Temel Demirer ağ günlüğü

Barış(=Hayat) ile Savaş(=Ölüm) Hâli[*]

Temel Demirer kullanıcısının resmi

bir cigara atmışsak denize
sabaha kadar yandı durdu.”[1]
 
Yerküre ve coğrafyamız, barış (=hayat) ile savaşın (=ölüm) iç içe geçtiği zorlu bir sarsıntıyla alt üst oluyor. Bu sürdürülemez kapitalizmin vahşete dönüştüğü bir hâl.
Kimilerinin, özellikle de liberal solcuların göklere çıkardıkları küreselleşmenin karaya oturduğu, “Yeni Dünya Düzeni”nin (“YDD”) iflas ettiği verili durum, “III. Büyük Bunalım”da somutlanan bir imkân ve tehditler almaşığıdır.
 

Tartışılan Aslî Soru(n) Özgürlüktür[*]

Temel Demirer kullanıcısının resmi

15 Haziran 2016 tarihli, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2016/ 2498 nolu, Cumhuriyet Başsavcı Vekili İdris Kurt (34405) imzalı iddianamesiyle, “düşünce ve ifade özgürlüğü”nü savunduğum için yeniden ve bir kez daha karşınızdayım.
Siz bakmayın “iddianame”nin bizleri Türk Ceza Kanunu 220/ 8.1, 53. maddelerinden “Örgütün veya Amacının Propagandasını Yapma Suçlaması”yla yargılamaya kalkışmasına!

Ege Mavisinin-Halikarnas-Balıkçısı[*]

Temel Demirer kullanıcısının resmi

bir toz zerresi:
İnsan budur işte.[1]
 
Deniz tutkunları kâinata meydan okurcasına haykırırlar: “Aganta burina burinata!”
Halikarnas Balıkçısı Cevat Şakir Kabaağaçlı’nın ünlü romanındaki üzere, denize açılırken son söz, son komut yerine geçer bu haykırış; Onu ve en çok ona yakışan, “Gerçek değerler bireyleri topluma, toplumları insanlığa bağlarlar,”[2] betimlemesini anımsatırcasına…
Ancak bu madalyonun “olması gereken” yüzüyken; ya olan mı?

Giden(lerin) İki(sin)den Kalanlar)[*]

Temel Demirer kullanıcısının resmi

hatırlanması o insanı ölümsüz kılar.”[1]
 
13 Nisan 2015 günü, dünyanın iki ayrı köşesinden iki yazarı aldı götürdü. İki çok yönlü entelektüel, Uruguaylı Eduardo Galeano ile Almanyalı Günter Grass, artık yoklar. Onlar art arda hayatlarını kaybederken; John Berger’ın Galeano için dediği gibi, Onlar yalanların, kayıtsızlığın, unutkanlığın düşmanlarıydılar.

Başyapıt ‘GABO’nun Kendisiydi, Hayatıydı[*]

Temel Demirer kullanıcısının resmi

onu yaşadığın için gülümse.”[1]
 
87 yaşındayken biz(ler)i bırakıp gitti Gabriela García Márquez…
“Öldü” denilen  ‘Gabo’, “Ben ölümden korkmuyorum, sadece ölüme karşı bir kızgınlık hissediyorum”… “Bir sona geldiğin için ağlama, onu yaşadığın için gülümse”… “Kişi ölmesi gerektiğinde değil, ölebildiğinde ölür,” derken; ‘Kolera Günlerinde Aşk’ta da ekliyordu: “Hiçbir şey insana, kendi ölümü kadar benzeyemez…”

Sayfalar

Hapishane Edebiyatı

Ümüş Eylül Hapishane Dergisinin 51. Sayı...
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Nisan-Mayıs-Haziran 2024 tarihli 51. sayısı...
TEK KİŞİLİK HÜCREDE YAZILAN BİR ÖYKÜ: DE...
               Mahallenin kimi çocukları ondan hem korkar hem de onunla uğraşmaktan vazgeçmezdi kargalar...
Duvarları delen çizgiler
Balıkesir Burhaniye yakınlarında yaşayan arkadaşlara davet. 10 Aralık'ta Insan hakları haftasında, Burhaniye Yerel Demokrasi ve Insan Hakları Gündemi...

Konuk Yazarlar

"BİZ BAŞKA TÜRLÜ SEVERDİK BİRBİRİMİ...
Derken, Galata Yokuşu'nun oralarda, yeni kurulmuş bir ajansta iş buldum. Burada getir götür işlerine bakacak ve Tünel'den başlayıp, Levent'e...
Mivan’ın bakışı Bahri’nin ağıdı/ Uğur YI...
  Neyse bir ihtimal dedik, başladık isteklerimizi sıralamaya: “Bahri arkadaş sen kuzeninin çok güzel saat yaptığını…” daha sözümü bitirmeden, “...
Utanmak/ Sıdo için/ Sevda KURAN
  Fakiri, zengini, orta hallisi, Alevi’si, Sünni’si, Ermeni'si, hacısı, hocası, orospusu, delisi ve de pavyon kabadayıları, sarhoşlarıyla...
RSS - Temel Demirer ağ günlüğü beslemesine abone olun.