Şiir

yıldızım

Hıdır Karakuş kullanıcısının resmi

sen en parlak yıldızımdın,
binlerce yıllık uzaktan sana bakardım
denizlerin mas mavi,suların duruydu
yıkanmaya,arınmaya geldim,
sen yoksun.
gözlerimi kamaştıran yıldızım
ta uzaklardan hayran olduğum
saman yolunda hayalini kurduğum,
binlerce meteorla çarpıştım
yara bere içinde geldim
sen yoksun.
karı delip açan çiçekleri gördüm
fırtınaya direnen dağ ardıçlarını
kayaları oyan hırçın ırmaklarını
vadiler yaratan coşkulu derelerini
bir yanı çiçek açmış bahar

ben bir dağ ardıcıyım

Hıdır Karakuş kullanıcısının resmi

ben bir dağ ardıcıyım
uçurumda yaşarım
kayaları çatlattım
kökümü derinliklerine sürdüm
suyumu kaya çatlağından alırım.

arkadaşım dağ keçisi
birde yuva kurmuş kartalım var
birde anka kuşu uğrar iki kez
bir son baharda,bir ilkbaharda
seni anlatır masallarda.

sen yabani bir taysın
uçurumlara gelme
sana çayır çimen düzlükler gerek
uçsuz bucaksız stepler
deli çayların aktığı vadiler gerek.

canım yanar

Hıdır Karakuş kullanıcısının resmi

canım yandı,ruhum tutuştu
sıtmaya dönüştüm tekmil
titrerim acıdan,kederden
teselli bulmak ne mümkün
dostun haksızlığı kılıç gibi böler beni

dostumu kaybetsem,harabeye dönerim
yıkılır,viraneye döner gönül
uçurumdan düşmüş gibi olur
ruhum iniler,beden sızılar
yoldaşın haksız algısı taşa çalar beni

şirin sözler,ela gözler
tatlı diller,havada asılı kaldı
baskılar,yasaklar çiğnedi ekinleri
çayır çimen,çiçekler kurudu
dostun öfkesi yaktı kül eyledi

Tarihten geliriz

Hıdır Karakuş kullanıcısının resmi

tarihten geliriz yükümüz ağır
geleceğe taşırız insanlık özünü
pürüzsüz yüzlerde masum gözlerde
dünyamızı gösterdik cümle aleme

yüzümüzün akıyla geldik bu güne
zulümün kahrını gömdüğümüz düne
emeğimiz kanıttır yaptıklarımıza
hayatın güzelliklerini biz işledik ellerimizle

ellerimizle ördük giydiklerimizi
ellerimizle süsledik düğün halaylarını
özümüzden gelir yaptıklarımız
hayatı yeniden üretiriz emeğimizle

ASİ ÇAĞRILARDA KÜKRÜYOR RÜZGÂR

A.Z. ÇAMUR kullanıcısının resmi

 
Tutuştu öksede akıtılan kan
Kanlı yıldızları öfke ürküttü
Yüreklerde kuyulanan uğultu
Taşırdı bardakta son damla sütü

 
İhanet süzüldü oturumlarda
Yalama kalemler kör yorumlarda
Çığlıklar, kuyusuz uçurumlarda
Yırtıyor kapısız her tereddütü

 
İnsanın yazgısı kitli pimlere
Yarasa telâşı sinmiş timlere
İşkenceler akar dar resimlere
Bu borsada eller vicdan öğüttü

 
Minnet pazarında panik ezildi

Cemali Mücevherim

Mehmet Çobanoğlu kullanıcısının resmi

Usulca bir rüzgâr essin
Bedeninden
Ellerime
Kokun dağılsın
Arasına
Ben soludukça
Zerrecikleri içime dolsun
İki dudak kıvrımlarından
Bal tadından nağmeler aksın
Sevda yüklü yüreğimin tama orta yerine

Zeytin karası gözlerinden
İçime
Işıklar saçılsın
Kirpiklerin değerken sineme
Yanağından güller derleyip öpeyim
Hep közünle, ateşinle harlanarak yanayım

Sayfalar

Hapishane Edebiyatı

Ümüş Eylül Hapishane Dergisinin 51. Sayı...
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Nisan-Mayıs-Haziran 2024 tarihli 51. sayısı...
TEK KİŞİLİK HÜCREDE YAZILAN BİR ÖYKÜ: DE...
               Mahallenin kimi çocukları ondan hem korkar hem de onunla uğraşmaktan vazgeçmezdi kargalar...
Duvarları delen çizgiler
Balıkesir Burhaniye yakınlarında yaşayan arkadaşlara davet. 10 Aralık'ta Insan hakları haftasında, Burhaniye Yerel Demokrasi ve Insan Hakları Gündemi...

Konuk Yazarlar

"BİZ BAŞKA TÜRLÜ SEVERDİK BİRBİRİMİ...
Derken, Galata Yokuşu'nun oralarda, yeni kurulmuş bir ajansta iş buldum. Burada getir götür işlerine bakacak ve Tünel'den başlayıp, Levent'e...
Mivan’ın bakışı Bahri’nin ağıdı/ Uğur YI...
  Neyse bir ihtimal dedik, başladık isteklerimizi sıralamaya: “Bahri arkadaş sen kuzeninin çok güzel saat yaptığını…” daha sözümü bitirmeden, “...
Utanmak/ Sıdo için/ Sevda KURAN
  Fakiri, zengini, orta hallisi, Alevi’si, Sünni’si, Ermeni'si, hacısı, hocası, orospusu, delisi ve de pavyon kabadayıları, sarhoşlarıyla...
Şiir beslemesine abone olun.