul’un fethinde de köylülere söz verilmesine rağmen şehir alındıktan sonra hiçbir köylü şehre sokulmamış geriye memleketlerine davul zurnayla yollanmıştı. Bin yıllık bir krallık otoritesini yıkan mavi gözlü adam 1923’ten sonra İstanbul’un kapılarını köylülere açmıştı. Yüzlerce yıldır İstanbul hayaliyle yanıp tutuşan köylüler nihayet yola çıkıyordu. Yine padişahlık dönemlerinde olduğu gibi bir yolculuk başlıyordu. Ama bu defa ellerinde herhangi bir kılıç ya da balta yoktu.

HADİ ÇOCUK BÜYÜME ZAMANI

Gkhn Dzltn kullanıcısının resmi

Sıkıntılıydı yine ortada bir şey yokken. Sonra perdeyi araladı gri bir gökyüzü, kara bulutlar doğuya yüz tutmuştular, uzaklara şimşek çakıyordu. Gök gürlemesiyle şehir uyanmıştı. Sokakta bir koşuşturmaca... Islanmamak için koşarsın hani ya! Sonrası malum… Bir kadın elinde küçük siyah bir poşet ve diğer elinde bir çocukla hızlıca uzaklaştı. Uzaklara yine şimşek çakmıştı, tüm şehir o an aydınlatmıştı. Nefesindeki buharla penceresinin camı buğulanmıştı.

Hapishane Edebiyatı

Ümüş Eylül Hapishane Dergisinin 51. Sayı...
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Nisan-Mayıs-Haziran 2024 tarihli 51. sayısı...
TEK KİŞİLİK HÜCREDE YAZILAN BİR ÖYKÜ: DE...
               Mahallenin kimi çocukları ondan hem korkar hem de onunla uğraşmaktan vazgeçmezdi kargalar...
Duvarları delen çizgiler
Balıkesir Burhaniye yakınlarında yaşayan arkadaşlara davet. 10 Aralık'ta Insan hakları haftasında, Burhaniye Yerel Demokrasi ve Insan Hakları Gündemi...

Konuk Yazarlar

"BİZ BAŞKA TÜRLÜ SEVERDİK BİRBİRİMİ...
Derken, Galata Yokuşu'nun oralarda, yeni kurulmuş bir ajansta iş buldum. Burada getir götür işlerine bakacak ve Tünel'den başlayıp, Levent'e...
Mivan’ın bakışı Bahri’nin ağıdı/ Uğur YI...
  Neyse bir ihtimal dedik, başladık isteklerimizi sıralamaya: “Bahri arkadaş sen kuzeninin çok güzel saat yaptığını…” daha sözümü bitirmeden, “...
Utanmak/ Sıdo için/ Sevda KURAN
  Fakiri, zengini, orta hallisi, Alevi’si, Sünni’si, Ermeni'si, hacısı, hocası, orospusu, delisi ve de pavyon kabadayıları, sarhoşlarıyla...
istanbul beslemesine abone olun.