Görülmüştür ağ günlüğü

UZUN KOŞU

Görülmüştür kullanıcısının resmi

 
 
 UZUN KOŞU
                Aydınlığa kavuşup, yüreğinin sesiyle hakikate yol alan yolcu; uzun bir koşunun başlangıcında olduğunu unutma. Anlamanın yürekteki kıpırtısı coşkun nehre dönüp akmaya başladığında yerinde durulamaz. Anlamak söze, söz eyleme dönüştüğünde karar verilmiştir. Bahardaki nehirler gibi coşmak, anlamak ve anladığını yaşamak, insanlaşmadır.

DUVAR YAZISI EDEBİYAT KAYINTISI XXXVI

Görülmüştür kullanıcısının resmi

 
DUVAR YAZISI EDEBİYAT KAYINTISI
XXXVI
Madde 351: Kimi yazarlar etkilendikleri şarkı, şiir, öykü veya romanlardan yola çıkarak farklı edebi verimlere imza atmışlardır. Bunlardan biri de Tolstoy’dur. Victor Hugo’nun “İç Savaş” adındaki şiirini çok beğenir ve o şiirin etkisiyle “Çocukluğun Gücü” isimli hikayeyi yazmıştır.
Madde 352: Tolstoy “Çocukluğun Gücü” hikayesini dönemin teknolojik aletlerinden olan Fonografa 1908 tarihinde okumuş ve onun üzerine düzeltiler yapmıştır. Tolstoy’un bu hikayesi ölümünden sonra 1912’de yayınlanmıştır.

DUVAR YAZISI EDEBİYAT KAYINTISI XXXV

Görülmüştür kullanıcısının resmi

 
DUVAR YAZISI EDEBİYAT KAYINTISI
XXXV
Madde 341: 1919 yılında Ahmet Fehim tarafından Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın Mürebbiye adlı romanı sinemaya uyarlanmıştır. Bu roman sinemaya uyarlanmış ilk edebiyat eseri olmuştur. İkincisi de 1922’de Muhsin Ertuğrul’un Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun Nur Baba romanından uyarladığı Boğaziçi Esrarı adlı film olmuştur.
 

GÜNEŞE ASILAN MAHPUSLAR

Görülmüştür kullanıcısının resmi

 
GÜNEŞE ASILAN MAHPUSLAR
                Ne kadar havalandırılsa da vıcık vıcık neminden bir dirhem olsun eksilmeyen hücrenin iliklerine işleyen havasına uyanan Tekin, pencereyi aralayıp oksijensiz kalmış balık telaşıyla astımlı ciğerlerini şişirmeye başladı. Don-gömlek on altı basamaklı merdiveni göz açıp kapayıncaya kadar inen Talat, lavaboya kendisini zor attı ve yıllardır performansından bir şey kaybetmediğini gösterdi! Tufan ise, oflayıp puflayarak varis çorabını sağ bacağına geçirmeye çalıştığı rutin günlerden biri daha böylece başlamış oldu.

DUVAR YAZISI EDEBİYAT KAYINTISI XXXIV

Görülmüştür kullanıcısının resmi

 
DUVAR YAZISI EDEBİYAT KAYINTISI
XXXIV
Madde 331: Edebiyat tarihinde, daktiloyla yazılmış ilk kitabın Mark Twain’in Tom Sawyer’ı olduğu söylenir. O günden bugüne çok şey değişmiştir. Daktilolar artık kullanılmaz olsa da kimi yazarlar ısrarla daktiloyla yazmayı sürdürmekteler. Onlarınki de bir nevi uzatmaları oynamaktır. Bilgisayarın hükmü her yere sirayet etmiştir.
 

DUVAR YAZISI EDEBİYAT KAYINTISI XXXIII

Görülmüştür kullanıcısının resmi

 
DUVAR YAZISI EDEBİYAT KAYINTISI
XXXIII
Madde 321: Sema Kaygusuz’un “Yüzünde Bir Yer” romanında şöyle bir pasaj yer alır:
“Bir dağ yamacındaki gümüş kırı kayaçların gözüyle bakıyordun olan bitene. Bir mekândın orada. Mekâna yayılan tinsellik sen içre kalıcı bir ruh haliydi. O gün hem kendini yanan alev, hem de ateşte ısınan insandın.” Farklı bir mekân ve bununla ilintili olarak zamandan bahseder Kaygusuz.

DUVAR YAZISI EDEBİYAT KAYINTISI XXXII

Görülmüştür kullanıcısının resmi

 
Madde 311: Hayatın her safhasında olmazsa olmaz duygulanımlardan biri de utançtır. Utanç duygusunu yaşamayanlar insanlığından çok şey yitirmiş olur. İnsani-toplumsal bir duygudur utanmak. Aksi halde ar damarı çatladı derler bunu hissetmeyenlere. Kötücüllüklerinin tescili utanmayı bilmemektir.
Nietzsche, “Böyle Buyurdu Zerdüşt”te, Zerdüşt’ü şöyle konuşturur: “Şöyle der gören kişi, utanç, utanç, utanç. İnsanın tarihi budur.”
Onun için utananlara ne mutlu demek lazım…
Madde 312: Gülten Akın’ın “Utanç” adlı şiirinden:

Sayfalar

Hapishane Edebiyatı

Ümüş Eylül Hapishane Dergisinin 51. Sayı...
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Nisan-Mayıs-Haziran 2024 tarihli 51. sayısı...
TEK KİŞİLİK HÜCREDE YAZILAN BİR ÖYKÜ: DE...
               Mahallenin kimi çocukları ondan hem korkar hem de onunla uğraşmaktan vazgeçmezdi kargalar...
Duvarları delen çizgiler
Balıkesir Burhaniye yakınlarında yaşayan arkadaşlara davet. 10 Aralık'ta Insan hakları haftasında, Burhaniye Yerel Demokrasi ve Insan Hakları Gündemi...

Konuk Yazarlar

"BİZ BAŞKA TÜRLÜ SEVERDİK BİRBİRİMİ...
Derken, Galata Yokuşu'nun oralarda, yeni kurulmuş bir ajansta iş buldum. Burada getir götür işlerine bakacak ve Tünel'den başlayıp, Levent'e...
Mivan’ın bakışı Bahri’nin ağıdı/ Uğur YI...
  Neyse bir ihtimal dedik, başladık isteklerimizi sıralamaya: “Bahri arkadaş sen kuzeninin çok güzel saat yaptığını…” daha sözümü bitirmeden, “...
Utanmak/ Sıdo için/ Sevda KURAN
  Fakiri, zengini, orta hallisi, Alevi’si, Sünni’si, Ermeni'si, hacısı, hocası, orospusu, delisi ve de pavyon kabadayıları, sarhoşlarıyla...
RSS - Görülmüştür ağ günlüğü beslemesine abone olun.