Kitap Tanıtımı

“İşgal” adlı romanın düşündürdükleri…

Adil Okay kullanıcısının resmi

Edebiyat her dönem toplumsal altüst oluşlarda tanıklık yaparak, dolaylı da olsa tarihe not düşmüş ve “kamunun vicdanı” olmuştur. 12 Eylül de bir toplumsal alt üst oluştur. İlk on yıl, yani 1980-1990 arası yüz binlerce insan zarar görmüştür. Sağ kalanlar da yaşayan ölü haline getirilmiştir. Bu mezalimin edebiyata yansımaması mümkün değildir. Ancak ne ölçüde, nasıl ve hangi estetik boyutlarda yansımıştır? Konuyu irdeleyebilmek için kısaca 80 öncesi edebiyatın durumuna göz atmakta yarar var: O dönemde dünyada ‘sosyalist gerçekçi’ akımın prestiji oldukça fazlaydı.

Mendil Sen Kokuyordu

İsmail Cömertoğlu kullanıcısının resmi

17 sene boyunca ayrı kaldığı, sarıp koklayamadığı evladının, mendildeki terini koklayarak hasret gidermesini anlatan öykü yazarın açık, yalın ve akıcı anlatımıyla okuyucuya büyük bir haz veriyor.
Kitapta birbirinden güzel 29 öykü yer almaktadır. Öykülerin tadı okuyanın damağında kalıyor ve tekrar okumaya itiyor. Yazarın kitapta yer alan dört öyküsü Almancaya çevrilmiş,  “Bir Gün Mutlaka”  adlı öyküsü ise Tavkirar.com sitesinin şiir ve hikâye yarışmasında birincilik almıştır.

Zindanın ve Sürgünün Rahle-i Tedrisinden Geçmiş Çok Dilli Bir Serüvenci: Tuncay Akbaba

Adil Okay kullanıcısının resmi

 
DİLİNİ YİTİRMİŞ ZAMAN *
 
Tüm dilleri bir fırçada bir kalemde topluyorum.
Bir yolcuyum, hep kendine çırak.
Biliyorum diyenler kirletiyordu dünyayı baktım.
Oysa sadece kimsin diye sormuşlardı…”  Tuncay Akbaba
 
***

Aşkperest Bademlerin Vaktinde/Elif Füruzan Uysal

Edebiyat Bahcesi kullanıcısının resmi

Ben büyürken yaşadığımız karşılıklı kırgınlıklar, kızgınlıklar bir yana, biz birbirimizde büyümüştük aslında; o beni büyütmüştü, ben onu… Anne Nisan’la çok iyi anlaştığım söylenemezdi, büyüdükçe kadın Nisan’ı sevmeye başlamıştım… Aram iyiydi Fatmazel ile son yıllarda. Beni ben olarak bırakıp değiştirmeye çalışmadığı, ruhuma zorla bir şeyler yüklemediği için saygı duyuyordum ona. Kendisi ne kadar öteki, farklı olursa olsun; benim kararlarıma dokunmadı, arkamda durdu hep aynı mesafede.

Roland/ İrfan Erdoğan

Edebiyat Bahcesi kullanıcısının resmi

Kaldığım Barış Derneği binasının önündeki seyyar tatil arabasının önünde duran kızıl uzun saçlı, kısa boylu adama selam verdim. Adamla tanışınca adının Roland olduğunu öğrendim. Roland Doğu Almanyalıydı ve sosyalist, komünist olduğunu iddia ediyordu. Tanışma faslının ardından beni derneğin içindeki çay ocağına davet etti; birlikte kahve içip sohbet ettik.
İlerleyen günlerde Roland’ın zaman zaman kendi kendine bağırıp çağırdığını ve psikolojik bir rahatsızlığının olduğunu fark ettim. Doğal olarak onunla arama biraz mesafe koydum. Çünkü sağlıklı birisi olmadığını anlamıştım.

Keskin Bıçak/Gülçin Yağmur Akbulut

Edebiyat Bahcesi kullanıcısının resmi

kedi uykusu rüyalarıma 
bıçakla kesiyor 
kiraz mevsimini 
zamane değirmeni
İpi kopuk uçurtmaların 
boş kalınca salıncaklar 
çığlıkların sesi kısık 
vicdanın kör gözleri
Bu kaçıncı deprem
şefkat yumağı 
ananın bağrına bastığı 
kırılmış dikenli oyuncak
Doğrayın sözcüklerimi 
çiğ süt emen 
insanın oğlu
kanatsız meleklerin
kanına susamış
Gülçin Yağmur Akbulut
18.02.2018

 
Kitaba aşağıdaki linkten ulaşabilinir

'Araplara Satılan Kıbrıslı Türk Kızları''/Neriman Cahit

Edebiyat Bahcesi kullanıcısının resmi

Kıbrıs tarihinin bu az bilinen sayfalarına ışık tutanların başında emekli edebiyat öğretmeni ve yazar Neriman Cahit geliyor. Neriman Cahit hiç bilmedikleri diyarlara, hem de satılarak gönderilen kızların öykülerini topladı ve “Araplara Satılan Kızlarımız” adlı bir kitapta yayımladı. Bu öyküler ayrımcılığın, yoksulluğun ve acımasızlığın öyküleri; nice çocuk gelinin öyküsü gibi.
FİLİSTİNLİLERE SATILAN KIZLAR

Dilenci Adam

Edebiyat Bahcesi kullanıcısının resmi

Dilenci Adam*
Bir ayağı topal, saçları dökülmüş, kafası kabak gibi ortaya çıkmış, elli yaşlarında, bedenen çökmüş bir adam, sabahtan beri bir o kaldırımda bir bu kaldırımda avuç açmış dileniyordu. İyi giyimli bir kadın çantasından çıkardığı bir miktar parayı kendisine verdi. Adam, kadının ayaklarına kadar eğilerek parayı alıp cebine koydu. Bir de dua okudu ama kadın çoktan uzaklaşmıştı.
Soğuğa rağmen sokaklar insan kaynıyordu.

Mor Sümbüllü Yıllar

Edebiyat Bahcesi kullanıcısının resmi

     Birinci Bölüm
 
Güneşin ışıkları yüzünü yalayınca garip bir haz duydu. Özgürdü artık! İçindeki hücrelerine kadar yayılan özgürlük duygusuyla başını göğe kaldırıp gülümsedi. Yürüyeceği uzun yol kendini bekliyordu.  Cezaevi çok geride kalmıştı, dikkatle sokakları incelerken şaşaladı birden. “Her yer ne kadar çok değişmiş!”

Elma Çiçeği'nden Geliyorum

Berivan Yıldız kullanıcısının resmi

Fırat'ı tanımanın hüznüyle bir şeyler yazmak istedim. Elma Çiçeği'nde tanıdım onu ve arkadaşlarını...

"Önce insan olunmalıydı ama insan olmak için belki yüzyıllar gerekecekti insanlık dünyası için. Belki de bin yıl. Kim bilebilirdi!" diyor Fırat. Kitap,  bu arayış ve sorgulamalarla yüzleri aydınlık bir geleceğe, yürekleri sevginin, adaletin hâkim olduğu bir dünya düzenine kavuşmanın mücadelesini verenlerle tanıştırıyor bizi.

Sayfalar

Hapishane Edebiyatı

Ümüş Eylül Hapishane Dergisinin 51. Sayı...
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Nisan-Mayıs-Haziran 2024 tarihli 51. sayısı...
TEK KİŞİLİK HÜCREDE YAZILAN BİR ÖYKÜ: DE...
               Mahallenin kimi çocukları ondan hem korkar hem de onunla uğraşmaktan vazgeçmezdi kargalar...
Duvarları delen çizgiler
Balıkesir Burhaniye yakınlarında yaşayan arkadaşlara davet. 10 Aralık'ta Insan hakları haftasında, Burhaniye Yerel Demokrasi ve Insan Hakları Gündemi...

Konuk Yazarlar

"BİZ BAŞKA TÜRLÜ SEVERDİK BİRBİRİMİ...
Derken, Galata Yokuşu'nun oralarda, yeni kurulmuş bir ajansta iş buldum. Burada getir götür işlerine bakacak ve Tünel'den başlayıp, Levent'e...
Mivan’ın bakışı Bahri’nin ağıdı/ Uğur YI...
  Neyse bir ihtimal dedik, başladık isteklerimizi sıralamaya: “Bahri arkadaş sen kuzeninin çok güzel saat yaptığını…” daha sözümü bitirmeden, “...
Utanmak/ Sıdo için/ Sevda KURAN
  Fakiri, zengini, orta hallisi, Alevi’si, Sünni’si, Ermeni'si, hacısı, hocası, orospusu, delisi ve de pavyon kabadayıları, sarhoşlarıyla...
Kitap Tanıtımı beslemesine abone olun.