Temel Demirer ağ günlüğü

OHAL’li Goliath karşısında[1]

Temel Demirer kullanıcısının resmi

bir gün bir başka nar ağacının dibinde yine
bir başka
çocuklar
türkiye’yi konuşacaklar.”[2]
 
“Zat-ı Şahaneleri” diye anılma hevesindeki totaliter dayatmanın zor zamanlarından geçiyoruz. Yalan(lar) yerle yeksan olurken, “büyüsü” bozulan birçok şey yeniden biçimlen(diril)iyor.
“Büyüsü” bozulan şey, “yetmez ama evet”çilerin, “açılım”cıların liberal beklentileriyle, totalitarizme yelken açan “demokrasi” söylenceleridir.

Ortadoğu: Büyük Fotoğraf ile “Küçük” Ayrıntı(lar)

Temel Demirer kullanıcısının resmi

I.1) SYKES-PICOT BELASI
 
I.2) ABD KAPANI
 
II. AYRIM: “İRAN” DEYİNCE
 
II.1) STRATEJİK KONUMU (İDDİASI)
 
II.2) ABD’DEN T.“C”YE
 
III. AYRIM: IRAK’TAKİ DURUM
 
III.1) ABD İŞGALİ
 
III.2) LABORATUVARDA ÜRETİLEN İŞİD VİRÜSÜ
 
III.3) KÜRT AKTÖRÜ
 
III.4) IRAK’TAKİ İRAN FAKTÖRÜ
 

“İnsanlık Hâli’nin Tercümanı: Franz Kafka[*]

Temel Demirer kullanıcısının resmi

“Kötü’ye bir kez yol verdin mi, artık kendisine inanılmasını beklemez”...
“İçinize sonsuz cesaret dolduran, gerçek düşmandır”...
“İyi, bir yanıyla rahatsız edicidir”...
“Ders sensin, ne yazık ki, etrafta öğrenci yok”...
“Bir noktadan sonra vazgeçmek olanaksızdır. Erişilmesi gereken nokta da, orasıdır”...
“Çevremizdeki acıları bizim de çekmemiz gerekmektedir”...

Resim "Süs" ya da "Aksesuar" değildir, olamaz![*]

Temel Demirer kullanıcısının resmi

yapamayanlar yapmayı öğretir.[1]
 
Resim sadece resim değildir; içinde müzik, şiir, acı, mücadele ve isyan vardır.
Ve o, bu zenginliğiyle tarih boyunca akar gider.
Böyle olması, resmin önemini ortaya koyarken; bu önem post-modern zamanlarda daha da artmıştır.
Kolay mı? Post-modern milenyum insan(lar)ı yapısökümcü (ve nihai kertede a-politik) özellikleriyle interaktif ile hiperaktif arasında salınan belirsizliktir.

Futbol: Gerçek ve Bağıntılarıyla Tartışalım mı, Tartışmayalım mı?[*]

Temel Demirer kullanıcısının resmi

‘Euro 2016’ ile bir kere daha gündem maddesi olan futbol meselesine dair diyeceklerime; “Entelektüellerin ya da kendini entelektüel zannedenlerin içinde yer alan bir kesim futbola iğrenç bir şeymiş gibi bakma geleneğine sahip,”[2] türünden ucuzlukları dikkate almadığımın altını çizerek başlamalıyım.[3]

Ekim’in Lenin, Lenin’im Ekim Destanı[*]

Temel Demirer kullanıcısının resmi

Ekim’in Lenin’i, Lenin’in Ekim’i insan(lık) tarihini var eden destanların en önemlilerindedir.
Farsça “daistan” sözcüğünden türetilen; kadim Yunan’da “epos”, batı edebiyatında “epope” adı verilen destan, “gerçeküstü” denilenin gerçeğe, “ütopya” denilenin tarihe tahvil edildiği insan(lık)ı yeniden yaratan devrimci praksisin kaldıraçlarındandır…
Destan(lar), cüretkâr insan(lar)ın “olağan”a başkaldırıp, “Vurun ulan vurun, ben kolay ölmem” diye haykırdığı olağanüstü yaratıcılıktır.
Gereklidir; vazgeçilemezdir…

Egemen Klikler arası Hesaplaşma veya 15 Temmuz’un Şeceresi

Temel Demirer kullanıcısının resmi

I.1) OLAN(’IN HİKÂYESİ) NE?
 
I.2) SORULAR, SORUNLAR
 
I.3) KİMİ SAPTAMALAR
 
I.4) 15 TEMMUZ BAĞLAMI
 
I.5) “HİZMET” (GÜLEN) HAREKETİ
 
I.6) ABD FAKTÖRÜ
 
II. AYRIM VEYA POLİTİK ÇERÇEVE:
DARBE GİRİŞİMİ
 
II.1) DARBE SONRASI DURUM
 
II.2) ERDOĞAN (AKP) HAYRANLIĞI
 
II.3) ORTAKLIK(LARI)

Siyonizm Karşısında Filistin ile Arafat’ı[*]

Temel Demirer kullanıcısının resmi

Sömürgeci Siyonist İsrail, emperyalist ABD saldırganlığının Ortadoğu’daki işgalci/ terörist üssü ve Filistin’in kâbusudur.
Rakan El Mecali’nin “Balfour Deklarasyonu, Filistin’de Yahudilere ulusal bir vatan tesis edilmesi için çalışılması vaadini içeriyordu. Bu amaç deklarasyonun birinci şıkkıydı. İkinci şık da dönemin Britanya Başbakanı Arthur James Balfour’un şu vaadiydi: ‘Britanya, Filistin’deki Yahudi olmayan toplumların çıkarlarına ve haklarına zarar verebilecek hiçbir çalışmada bulunmayacaktır.’

Zekâ yaratıcılık kadar yürekliliktir Karikatür(ist)

Temel Demirer kullanıcısının resmi

gülmek aktif protesto.”[1]
 
“İnsan o kadar acı çekti ki, gülmeyi yaratmak zorunda kaldı,” vurgusuyla, “Belki de bugün hiçbir şeyin bir geleceği olmasa bile, kahkahamızın geleceği var,” diyen Friedrich Wilhelm Nietzsche gibi düşünenlerdenim.
Evet, her dik duran gibi, gülmeyi önemserim; gülmenin bir meydan okumak olduğundan şüphe duymam ve Kanadalı felsefeci John Ralston Saul’un, “Otorite sahipleri mizahtan nefret eder,”[2] saptamasına büyük önem atfederim.
“Neden” mi?

Sayfalar

Hapishane Edebiyatı

Ümüş Eylül Hapishane Dergisinin 51. Sayı...
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Nisan-Mayıs-Haziran 2024 tarihli 51. sayısı...
TEK KİŞİLİK HÜCREDE YAZILAN BİR ÖYKÜ: DE...
               Mahallenin kimi çocukları ondan hem korkar hem de onunla uğraşmaktan vazgeçmezdi kargalar...
Duvarları delen çizgiler
Balıkesir Burhaniye yakınlarında yaşayan arkadaşlara davet. 10 Aralık'ta Insan hakları haftasında, Burhaniye Yerel Demokrasi ve Insan Hakları Gündemi...

Konuk Yazarlar

"BİZ BAŞKA TÜRLÜ SEVERDİK BİRBİRİMİ...
Derken, Galata Yokuşu'nun oralarda, yeni kurulmuş bir ajansta iş buldum. Burada getir götür işlerine bakacak ve Tünel'den başlayıp, Levent'e...
Mivan’ın bakışı Bahri’nin ağıdı/ Uğur YI...
  Neyse bir ihtimal dedik, başladık isteklerimizi sıralamaya: “Bahri arkadaş sen kuzeninin çok güzel saat yaptığını…” daha sözümü bitirmeden, “...
Utanmak/ Sıdo için/ Sevda KURAN
  Fakiri, zengini, orta hallisi, Alevi’si, Sünni’si, Ermeni'si, hacısı, hocası, orospusu, delisi ve de pavyon kabadayıları, sarhoşlarıyla...
RSS - Temel Demirer ağ günlüğü beslemesine abone olun.