Hıdır Karakuş ağ günlüğü

ben bir dağ ardıcıyım

Hıdır Karakuş kullanıcısının resmi

ben bir dağ ardıcıyım
uçurumda yaşarım
kayaları çatlattım
kökümü derinliklerine sürdüm
suyumu kaya çatlağından alırım.

arkadaşım dağ keçisi
birde yuva kurmuş kartalım var
birde anka kuşu uğrar iki kez
bir son baharda,bir ilkbaharda
seni anlatır masallarda.

sen yabani bir taysın
uçurumlara gelme
sana çayır çimen düzlükler gerek
uçsuz bucaksız stepler
deli çayların aktığı vadiler gerek.

canım yanar

Hıdır Karakuş kullanıcısının resmi

canım yandı,ruhum tutuştu
sıtmaya dönüştüm tekmil
titrerim acıdan,kederden
teselli bulmak ne mümkün
dostun haksızlığı kılıç gibi böler beni

dostumu kaybetsem,harabeye dönerim
yıkılır,viraneye döner gönül
uçurumdan düşmüş gibi olur
ruhum iniler,beden sızılar
yoldaşın haksız algısı taşa çalar beni

şirin sözler,ela gözler
tatlı diller,havada asılı kaldı
baskılar,yasaklar çiğnedi ekinleri
çayır çimen,çiçekler kurudu
dostun öfkesi yaktı kül eyledi

Tarihten geliriz

Hıdır Karakuş kullanıcısının resmi

tarihten geliriz yükümüz ağır
geleceğe taşırız insanlık özünü
pürüzsüz yüzlerde masum gözlerde
dünyamızı gösterdik cümle aleme

yüzümüzün akıyla geldik bu güne
zulümün kahrını gömdüğümüz düne
emeğimiz kanıttır yaptıklarımıza
hayatın güzelliklerini biz işledik ellerimizle

ellerimizle ördük giydiklerimizi
ellerimizle süsledik düğün halaylarını
özümüzden gelir yaptıklarımız
hayatı yeniden üretiriz emeğimizle

Atıver karamsarlığı

Hıdır Karakuş kullanıcısının resmi

atıver karamsarlığı yüreğinden
yuvarla gitsin derinlere
umudu besle gülüşün gibi
hayat zor,yaşamak güzel.

bunca zaman sevda yolunda 
dolambaçlı yollardan geldik bu güne
marifet yeniden üretebilmek te
umudu yeniden üretmek güzel.

yaşam mücadelesinde yara aldıysan 
saracaksın yaralarını yeniden 
düşe kalka geldik bu güne
geleceği kendi ellerinle yaratmak güzel.

Hay way zaman

Hıdır Karakuş kullanıcısının resmi

kapatmayın üzerimi
çekin ölümlerinizi üzerimden
siz öldünüz ben yaşıyorum
ispat gerekmez
buradayım işte 
dünyanın gözü önünde
görmek isteyen görür beni.
siz ey ihtişamlı cellatlarım
mazlumlara korku salan
bir emirle can alan
yıkımlar yaratan
siz öldünüz ben yaşıyorum.
kurşuna dizdiğiniz hayatımı dondurdum
bir kız çocuğuyum ben
munzur suyunda yüzerim
dağlarında gezerim
karlarında,yağmurunda yağarım
rüzgarında eserim
güneşinde şavkırım

Sorarım

Hıdır Karakuş kullanıcısının resmi

düğünlerimde halay çekerken,
ağıtları'mı söylerim bir yandan.
beni tanımazsanız, bilemezsiniz,
düğünde miyim,
savaşta mıyım,
cenazemin başında mıyım.
Her yanım kurşunlanmış.
param parça cesedim,
dağ yamaçlarında,
tel örgülerinizin dibinde.
aramıza çektiğiniz sınırları aşarken,
yaylamda davarımı güderken.
gece olur uyku tutmaz,
sevdiğimin yollarına düşerken,
avucumun içi gibi bildiğim,
kör zifiri karanlıkta yolumu bulduğum
dağlarımda,
gece görüş kameralarınız bulur beni.

ÜNAL'IN ANISINA

Hıdır Karakuş kullanıcısının resmi

anlamamıştım hiç
koşturmaca içinde
her işiniz acele.
bütün kitaplar okunmalı
bütün duvarlar yazılmalı
söylenecek her şey söylenme
yarına varamaya biliriz
yarını karşılayanlara
hazırlık yapmalı.
ey kara yağız delikanlı
kaç yere uğradın bugün
kaç kişiyle konuştun
kaç sorunu hallettin
kaç çevirmeden sıyrıldın
kim bilir.
siverek sıcağında kavrulmuş
kışının ayazında yanmış
diyarbakır kayası mısın
kor ateş huzmelerinin yaktığı
siverek toprağı mısın.

Sevgili Eşim Gülşen’e Veda

Hıdır Karakuş kullanıcısının resmi

Büyüklerimiz bu durumu geleneksel kurallara bağlamak için biraz uğraştılar, tam kitabına uymadıysa da idare ettiler, sonra çocuğumuz oldu, hayatın zorluklarını daha fazla hissetmeye başladık. Sevgi karın doyurmazdı, karnımızı doyurmak için düştük İstanbul’un yollarına. Hayat koşulları acımasızdı, karın doyurmak kolay değildi, beceri gerekirdi, eğitim, meslek bilgisi, üretim döngüsünün işleyişinin farkında olmak gerekirdi, bizse bunlardan mahrum, inatla hiç birine aldırmadan kendi bildiğimiz gibi, içgüdülerimiz ve duygularımız doğrultusunda yaşamaya çalıştık.

Sayfalar

Hapishane Edebiyatı

Ümüş Eylül Hapishane Dergisinin 51. Sayı...
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Nisan-Mayıs-Haziran 2024 tarihli 51. sayısı...
TEK KİŞİLİK HÜCREDE YAZILAN BİR ÖYKÜ: DE...
               Mahallenin kimi çocukları ondan hem korkar hem de onunla uğraşmaktan vazgeçmezdi kargalar...
Duvarları delen çizgiler
Balıkesir Burhaniye yakınlarında yaşayan arkadaşlara davet. 10 Aralık'ta Insan hakları haftasında, Burhaniye Yerel Demokrasi ve Insan Hakları Gündemi...

Konuk Yazarlar

"BİZ BAŞKA TÜRLÜ SEVERDİK BİRBİRİMİ...
Derken, Galata Yokuşu'nun oralarda, yeni kurulmuş bir ajansta iş buldum. Burada getir götür işlerine bakacak ve Tünel'den başlayıp, Levent'e...
Mivan’ın bakışı Bahri’nin ağıdı/ Uğur YI...
  Neyse bir ihtimal dedik, başladık isteklerimizi sıralamaya: “Bahri arkadaş sen kuzeninin çok güzel saat yaptığını…” daha sözümü bitirmeden, “...
Utanmak/ Sıdo için/ Sevda KURAN
  Fakiri, zengini, orta hallisi, Alevi’si, Sünni’si, Ermeni'si, hacısı, hocası, orospusu, delisi ve de pavyon kabadayıları, sarhoşlarıyla...
RSS - Hıdır Karakuş ağ günlüğü beslemesine abone olun.