Sırrı Ayhan ağ günlüğü

Türkiye’de Hanzo Almanya’da Hans

Sırrı Ayhan kullanıcısının resmi

 
Tabi İstanbullu bu tür olaylarla ara sıra karşılaştığı için Hasan’a ''Hanzo'' diye takılmış. Aslında Hasan çalışkan ve zeki bir insan; İstanbullu nereden bilsin Hasan'ın okula gitmediğini.
Hasan, adres sora sora hemşerileri bulmuş sonunda. Onların yardımıyla iş bulup çalışmaya başlamış. Günler geçmiş ama o daha Hanzo’nun ne anlama geldiğini bir türlü çözememiş.

Bebek

Sırrı Ayhan kullanıcısının resmi

Saatlerdir direksiyon başında iş kovalamama karşın dişe dokunur iyi bir tur yakalayamamıştım. Akşama doğru yol kenarında bir kadının el kaldırdığını görüp, “Taksi!” diye seslendiğini duyup durdum. Kucağında küçük bir bebek, kolunda bir de sepet vardı.  Kapıyı açıp saygılıca onları arka koltuğa yerleştirdim.  ''Nereye, ne tarafa gideceğiz, hanımefendi?” diye sordum nazikçe.
 ''Şoför Bey, bizi Frankfurt şehir merkezine götür. Frankfurt tren istasyonuna yakın bir yere varalım, ben size adresi tarif ederim.” dedi.
Tamam, hanımefendi.” deyip marşı çalıştırdım.

Ne söylenir acaba?

Sırrı Ayhan kullanıcısının resmi

''Kapıya kadar yanaşsan iyi olur.” dedi.
''Ev karşıda işte.” dedim. “Karşıya geçebilirsiniz. Beni şimdi oraya döndürmeyin, sonra sorun olur.''
''Ben yürüyemem!''
''Neden? Sağlıklı ve dirisiniz. Biraz yorgun görünüyorsunuz ama her halde birkaç metreyi de yürüyebilirsiniz?''
''Sen boyuma bakma! Bacaklarımda hiç takat kalmamış.''
 ''Neden ? O kadar çok mu hastasınız?''
''Evet.''

Vasiyet

Sırrı Ayhan kullanıcısının resmi

 
Birkaç gün içinde birçok dostunu görüp özlemini giderdi.
Birkaç gün geçtikten sonra eski bir arkadaşının evine gece yemeğine davet edildi.
Eve vardığında yirmi yılda seyrek gördüğü beş altı dostunu bir arada gördü. Uzun yıllar önce birlikte cezaevinde kaldığı Kel Mahmut’u görmek onu ayrıca memnun etmişti.
Yemekten sonra sohbet aldı başını gitti. Arkadaşlarının merak ettikleri birçok konu vardı. Cendere Köprüsü’nü ilk kitabının kapağına alarak memleketinin tanıtımına katkıda bulunduğu için, ona ayrıca memnuniyetlerini belirttiler.

Kaşe... Aziz Nesin anısına saygıyla.

Sırrı Ayhan kullanıcısının resmi

 
Dedikoduya göre, “Sırf hava atmak için kolunu alçıya aldırıp, imza gününde basının önüne çıkıyor, kasıla kasıla kitaplarına kaşe basıyormuş!”
Bazılarına göreyse, Aziz Nesin başlangıçta hastalığından dolayı başvurduğu bu işin çok ilgi çektiğini fark edince, birkaç tane kaşe yaptırmış ve kitapçılara göndermiş, düşmanlarına inat aynı anda yurdun birçok bölgesinde kaşe basıp, faaliyette bulunuyormuş.

Hapishane Edebiyatı

Ümüş Eylül Hapishane Dergisinin 51. Sayı...
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Nisan-Mayıs-Haziran 2024 tarihli 51. sayısı...
TEK KİŞİLİK HÜCREDE YAZILAN BİR ÖYKÜ: DE...
               Mahallenin kimi çocukları ondan hem korkar hem de onunla uğraşmaktan vazgeçmezdi kargalar...
Duvarları delen çizgiler
Balıkesir Burhaniye yakınlarında yaşayan arkadaşlara davet. 10 Aralık'ta Insan hakları haftasında, Burhaniye Yerel Demokrasi ve Insan Hakları Gündemi...

Konuk Yazarlar

"BİZ BAŞKA TÜRLÜ SEVERDİK BİRBİRİMİ...
Derken, Galata Yokuşu'nun oralarda, yeni kurulmuş bir ajansta iş buldum. Burada getir götür işlerine bakacak ve Tünel'den başlayıp, Levent'e...
Mivan’ın bakışı Bahri’nin ağıdı/ Uğur YI...
  Neyse bir ihtimal dedik, başladık isteklerimizi sıralamaya: “Bahri arkadaş sen kuzeninin çok güzel saat yaptığını…” daha sözümü bitirmeden, “...
Utanmak/ Sıdo için/ Sevda KURAN
  Fakiri, zengini, orta hallisi, Alevi’si, Sünni’si, Ermeni'si, hacısı, hocası, orospusu, delisi ve de pavyon kabadayıları, sarhoşlarıyla...
RSS - Sırrı Ayhan ağ günlüğü beslemesine abone olun.