Tutsak yazar Seyit Oktay'dan gerçek bir öykü: "Evin.."
Gülcan, kafenin merdivenlerini çıkarken çok heyecanlıydı. Haberdar olduğu ama göremediği ablasıyla ilk defa yüz yüze konuşacaklardı. Tabiri caizse tanışacaklardı. Birkaç gün önce telefon çaldığında şaşırmıştı. Bilmediği bir numaraydı ekranda görünen, açtığında kalbi duracak gibiydi.
“Merhaba Gülcan, ben Evin.”
“Evin mi? Hangi Evin?”
“Ablan, daha doğrusu üvey ablan Hülya. Telefonunu ondan aldım. Seninle görüşmek istiyorum.”