öğretmen

Hadi karanızı çabucak verin lütfen[1]

Temel Demirer kullanıcısının resmi

Yaşamak, insan kalarak.”[2]
 
4. Yargı Paketi’nin 6459 sayılı yasasıyla ‘Özel Yetkili Mahkeme’ler konusundaki tadilatla davam Adana’dan Hatay’a nakledildiği için karşınızdayım.
Savunmam için 4 Nisan 2014 tarihine ertelenen T.C. Adana 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nin (TMK 10. Maddesi ile Görevli) Dosya No: 2012/74 Esas; Duruşma Tarihi: 24 Ocak 2014; Celse No:5’deki oturumunda, Cumhuriyet Savcısı Ahmet Mithat Temel’in (39744) esas hakkında mütalaasında şunlar denilmişti:

Sinem ve 12 Eylül

Sibel Karakız kullanıcısının resmi

Onlarla bir öğretmen gibi değil de bir arkadaş, bir abla gibi olmuştu. Fizik öğretmeniydi. Fizik dersini hiç sevmeyen öğrenciler dahi ona mahcup etmemek için daha çok ders çalışıyor, notlarını yükseltiyorlardı.

Bu arada 12 Eylül Askeri Darbesi oldu.  Apar topar evler basılıyor, öğrenci, işçi, memur, yaşlı, genç gözünün yaşına bakmaksızın ve hiçbir açıklama yapılmaksızın evlerinden zorla alıp götürüyorlardı askerler tarafından. Bu durumda insanlar birbirlerini gammazlıyor, birbirlerine güvenmiyor ve herkes birbirlerine şüpheyle bakıyorlardı.

Neden?/ Saadet Erdoğan

Edebiyat Bahcesi kullanıcısının resmi

Zaman zaman acilde nöbete kaldıkları için orada çalışan hemşirelerin nasıl çalıştıkları hakkında az çok bilgi sahibiydiler. Bir doktor kendi servisine istedi beni. “ Neymiş efendim? Güzel hemşerileri kendi servisine alıyormuş.” Ama ben babacan ve iyi anlaşabileceğim bir doktorla çalışmayı seçtim. Doğum servisinde çalışacağımı ümit ederken, kendimi Üroloji servisinde buldum. İlk bir hafta alışayıp derken zaman hızla akıp gidiyordu.

BAYRAM VE HÜZÜN

Ünsal Yılmaz kullanıcısının resmi

 

Zamanla onlar yerini biz aldık bayramların değişmez eskiye özlem duygusuyla aynı tümceyi biz kullanır olduk. Şimdi diyeceksiniz ki ''eskiye rağbet olsa bitpazarına nur yağardı.'' Eskiden gerçekten öyleydi. Bitpazarları şehir ve kasabalarımızın semt pazarlarıydı. Zaman geçirilir, alış veriş yapılır. Hele bir de tanıdığa rastlanır, ''iki lafın beli kırılırsa'' demli çay tadında olurdu.

ZALXE

Ali Rıza Aksın kullanıcısının resmi

Sonra da kız ve erkek öğrencilerin karışık oturmalarını sağlamalıydım. Bu işimin en zor yanıydı. Dikenli'de, hatta ilçede devrim niteliğinde bir işti. Tepkisi, istismarı da o denli büyük olacaktı. Şeriatçıların pıtrak gibi bittiği, her şeyi ayetlerle açıklamaya çalıştıkları şu sıralar daha da zordu. Sonra İlçe Milli eğitim Müdürü, Müdür Şeref ve köylülerle takışacağım kesindi. Ama yapacaktım. Üçüncüsü, ''Öğretmenim, babam bize bakmıyor, annem odun sökemiyor'' diyerek hıçkıra hıçkıra ağlayan öğrencimden başlayarak köyü tanımaya çıkacaktım. Zaten sıkılıyordum, öyle de yaptım.

Hapishane Edebiyatı

Ümüş Eylül Hapishane Dergisinin 51. Sayı...
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Nisan-Mayıs-Haziran 2024 tarihli 51. sayısı...
TEK KİŞİLİK HÜCREDE YAZILAN BİR ÖYKÜ: DE...
               Mahallenin kimi çocukları ondan hem korkar hem de onunla uğraşmaktan vazgeçmezdi kargalar...
Duvarları delen çizgiler
Balıkesir Burhaniye yakınlarında yaşayan arkadaşlara davet. 10 Aralık'ta Insan hakları haftasında, Burhaniye Yerel Demokrasi ve Insan Hakları Gündemi...

Konuk Yazarlar

"BİZ BAŞKA TÜRLÜ SEVERDİK BİRBİRİMİ...
Derken, Galata Yokuşu'nun oralarda, yeni kurulmuş bir ajansta iş buldum. Burada getir götür işlerine bakacak ve Tünel'den başlayıp, Levent'e...
Mivan’ın bakışı Bahri’nin ağıdı/ Uğur YI...
  Neyse bir ihtimal dedik, başladık isteklerimizi sıralamaya: “Bahri arkadaş sen kuzeninin çok güzel saat yaptığını…” daha sözümü bitirmeden, “...
Utanmak/ Sıdo için/ Sevda KURAN
  Fakiri, zengini, orta hallisi, Alevi’si, Sünni’si, Ermeni'si, hacısı, hocası, orospusu, delisi ve de pavyon kabadayıları, sarhoşlarıyla...
öğretmen beslemesine abone olun.